Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Eski savcıdan çarpıcı iddia

        Adana eski savcısı Sacit Kayasu, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'la ilgili çarpıcı iddialarda bulundu. Ödemiş'de 1998 yılında bulduğu bir cesedin Yeşil'e ait olduğunu söyleyen Kayasu, "Parmak izi alınmasın diye hem elinin, hem de ayağının derileri soyulmuş. Bir insanın elinin ve ayağının derisi yüzülürse bundan kimse şüphelenmez mi?" dedi.

        Darbecilerin yargılanması için iddianame hazırladıktan sonra meslekten men edilen eski Savcı Sacit Kayasu, Yeşil'le ilgili çapıcı açıklamalar yaptı.

        "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın profesyonelce öldürüldüğünü öne süren Kayasu, "Ödemiş'te bulduğum ceset, Mahmut Yıldırım'a aitti. 1998 yılında buldum. Ben deli değilim, aptal değilim. Kalkıp da durduk yerde bu adam Mahmut Yıldırım, yeşil, sarı vesaire demem. Bir şey var ki demişim. Ama şu var; sen savcıyım. O dosya ile ilgili en ufak bir bilgi veremem; fakat şahsi kanaatim; o kişi Yeşil'dir. Bu olay gizlendi, örtbas edildi. Bunu ortaya çıkarmak da diğer savcıların işi." diye konuştu.

        1998'den sonra Yeşil'i gördüğünü söyleyen hiç kimseye rastlamadığını ifade eden Kayasu, "Bizzat Mahmut Yıldırım'ın telefon kaydı var mı? Görüntüsü var mı? Bir insanı öldürdükten sonra eğer onun cesedi bulunmazsa o kişi yüz sene de sağ gözükür. Profesyonelce işlenmiş cinayet. Ödemiş gibi bir yerde işlenmeyecek cinayet. Dokuz el ateş ediliyor. Bir tek kurşun çekirdeği vücutta kalmıyor. Bu akla mantığa uygun mu? Değil. Yüzü tanınmasın diye gözleri oyulmuş. Parmak izi alınmasın diye hem elinin hem ayağının derileri soyulmuş. Bir insanın elinin ve ayağının derisi yüzülürse bundan kimse şüphelenmez mi?" iddialarında bulundu.

        "Hiç delil bırakmadan işlenen cinayette Yeşil'i nasıl tespit ettiniz?" şeklindeki soruya Kayasu, "Yeşil'in eşkâli var, bulduğumuz cesedin eşkâli. Emniyet Genel Müdürlüğü'nden Yeşil'in eşkâlini istedim. Sadece Yeşil'de bulunan bir bulgu cesette vardı. O bulguyu söyleyemem. Parmak izi de şart değil, o bulgu olduktan sonra... O bulgu dünyanın her yerinde kesin delil kabul ediliyor. Sadece Yeşil'in kafasını bulsaydık yine de Yeşil'i tanırdım. Diş protezleri. Hiç kimsenin diş protezi diğerine uymaz. Diş protezlerinin örneği varmış." cevabını verdi.

        "YEŞİL'İN SORGU KASETİNİ BANA GETİRECEK ADAM DA ÖLDÜRÜLDÜ"

        Ödemiş'te bulunan cesetle ilgili dosyayı kendisinden aldıklarını ifade eden Kayasu, sözlerini şöyle sürdürdü;

        "Dediler ki; artık başsavcılar bakmayacak. Benden dosya gitti, genelge kalktı. Şöyle bir arşivi tarayın. O genelgenin Yeşil genelgesi diye adlandırıldığını göreceksiniz. Bu belki de Cumhuriyet tarihinde bir ilk oldu. Yeşil sorgulanırken kameraya çekilmiş ve o kameraya çekildikten sonra öldürülüyor. O sorgu kasetini bana getirecek adam da bana getiremeden öldürüldü. Cesedi bulduğumda taze idi. 6-7 günlüktü.

        İşin enteresan tarafı; ceset başka yerde öldürülüyor, oraya getiriliyor. Özellikle bulunsun diye yol üzerine bırakılıyor. Bu da şunu ortaya koyuyor; Yeşil'in profesyonelce öldürmesi, onu öldürenlerin ortaya çıkmasını önlemeye yönelik. Cesedin oraya konulması, o cesedin bulunmasına ve onun Yeşil olduğunun bilinmesine yönelik. Demek ki; Yeşil'le bağlantılı olan kişiler iki ayrı grup halinde. Birisi bunun bilinmesini istiyor, birisi de istemiyor. Bunu yapan kişi yüzlerce insan öldürmüştür."

        Cihan

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ