Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin Nilgün Belgün: "Gülmekten asla vazgeçmeyelim"
        1

        RÖPORTAJ: Ece SARUHAN / HT MAGAZİN

        En son bundan 4 yıl önce ‘Nilgün Belgün’le Aşk ve Komedi’ adlı gösterisi başlarken röportaj yapmıştım sevgili Nilgün Belgün’le.

        2

        4 yıl sonra acının, şiddetin, vahşetin kol gezdiği bir dönemde bir araya geldik. Bir önceki buluşmamızda şen kahkahalarımız çınlatmıştı bulunduğumuz mekânı.

        3

        Bu kez gülümsemelerimizde dışarıyı boydan boya saran karanlığın gölgesi vardı. Söz verdik birbirimize “Bu karanlığın içimize de sirayet etmesine izin vermeyeceğiz, her şeye rağmen gülümsemekten, umut etmekten vazgeçmeyeceğiz” diye.

        4

        Anlayacağınız birbirimize iyi geldik bunca kötülüğün içinde. Bakın neler konuştuk çay eşliğinde, Belgün’ün evinde...

        5

        ‘Bu dünya sadece erkeklerin değil!’

        - ‘Nilgün Belgün’le Aşk ve Komedi’, 2017’de beşinci sezonuna giriyor. Gösteri başlarken çok heyecanlıydınız. Nasıl geçti bu süreç? Dediğin gibi çok heyecanlıydım ama bilirsin benim en önemli özelliğim cesaretim. Komedi erkeklerin dünyası olarak algılanıyor.

        6

        Sadece Cem Yılmaz ve Ata Demirer var, Yılmaz Erdoğan da döndü. Onların arasında bir kadın olarak tek başımayım 4 yıldır. Yani bu dünya sadece erkeklerin değil! Üstelik yaptığım stand-up da değil. Cem Yılmaz’ı çok beğeniyorum ama beni kimse ona rakip görmesin.

        7

        - Neden?

        Çünkü ben stand-up’tan çok daha zor bir şey yapıyorum. Stand-up, kabare, oyunculuk ve tiyatro öğelerini harmanlayıp bir gösteri, bir ‘one woman show’ çıkardım ortaya.

        8

        İçinde 8 şarkım, 7 de dansım var. Hiç kimseden yardım almıyorum, gösterimin finansını da kendim üstleniyorum. Sahnede kendi hayatımı anlatıyorum. Hem güldürüyor hem de hüzünlendiriyorum.

        9

        Kadınlar bir şeyi beğenirse onu ayakta tutar, ne mutlu ki başta kadınlar olmak üzere halk çok sevdi gösterimi. Önemli olan başkalarının sana ödül vermesi ya da şişirilmiş laflarla bir yere gelmek değil, halkın ne düşündüğü.

        10

        Kalanlar istedikleri kadar görmezden gelsinler, 4 senedir ağzımı açmadım ama artık mütevazı olamayacağım çünkü ne yaptığımın farkındayım. Ben bu konuda tekim, örneğim yok.

        11

        ‘Komedinin cinsiyeti yoktuR’

        - “Tekim” derken, çok iyi kadın komedyenlerimiz var.

        Elbette ama bu işi sahnede benim yaptığım tarzda yapan yok.

        12

        Deneyenler oldu ama hiçbiri kabul görmedi. 4 yıldır sadece Türkiye’de değil Amerika’da, İsviçre’de, Fransa’da da 1000 kişilik salonlara oynayarak komedi dünyasının sadece erkeklere ait olmadığını kanıtladım. “Sadece erkekler güldürür” ezberini bozdum.

        13

        Komedinin cinsiyeti olmadığını kanıtladım. Umarım başka kadınlar da çıkar, onlar da 4 sene kapalı gişe oynayıp bu alanda rüştlerini ispat ederler de tatlı bir rekabet oluşur.

        14

        Sahnede tüm çıplaklığıyla hayatımı anlatıyorum. Seyirci bu samimiyeti sevdi. Herkes ayakta alkışlıyor. Bunu kadınların neredeyse hiçe sayıldığı bir ülkede tek başıma yaptım. Ölsem gam yemem! Ama görmezden geliniyorum bakma!

        15

        - Kim tarafından?

        Bu işlerle uğraşan erkekler tarafından.

        16

        - İzlemediler mi gösterinizi?

        Hayır, oysa ben hepsine gidiyorum. Ata Demirer’e koşa koşa gittim mesela. Onlar da gelip bir baksalar ya bu kadın ne yapıyor diye. Gelip seyreden tiyatrocu da çok az, genelde şarkıcı dostlarım geliyor.

        17

        - Üzdü mü bu durum sizi?

        Hayır. 42 yıllık oyuncuyum, müsaade et de çevremi tanıyayım. Beni kimse üzemez. Bu ülkede meyve veren ağacı genelde taşlarlar.

        18

        Ama beni taşlayamazlar çünkü en doğrusunu halk görür, görüyor da. Kim ne yaparsa yapsın, ben beğendiğim insanların peşine düşerim, neler yaptıklarını görmek isterim ama şişirilmiş insanlar beni ilgilendirmez. Çevremi göz ardı edip “Ben starım” diye dolaşmıyorum ortalıkta.

        19

        Hugh Jackman’ın gösterisine çoğu sanatçı davet edildiyse gitti, ben bilet aldım çünkü adam ne yapıyor merak ediyordum. En son ‘39 Basamak’ı izledim, oyunculuklara bayıldım. Komplekssiz insan herkesten ne öğrenebileceğine bakar ve beğendiğini alkışlar.

        20

        - Şişirilmiş insanlar kim?

        Onları söylemeyeceğim ama hiçbir şey yapmadığı halde şişirilen bir sürü insan var. O balonlar bir yerde mutlaka patlıyor. Sadece şu kadarını söyleyeyim her komiklik yapan, her güldüren komedyen değildir.

        21

        ‘Herkes sevgiye, aşka ve sanata sıkı sıkı sarılsın’

        - Öyle karanlık günlerden geçiyoruz ki... Bu süreçte insanları güldürebilmek çok iyi geliyor olmalı size...

        Bunu hep söylüyorum, gülmekten asla vazgeçmeyelim. Gösterimde 1950’li yıllardan bugüne Türkiye’deki değişimi de anlatıyorum.

        22

        Büyükada’da, Müslüman, Musevi, Rum, Ermeni kimsenin kimseyi ötekileştirmediği bir devirde büyüdüm. Hepimiz sevgiyle, kardeşçe birlikteydik. Gösterimde de “Şu andaki ayrışma çok lüzumsuz, biz kardeştik” diyorum.

        23

        - Sevgiyle birlikte sanatın birleştirici gücüne de her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu bir dönemden geçiyoruz.

        Sanat birleştirmek için var. Hayatın çirkinliklerini sanat, sevgi ve aşk örter. Tiyatro uyandırır, insanın ruhunu besler, kişiliğini geliştirir.

        24

        Herkes aşka, sevgiye ve sanata sıkı sıkı sarılsın. Bu dünya başka türlü iyileşmez. Kendi küçük dünyalarımızı iyileştirip güzelleştirirsek bu, mutlaka toplumun geneline de yayılacaktır.

        25

        - Aşk demişken var mı hayatınızda biri?

        O kadar güzel aşklar yaşadım ki “Biri olsa mı olmasa mı?” derdim yok. Aşkla doluyum zaten. Aşka tokum. Şu anda hayatımda biri yok, olacağı varsa olur zaten.

        26

        ‘Şan, şöhret palavra gerçeklik sadelikte’

        - Büyük aşkınız Tarkan evlendi. Ne düşünüyorsunuz?

        Evlendi ve çok mutlu, sürekli karısıyla el ele. Şaşaa, şan, şöhret palavra. Her insanın içinde sade bir hayat sürme ve o hayatın içinde mutlu olma isteği vardır.

        27

        Tarkan bunu yakaladı ve tanımadığı bir hayatı yaşıyor belki de. O şaşaadan sıkılmış olabilir çünkü sahteliği içeriyor. Sadelikteyse gerçek var. Bir evimiz olsun, evimize gittiğimizde sevdiğimiz biri olsun, budur yani! Sahneye çıkıyorsun kıyamet kopuyor ama sahneden inip evine gittiğinde ne olduğu önemli.

        28

        Ben insanları mutlu görmekten çok hoşlanıyorum. Âşık olsunlar, birbirlerini sevsinler, birbirlerine özen göstersinler. Bir erkek kadına kıymet verdikçe benim gözümde çok büyüyor.

        29

        ‘Kompleksli insan kimseyi alkışlayamaz’

        - Şu bahsettiğiniz “Ben starım” egosundan da konuşalım biraz...

        Her sanatçının egosu vardır. Egoları törpülemek, insan olmak bir kültür meselesi. Birbirimizi alkışlamayı öğrenmeliyiz.

        30

        Bunun için de komplekssiz olmak lazım. Kompleksli olduğun sürece kimseyi alkışlayamazsın. Ayrıca sen “Ben starım” demeden önce yaptığın işe bakacak insanlar.

        31

        Starsan ama hiçbir şey yapmadan bir köşede oturuyorsan ne yapalım öyle starlığı? Yaptığın iyi bir şey yoksa, bu müthiş çıkışın korkunç da bir inişi var.

        32

        Ben 1974’ten beri oyunculuk yapıyorum, tiyatroyu hiç bırakmadım, “Meşhur oldum” diyerek sadece dizilere ağrılık vermedim, sadece para için yapmadım bu işi. Şimdi de ektiklerimi biçiyorum.

        33

        ‘Keşke dünyayı kadınlar idare etse’

        - “Bu dünya sadece erkeklerin değil dediniz” ama hayatın genelinde de öyle sanılıyor maalesef.

        Kadın ya da erkek diye değil, insan diye bakmak lazım ama bu ülkede insan olmak zor!

        34

        Keşke dünyayı kadınlar idare etse. Savaş kalmaz, dünya güzelleşirdi. Kadın çocuk doğuruyor, toplumun bireylerinikadınlar yetiştiriyor. Bundan daha ulvi bir şey var mı?

        35

        - Dijital alanda ‘Nilgün Belgün’le 4 Köşe’ adlı bir kadın programı yapıyorsunuz. Toplumun bireylerini yetiştiren kadınların kendilerini geliştirmeleri açısından nitelikli kadın programlarına çok ihtiyacımız var bence...

        36

        Evet, nitelik çok önemli. Ekrandaki birçok kadın programında kadınlar aşağılanıyor. Hep mağdur kadın hikâyeleri var. Hiç güçlü kadın yok mu bu ülkede? Dizilerde de gücünü güzelliğinden alan veya bir erkek gelip kendisini kurtarsın diye bekleyen kadın karakterler çoğunlukta.

        37

        Niçin örnek olarak bunlar gösteriliyor, niye bunlar kodlanıyor, neden güçlü kadınlar gösterilmiyor? Benim programım perşembe günleri Migros TV’de canlı yayınlanıyor. Bir köşesinde yemek tarifleri, diğerinde bakım tüyoları var.

        38

        ‘Kendin Yap’ adını taşıyan üçüncü köşede kadınların yaratıcılıklarını canlandırıyoruz. Konuk köşesindeyse nitelikli sohbetler var. Türkiye’de bir ilk ve çok fazla izleniyor.

        39
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ