Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Medya İnternet suçları neden engellenemiyor?

        Mahmut Hamsici / HABERTURK.COM (mhamsici@haberturk.com)

        Türkiye kamuoyu son bir hafta içerisinde internet üzerinden işlenen iki büyük suça tanıklık etti. İzmir'de Deniz Kurmay Albay Berk'in geçen günlerde intihar etmesine, Berk'in kendisinin ve eşinin özel hayatına dair bilgilerin yer aldığı bir videonun internette yayılmasının yol açtığı iddia edildi. İntihardan kısa süre sonra video yayınlandığı uluslararası çaptaki siteden kaldırıldı. Dün ise Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i 2007'desuikasta kurban veren Agos gazetesinininternet sitesi hacklendi. Siteye nefret söylemi içeren bir metin ve Dink cinayetinin katil zanlısı Ogün Samast'ın fotoğrafı kondu.

        Peki Türkiye'de internet üzerinden yapılan ve cinayetlerin, intiharların dahi önünü açabilen saldırılar ve kişilik hakları ihlalleri neden önlenemiyor? Bilişim suçlarıyla ilgili Türkiye'nin hukuki yapılanması yeterli mi? Vatandaşlarsanal alemde yaşadıkları butür mağduriyetler karşısında ne yapmalı? Batı ülkelerinde benzer sorunlar nasıl çözülüyor?

        Butün bu soruları konunun uzmanlarına sorduk. 'Alternatif Bilişim' Hukuk Danışmanı Ayşe Kaymak, İnternet Teknolojileri Derneği Başkanı Doç. Dr. Mustafa Akgül, İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Tunç, aynı üniversitenin hukuk fakültesinden Doç. Dr. Yaman Akdeniz konuyu HABERTURK.COM'a değerlendi.

        "Batı'da erişime engelleme yapılmıyor"

        Doç. Dr. Yaman Akdeniz / İstanbul Bilgi Üniversitesi

        İşin hukuki tespit kısmında büyük zorluklar var. Mesela bir kişi hakaret içeren video yükledi diye Youtube'un içeriğine ulaşamıyoruz. Geçenlerde bir Albay'ın Dailymotion'a yüklenen bir videodan dolayı intihar ettiği iddia edildi, son olarak da Agos'un sitesine saldırıldı. Ortada bir sürü hakaret davası var ama kimlikler tespit edilemiyor. Agos olayında mesele sadece siteye zarar vermek meselesi değil. Burada sitenin hacklenip nefret söylemi içeriğinin siteye konması var. Ama işin tespit tarafına geldiğinizde bir tespit sorunu var. O siteyi kim değiştirdi, o albayla ilgili videoyu Dailymotion'a kim yükledi? Bir de Dailymotion yabancı bir site, burada uluslararası bir problem var. Bunu yapan insanların bulunması mümkün olmayabiliyor.

        Türkiye'de de konuyla ilgili yasal düzenlemeler var ve okuduğunuz zaman gayet açık ve netler. Denetleme ve kişilerin tespit aşamasında problem var. Tespit edildikten sonra bu maddelerin uygulanması mümkün. Türkiye, uluslararası alanda Avrupa Konseyi'nin siber suçlar sözleşmesine taraf değil. O ülkeler arasında alışverişler mümkün.Türkiye'nin erişime engelleme politikası aslında demokratik ülkelerde yapılmayan bir şey. Dar anlamda, mesela çocuk pornosu ya da neo-nazi içerikle ilgili yapılıyor. Bizimki ormana mangal yapmaya gidipormanı yakmaya benziyor. Türkiye'nin iletişim

        engelleme politikası tartışılır amakanunumuz diğer ülkelerle karşılaştırıldığından geri değil. Diğer ülkelerde de hacking olaylarının önlenmesi çok zor. Bunlar yüzlerini de saklamasını bilen insanlar,işin emniyet tarafı zor. Bütün bu probemleri tamamen ortadan kaldırmak mümkün olmayabilir,kanun yoluyla da bu problemler ortadan kalkmıyor. Birisi video yükleyip suç işliyor onu yerine siteye erişim kısıtlanıyor böylece cezalandırılan biz oluyoruz.

        "Çözüm site kapatmak olmamalı"

        Ayşe Kaymak / 'Alternatif Bilişim' Hukuk Danışmanı

        5651 sayılı internet suçlarını düzenleyen çok tartışılan bir kanun var.Bu kanuna dayanılarak erişime engeleme kararı veriliyor. Bu kanunun 9 . maddesinde kişilik haklarının ihlali durumunda uygulanacak bir prosedürden bahsediliyor.Türkiye'de kişilik haklarına saldırı gerekçesiyle Medeni Kanun'a dayanılarak da erişim ihlali kararıalınabilir ama bence bu doğru değil, sansürü getiriyor.5651 diyor ki kişi önce 'benimle ilgili şunlar var, kaldırılsın' talebiylesiteye başvurur. Eğer sitenin sorumuluları kaldırmazlarsaSavcılığa başvururlar. Ama ne yazık ki mahkemeler 9. maddeyi uygulamak yerine Medeni Kanun'a başvurmak yoluna gidiyor. İnternetin doğası gereği kontrol altına alamıyorsunuz.Bu konudainternet sitelerinin erişimini engelleme son çare olmalı. Hatta sadece hatalı içeriğin kaldırılması yapılabilir, ilgili sayfa kaldırılabilir.Ben internetin daha özgür kullanılmasını savunan birhukukçu olarak bunları söylüyorum. Türkiye'de kolay yola kaçılıyor.Dediğim gibio internet sitesinin temsilciliği varsa, oranın bir editörü vardır, öncelikle editörlük sisteminin uygulanması gerekiyor. O sitenin sorumlusuna ulaşılamıyorsa o zaman sayfanın kapatılması gerekir diye düşünüyorum.

        Yeni yasal düzenlemelere ihtiyaç var. 5651sayılı kanun çokacele çıkarılmış. Çıkarılırkeninternetin ruhunu, özünü algılamış bilim adamlarına danışılmamış. Yasaklayarak çözüm üretilemiyor. Yeni yasalar yapılırken uzmanlara danışılmalıdır. Ana fikir sansür olmamalıdır. Avrupa'da dabenzer yasalar var. Hukuka aykırı içerik kaldırılmalıdır.

        Bu sorunu yaşadığınız sitenin Türkiye'de temsilciğli yoksa TİBiletişim engelleme kararı verebiliyor. Ama TİB idari bir kurum.Youtube gibi dünyaca kullanılan bir siteyikapattığınızda bu çok komik oluyor. Böyle durumlarda TİB'e başvuru yapılabilir. Ama bendirekt 'başvurun' diyemiyorum çünkü önce hukaka aykırı içeriğin kaldırılmasını öneriyorum.

        "Kişilerin tespiti çok zor"

        Doç. Dr. Mustafa Akgül / İnternet Teknolojileri Derneği Başkanı

        Kanunda öncelikle uyar kaldır mekanizması var. Şayet yayınla ilgili bilgi varsa siteye başvurulabilir olmazsa Savcılığa başvurulabilir. Medeni kanun üzerinden de dava açılması mümkün. Sonuçta mahkeme 'düzelt' ya da 'kaldır' der. Eğer site uluslararası bir siteyse o da ciddi bir sorun.Bizdeki kanunlarla oradaki kanunlar aynı değil. Bunun dışında kimlik tespiti sorunu yaşanıyor. O sorunun aşılması zor. İnternet üzerinden kimliği saklamak mümkün. Uluslararası kimlik tespiti ayrı bir sorun. Çok önemli konularda, kaçakçılık, çocuk pornosu gibi uluslararası hukuk devreye giriyor.

        Bir sorunla karşılaşıldığında o bilgi yayılmışsa bütün sitelere ayrı yarı

        başvurmak gerekiyor. İnternet çok hızlı değişen, kaygan bir zemin. Avrupa'da da benzer bir durum var. Şu an için internetin bazı sorunlarını çözmek mümkün değil. Avrupa ülkeleri kimliği saklama konusunda biraz farklı. Kullanıcıların kimliklerini saklamasına imkan veriyor,bunun toplumsal bir fayda olduğunu düşünüyorlar. Bizde ise ona pek sıcak bakılmıyor. Şu aşamasında internetteki bir takım sorunların kolay bir çözümü yok. Bu bir geçiş dönemi, ne olacağı ileride netleşecek. Artıları ve eksileri var ama kimse de bu gelişmenin önüne geçmek istemiyor. Bir de bazı sorunları tek bir ülkede çözmek mümkün değil, Bakış açısının değişmesi gerekir. Zamanla daha liberal olacak ama tabii ki hakaret gibi sorunları engelleyecek mekanizmaların kurulması vakit alacak.

        "Türkiye'de bilişim hukuku gelişmeli"

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ