Obezite Akademisi'nden obeziteyle mücadele için "ulusal eylem planı" çağrısı

Akademiden, 4 Mart Dünya Obezite Günü dolayıyla yapılan açıklamada, obezitenin tehlikeli artışına dikkati çekildi.

Açıklamada, "Pandeminin de etkisiyle insanların kilo alma eğilimindeki artış hızlandı. Obezite ulusal eylem planı acil olarak hayata geçirilmeli." denildi.

- "Obezite önlenebilir kronik bir hastalıktır"

Açıklamada görüşlerine yer verilen TEMD Obezite Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Fahri Bayram, obezitenin dünyada olduğu gibi Türkiye'de de toplumun tamamına yayıldığına ve hayatı tehdit eden hastalıkların başında geldiğine işaret etti.

Bayram, "Oysa obezite kronik, önlenebilir ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Ancak sağlık profesyonelleri ve halkımız obeziteyi bir hastalıktan ziyade daha çok kozmetik bir sorun olarak görme eğiliminde. Bu durum obezite ile mücadelede en önemli engellerden biri." ifadelerini kullandı.

Obezitenin çocuklar ve gençlerde de giderek arttığını vurgulayan Bayram, obezitenin başta diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları, ani ölüm, inme ve tansiyon olmak üzere birçok hastalığın temelinde yatan sebep olduğunu belirtti.

- "Önlem alınmazsa obezite çağımızın pandemisi olacak"

TOAD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Dilek Yazıcı da Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada 650 milyon, Türkiye'de ise 20 milyondan fazla obeziteli bireyin olduğunu aktardı.

Obezitenin sadece yeme bozukluğundan kaynaklanan bir hastalık olmadığını, çevresel, genetik, psikolojik faktörler ile yaşam tarzı ve kullanılan ilaçların da obeziteye neden olabildiğine değinen Yazıcı, "Kilo fazlalığı veya obezite tanısı koymak için en basit yöntem vücut ağırlığını boyun karesine bölerek, Vücut Kütle İndeksi'ni (VKİ) bulmaktır. Bu değerin 25-29,9 kilogram/metrekare olması fazla kilolu, 30 kilogram/metrekare üzerinde olması ise obeziteli birey olması demektir. TOAD'ın başlattığı VKİ'nizi hesaplayın kampanyası ile herkes VKİ'sini öğrenerek önlemini alabilir." bilgisini verdi.

Prof. Dr. Yazıcı, "Obezite, Kovid-9 öncesi de zaten ciddi bir halk sağlığı problemiydi ancak bu dönemin getirdiği olumsuz etkilerle önlem alınmazsa obezitenin yayılma hızı daha da artacak ve çağımızın pandemisi olacak." değerlendirmesini yaptı.

Obeziteli bireylerde Kovid-19'un daha ağır seyrettiğini aktaran Yazıcı, şunları kaydetti:

"Pandeminin en hasar verici yan etkilerinden biri de evde kalınan dönemde kilo yönetiminin iyi yapılamaması oldu. IPSOS araştırma şirketinin yürüttüğü bir çalışmaya göre, Türkiye'den araştırmaya katılan yetişkinlerin yüzde 42'si pandemi başladığından itibaren kilo aldığını belirtti. Bu kişiler arasında ortalama 6,1 kilo alındığı ortaya çıktı. TOAD olarak yıl başından bu yana yürüttüğümüz 'VKİ'sini Bilmeyen Kalmasın' kampanyasına katılan yaklaşık 22 bin 500 kişinin ortalama VKİ'si ise 28,9 çıktı. Yani toplum olarak fazla kilolu olduğumuz bir kere daha tescillendi. Obezite ile mücadelede hepimize görev düşüyor. Obezite geleceğin ulusal eylem planlarının acil olarak devreye alınması gerekiyor."

- "Kamuoyunu obeziteyle mücadele konusunda bilinçlendirmek gerekiyor"

Novo Nordisk Başkan Yardımcısı ve Türkiye Genel Müdürü Dr. Burak Cem ise misyonlarının, biyoteknolojik ürünleri, global iş birlikleri ve geleceğe yön veren tedavileriyle 21. yüzyılın en büyük sağlık sorunlarından biri olan diyabeti yenmek ve obeziteyi değiştirmek olduğunu ifade etti.

Giderek büyüyen ve toplumu tehdit eden obeziteyle mücadele etmek için ellerinden geleni yapmaya kararlı olduklarını belirten Cem, "Obezite Akademisi'nin obeziteyle mücadelede önemli adımlar attığını görmek memnuniyet verici. Obezite konusunda farkındalık yaratılması için hepimize büyük sorumluluk düşüyor. Alınması gereken çok önemli önlemler var. Kovid-19 pandemisi geçecek ancak diyabet ve obezite pandemi tehlikesi büyümeye devam ediyor. Bu nedenle öncelikle kamuoyunu obeziteyle mücadele etmek konusunda bilinçlendirmek gerekiyor." açıklamasını yaptı.