Polisi sürüklediği otomobil `silah´ niteliğinde kabul edildi
Geçtiğimiz yıl İzmit Sanayi Mahallesi Ömer Türkçakal Bulvarı'nda denetim için otomobili durdurulan ve aniden hareket edip cama tutunan trafik polisinin sürüklenip yaralanmasına neden olan sürücü Bülent Sadıkoğlu hakkında düzenlenen iddianamede, Sadıkoğlu'nun kullandığı otomobili 'silah' niteliğinde kabul edildi
İzmit'te, denetim için otomobili durdurulan ve aniden hareket edip cama tutunan trafik polisinin sürüklenip yaralanmasına neden olan Bülent Sadıkoğlu hakkında iddianame hazırlandı.
Sadıkoğlu'nun kullandığı otomobil, 'silah' niteliğinde kabul edilip 'kasten yaralama' ve 'görevi yaptırmamak için direnme' suçlarından yargılanması talebinde bulunuldu.
Olay, geçen yıl 14 Ekim'de İzmit Sanayi Mahallesi Ömer Türkçakal Bulvarı'nda meydana geldi. Trafik polislerinin denetim için durdurduğu otomobilin sürücüsü CHP İl Gençlik Kolları eski Başkan Yardımcısı Bülent Sadıkoğlu, bir anda gaza basıp kaçmaya çalıştı.
Bu sırada polis memuru Bedir Yıldız (25), otomobilin açık olan sol ön camına tutununca sürüklenerek yaralandı.
Denetim noktasından kaçan sürücünün aracı, 4 kilometre uzaklıkta, Vezirçiftliği Mahallesi Kafkas Sokak'ta bulundu.
CHP'de bir dönem İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcılığı yapan Bülent Sadıkoğlu'na ait olduğu belirlenen aracın, İstanbul Anadolu 21'inci İcra Dairesi'nden hacizli yakalamalı olduğu tespit edilip trafik polislerince durdurulduğu, bu nedenle Sadıkoğlu'nun kaçtığı belirtildi.
Omzunda kırık olan polis memuru Bedir Yıldız, Kocaeli Devlet Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından taburcu edildi. Olayın ardından polis Bülent Sadıkoğlu'nu yakalayıp gözaltına aldı.
Emniyette işlemleri tamamlanan Sadıkoğlu, çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi. Kocaeli Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen dava kapsamında yaklaşık 3 ay tutuklu kalan Sadıkoğlu, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Cumhuriyet savcılığı, Bülent Sadıkoğlu hakkındaki iddianameyi tamamladı. Sadıkoğlu ifadesinde, polis memuru Bedir Yıldız'ın aracın hacizli olduğunu söylemesiyle yaşadıklarını anlatarak, "Panik yaptım ve kaçtım. Polis memurunun hayati tehlikesi olduğunu duyunca saklandım. Daha sonra bana polis memurunun hayati tehlikesinin bulunmadığını söylediler ve ben de kolluk görevlileriyle irtibata geçtim" dedi.
Cumhuriyet savcısı, Sadıkoğlu´nun kullandığı otomobili 'silah' niteliğinde kabul ederek, 'kasten yaralama' ve 'görevi yaptırmamak için direnme' suçlarından cezalandırılması istemiyle yargılanmasını talep etti.
