Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Psikiyatrist Nihat Alpay: Tehlikeli bir profilse hadım, gerekirse cerrahi hadım da uygulanmalı

        Karar Resmi Gazete’de yayınlandı...Tehlikeli ve kriminal geçmişi olanl cinsel suç işleyenlere artık ‘kimyasal hadım’ yaptırımı uygulanacak. Ancak yönetmelikle birlikte iki farklı görüş ortaya çıktı.

        “Hadım uygulanmalı” diyenler… Meselenin hadımla değil, erkek egemen bakış açısının değişmesiyle çözüleceğini savunanlar, konunun insan haklarına, tıp etiğine vs. aykırı olduğu, hatta kıssasa kısas uygulamasının önünü açacak ‘ilkel’ yaklaşım olduğunu ifade edenler. Sosyal medyada yapılan bilimsel olmasa da küçük istatistik oylamalar vatandaşın vatandaşın ‘hadıma evet’ dediğini gösteriyor.

        Ve hadım tartışmaların gölgesinde kalan suç oranlarını azaltacak bir maddeye göre ise; Pedofil olduğu tespit edilenler, çocukların bulunduğu alanlarda çalıştırılamayacak. Denetimli serbestlik kapsamında serbest kalanlar takip edilecek. Failler cinsel suç mağduru kadının evine, işyerine yaklaşamayacak.

        Psikiyatrist Nihat Alpay, Tülay Acar'ın sorularını yanıtladı
        Psikiyatrist Nihat Alpay, Tülay Acar'ın sorularını yanıtladı

        Tartışmalar daha çok su kaldıracağı gösteriyor. Bugüne kadar 'hayır' diyenlere kulak verdik. Farklı bir isme, suçlularla görüşmeler yapan,mahkemelerin gönderdiği dosya üzerinden inceleme yaparak kaderlerini belirleyen kararlara imza atan Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi’nde, son olarak Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde Klinik Şef olarak görev yapmış, onlarca hekim yetiştirmiş 42 yıllık hekim olarak görev yapan, PsikiyatristNihat Alpay’a sorduk, anlattıkları meslektaşlarını kızdıracak gibi.

        Çünkü kimyasal hadımı değil gerekli olması durumunda cerrahi hadım fikrine de sıcak bakan bir psikyatrist işte cevaplar.

        Yıllardır tartışılan bir konuydu. Hadım meselesi, meclisin gündemine defalarca geldi, itirazlar üzerine, birkaç kere konu askıya alındı. Ancak resmi kurumlar kararlı davrandı. Vahşice öldürülen Özgecan gibi cinayetinden sonra dillendirilen ‘hadım’ konusunda fikri netti. Yönetmelikle birlikte ‘hadım’ yaptırımı fiili olarak uygulanacak. Ancak bu meseleye itirazlar var. Yönetmeliği ve bu tartışmaları, bu suç profilleri de gözlemleyen bir hekim olarak nasıl değerlendiriyorsunuz. Bu profiller gerçekten çok tehlikeli mi, kimyasal hadım işe yarar mı sizce?

        Önce şu kimyasal hadım denilen kavramı bir anlatalım derim. Kamuoyunda kimyasal hadım olarak kastrasyonu içeren ilgili ilacın zerki meselesi de suçlunun cinsel duygularını, dürtülerini kontrol etmesini ya da ilaçla bastırılmasının amaçladığı bir işlem. Kimyasal kısırlaştırmaya maruz kalan erkek hala cinsel ilişkide bulunabilir ama düşük hormon seviyeleri yüzünden bunu çoğunlukla tercih etmez.

        Kimyasal kısırlaştırma testosteron hormonunda azalmayı da içerdiğinden saldırganlık eğilimini değiştirir mi?

        Azaltır, ayrıca bilimsel araştırmalar var. Buna göre kimyasal kısırlaştırmayı savunan gruplar kimyasal kısırlaştırma uygulanmış cinsel saldırı suçlularının düşük hormon seviyeleri nedeniyle daha uysal hale geldiğinden, rehabilitasyon sürecinin daha sağlıklı şekilde işleyeceğini iddia ediyorlar.

        "KİMYASAL HADIM İŞE YARAYACAKTIR"

        Dolayısıyla kimyasal hadım doğru bir uygulama, bu yaptırımı işe yarayacaktır. Ayrıca, birçok ülkede uygulanan başarılı sonuçlar alındığını biliyoruz. Araştırma sonuçlarının olumlu olmadığı söylense de ‘hadım’ yaptırımının caydırıcı olacağını da göz ardı etmemek gerekir. Kimyasal hadım sonrası takibi de çok önemli. Ancak bir çekincem var. Kimyasal hadım denilen bu işlem ömür boyu etkili olan bir işlem değil. Bir nevi aşırı doz hormon yükleme işlemi ve bu ilaç alındığı sürece cinsel dürtüleri bastırıyor fakat ilaç bırakıldıktan sonra hiçbir etkisi kalmıyor.

        “ÇEKİNCEM; BU İŞLEMİN NEREDE, NASIL VE KİMLER TARAFINDAN YAPILACAĞI”

        Bir nevi doğum kontrol hapı gibi, bıraktığınız zaman etkisini yitiriyor. Bu nedenle eylem hastalık olmadığı gibi öne sürülen işlem de tedavi değil, sadece baskılayıcı bir yöntem. Üstelik bu çok aşırı bir hormon yüklemesi gerektirdiği için insanların üzerinde ömür boyu aynı dozda kullanılması mümkün değil, belli sürelerde kullanılabilir. Bu noktada temel soru şu: bu ilaç nasıl verilecek, nenede verilecek ve takip nasıl yapılacak, kimler yapacak v.s. Bu soruların cevaplarının netleştirilmesi gerekir. Bu soruların netleştirilmesi çok önemli. Bu konuda uzmanların görüşüne elbette kulak vermek gerekir. Ayrıca kimyasal hadım kişinin rızası aramadan uygulayan ülkeler de var. Bu noktada neden bu kadar sert tepki verildi.

        “FAİL AÇISINDAN HAK İHLALİ, PEKİ MAĞDURUN HAKKI… ”

        Tam da bu konuyu soruyorum. Meslektaşlarınızın, STK’ların görüşlerinizi, çekincelerinizi biliyorsunuz. Burada tıbbi açıdan ‘etik’ olmayan konu nedir?

        Bu çekinceyi anlayamadım. İnsan hakları meselesine atıfta bulunan ülkelerde uygulanıyor. Bazı ülkelerde kişinin rızası bile aranmıyor. Bazı ülkelerde birden fazla cinsel suç işleyenlere değil, bir kere suç işleyenlere bile ‘hadım’ uygulanıyor. Hatta tehlikeli olarak kabul edilenler, şehirden uzak yerlere gönderilerek tecrit de ediliyor. Kimyasal hadım uygulamasını kabul edenler, tahliye olduklarında deşifre ediliyor, ismini oturduğu, çalıştığı yerdeki kişiler biliyor. Burada biz neden yalnızca failini açısından bakıyoruz. Oturduğu evin yanında bir pedefolin olduğunu benim sizin öğrenmem hakkı yok.Bu da benim güvenli yaşama hakkım. Ayrıca bence suçu tekrarlama eğilimi gösteren, tehlikeli olarak tanımlanan, ıslah olamayacak kişiye rızası alınarak cerrahi hadım seçeneği de sunulabilir.

        “KİMYASAL HADIM YERİNE, RIZA ALINARAK CERRAHİ HADIM DA UYGULANABİLİR”

        Cerrahi hadım ifadesini kimyasal hadıma tepki gösterenlerin bu açıklamanıza göstereceği tepkiyi düşünemiyorum bile..=

        Vakalar ortada.Cerrahi hadımı uygulayan, vazgeçen, kimyasal hadıma dönüş yapan ülkeler var. 1979 yılında Avrupa’da cinsel suçlulara ilişkin yapılmış olan çalışmalar sonucunda, hadım edilenler arasındaki residivizm oranı yüzde 2.3 iken, hadım edilmeyenler bakımından bu oran yüzde otuzdokuz civarında görülmüş. .Bir başka araştırma var. Cerrahi hadım edilenler bakımından yüzde üç iken, hadım edilmeyenler bakımından yüzde 46 olması, cerrahi hadım yönteminin, cinsel suçluların suç işlemesini engellemede etkili bir yöntem olduğunu gösteriyor. İtirazlar olabliri, önemsiyorum ancak bu seçeneği de tartışalım isterim. Kişinin rızası varsa, tehlikeli bir cinsel suç profil olduğu belirlenmişse cerrahi hadım da bir fikir. Ayrıca itirazlar olabilir, bu itirazları da değerlendirelim, tartışabiliriz.

        “İTİRAZLAR VATANDAŞIN GÖRÜŞÜNÜ YANSITIYOR MU ”

        Ancak bu vatandaşın görüşünü yansıtıyor mu. Bu konuyla ilgili bir istatistik yok elimizde. Dolayısıyla ben fotoğrafın tamamına bakmayı tercih edelim. Hadım yaptırımı kişinin suçunun karşılığını çekmemesi anlamına da gelmiyor. Tedavi süreci tamamlanmadan dışarı çıkması söz konusu olamayacaksa gayet doğru bir yöntem. Örneğin birçok ülkede kimyasal hadım uygulanıyor, ancak kişi, tedavi süreci ilgili mahkemede jüri ikna olana kadar devam ediyor. Hatta bazı ülkelerde bu tür suçlular, özel bir cezaevinde bir ömür tutuluyor, dışarı çıkamıyor.

        “ASIL MESELE, HADIMIN KİME, NASIL UYGULANACAĞI”

        Tartışma konusu olan bir başka detay. Yönetmeliğin tedaviyi reddedeni cezalandıracağını, hadımın nasıl yapılacağını net biçimde tarif etmediği ifade ediliyor.

        Meseleye bir hekim olarak bakarım. Erkeklere şiddeti öğreten, hak veren sığ zihniyetlerin son bulması gerekir. Elbette bu noktada STK’ların görüşüne katılıyoum. Bu topyekün çözülmesi gereken bir mesele. Cinsel suçlu profili nasıl belirleneceği konusunda yöntemelikte şu madde var. Bir heyetle birlikte kararlaştırılacak deniliyor. Dolayısıyla bu tür kararla bir disipline bağlı olarak verilecek ki verilmeli de. Yıllardır Adli Tıp Kurumu’nda mahkemelerin bana görderdiği bu tür dosyaları inceledim. Kararımı belirleyen değişik etmenler var elbette. Ancak öncelikle suçlu profilini doğru adlandırmak gerekir. Bir kısım suçlu eylemini kabul eder, ancak neden olarak cinsellik merkezli değil alkol, uyuşturucu, ekonomik mesele, kıskançlık v.s . Bir kısmı da cinsellik meselesini reddeder, öfke kontrol sorunu vardır, şiddet uygulamaktan zevk alıyordur v.s,. Bir kısım profil, suçlamayı asla kabul etmez. Son olarak bize gelen suçlulardan, cinsel dürtülerini kontrol edemeyenler, hangi profile nasıl uygulanacağına karar vermek. Bu aşama doğru yapılırsa sorun olmayacaktır. Dolayısıyla ortada bir hastalığın türetilmesi ve suça tıbbi bir kılıf bulma çabası olmayacaktır.

        "HADIMA TAKILDI, ÇIKTIKLARINDA NASIL DENETLENECEK KISMINI ATLIYORUZ"

        Teşhis, hadım ve de rehabilitasyon aşaması da önemli. Örneğin pedofil birine yalnızca hadım değil, rehabilitasyon, terapi destek de gerekir. Nasıl denetlenecekler v.s bu meseleye biraz yeni fikirler kazandıralım. Dünya şu an hadımı bırakmış bu konuyu konuşuyor. Dışarı çıkanlar nasıl denetlenecek.

        ÇOCUKLARIN DEDE DEDİĞİ SERVİS ŞOFÖRÜ PEDOFİL ÇIKTI

        Bu ifadenizi incelediğiniz bir dosya üzerinden somutlaştırabilir misiniz?

        Gözlem İhtisas Dairesi’nde tanık olduğum bir vaka vardı. Evli barklı, çevresinde, iş arkadaşları tarafından sakin, saygılı biri olarak tanınıyor. Kendini yıllarca başarıyla gizlemiş. Fail, yıllarca bankada görev yapmış, emekli olmuş. Kimse onu fark etmemiş. Emekli olur olmaz bir okul servisinde şoför olarak işe başlıyor. 50 yaş üstü. Çocuklar dede diyor. Varış noktasına geldiğinde erkek çocuklarını değil yalnızca kız çocuklarını eliyle kucağına alarak aşağıya indiriyor. 4-5.sınıfa giden bir öğrenci fark ediyor. Annesine anlatıyor. Dede bizi servisten indirirken şu bölgelerime dokunuyor sürekli diye anlatıyor. Veli şikayetçi oluyor. Soruşturma sürecinde benzer şikayetleri olan kişi sayısı 7’ye çıkıyor. Dosyasını ve kendisini dinlediğimde bu kişinin pedofil olduğu değerlendirmesi yaptık. Cezai ehliyeti var demiştik. Tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Sonrası ise muamma. Tahliye olur olmaz ilk fırsatta eylemi gerçekleştirecektir. Dolayısıyla aklımda kalan bir dosya. O çocuk fark etmeseydi belki daha da ileri gidebilecekti. Dolayısıyla bu tip profildeki kişilerin kimyasal hadım edilmesi, takibi v.s çok önemli.

        "HADIM SONRASI TAKİP VE REHABİLİTASYON DA ÖNEMLİ"

        Çok endişe verici, aklınızda kalan dosyalar, vakalarla yaşamak..?

        Bu süreçte bu kişileri serbest bırakmak yerine hadım edilmesi, dışarı çıkanların rehabilite edilmesi, takip edilmesi gerekecektir. Dolayısıyla itirazlar bu noktada çok anlamsız. Emekli oldum ancak bu meslek aşkı, bir hayata dokunabilmek, faydalı olabilmek benim için çok değerli. Adli Tıp’ta, Bakırköy’de binlerce dosya inceledim, vakaya baktım. Onlarca meslektaşımın uzmanlık belgesinde imzam vardır. Ancak ara vermek istemiyorum. Muayenehanemde göreve devam. Emekli olsam de her sabah işe aynı saatte kalkıyor ofisime idiyor, ömrüm yettiği sürece çalışmaya devam edeceğim.

        TÜLAY ACAR / HABERTURK.COM

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ