Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Grip aşısı yaptırmalı mı?

        Gribin etkili bir tedavisi olmadığını, grip aşısının da yaşlılarda hastaneye yatışları yüzde 50-60, ölümleri ise yüzde 80 oranında azalttığını söyleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Füsun Ülger, çoğu kez doktora danışılmadan alınan antibiyotiklerin yararsızlığın yanında kişiye zarar da verebildiğini belirtti. Ülger, belirtileri azaltıcı, ağrı kesici, ateş düşürücü gibi ilaçların kullanılabileceğini ifade etti.

        Grip aşısının inaktive ölü bir aşı olup her yıl tek doz olarak uygulandığının altını çizen Prof. Dr. Ülger, "Dünya Sağlık Örgütünün önerileri de dikkate alınarak bir sene önce karşılaşılan virüs tipine karşı aşı hazırlanır. Virüs her sene kendini yenilediği için aşı içeriği her yıl değişmektedir ve bu yüzden her yıl tekrar aşılanmak gerekir. Her yıl Eylül-Ekim-Kasım aylarında tek doz şeklinde yapılmalıdır" dedi.

        REKLAM

        Grip aşısından sonra kesin koruyuculuğun başlaması için en az 10-14 günlük bir süre gerektiğini anlatan Prof. Dr. Ülger, "Aşı ile koruyuculuk sağlıklı kişilerde yüzde 80'lere varmaktadır. Yaş ilerledikçe koruyuculuk yüzde 50-60'lara inmekle birlikte hastalığın hafif geçirilmesi sağlanmaktadır. Grip aşısı 8 yaşının altındaki çocuklara ilk kez yapılacağı zaman bir ay ara ile iki doz önerilir, sonraki yıllarda tek doz yapılır. 3 yaş altına yarım doz önerilir. Yetişkinlerde tek doz yeterlidir. Koruyuculuğu bir yıl kadar devam eder" diye konuştu.

        Prof. Dr. Ülger, "Mutlaka aşılanması gereken grup 65 yaşın üstündekiler, şeker hastaları, astım hastaları, kronik akciğer hastaları, kronik kalp ve damar sistemi hastaları, kronik hastalık dışında bağışıklık sistemleri zayıflamış olan kişiler, kanserli-lösemili kişiler, bağışıklık sistemi hastalığı olanlar, organ ve kemik iliği nakli yapılan kişiler, immunsupresif ilaç kullananlar, huzur evi, bakım evi ve benzeri ortamlarda yaşayanlardır" dedi.

        Prof. Dr. Füsun Ülger, aşılanması önerilen grubunsa sürekli temas halinde olanların, 50-64 yaş arasında olanların, kronik tıbbi rahatsızlıkları bulunan huzurevi ve diğer kronik bakım kuruluşlarının tüm yaşlardaki sakinlerinin, astım dahil pulmoner ve kardiyovasküler sisteme ait kronik hastalıkları bulunan erişkinler ve çocukların, bir önceki yılda şeker hastalığı dahil kronik metabolik hastalıklar, böbrek disfonksiyonu, hemoglobinopatiler ya da bağışıklık sisteminin baskılanması nedeniyle düzenli tıbbi takip ya da hastaneye yatırılmaları gerekmiş olan erişkinler ve çocukların, sağlık personelinin, belirtilen risk grupları ile aynı ortamda yaşayanların olduğunu belirtti. Ülgen, hamile kadınlar, HIV ile enfekte kişiler, sık seyahat edenler, gribin tıbbi ve ekonomik olumsuz etkilerinden korunmak isteyen iş adamları, üretimde çalışanlar ve sporcuların da aşı olması gereken özel grup arasında yer aldığını bildirdi.

        REKLAM

        Aşının embriyonlu yumurta kesesinden elde edildiğini, bu nedenle yumurta alerjisi olanların kullanmaması gerektiğini ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ülger, "Tüm vücudu etkileyen yan etkiler son derece nadirdir. Ateş, halsizlik, kas ağrısı gibi yan etkiler aşıdan 6-12 saat sonra başlamakta ve 1-2 gün içinde kendiliğinden geçmektedir. Her biyolojik üründe olduğu gibi grip aşısı uygulanmasından sonra da alerjik reaksiyon görülebilir. Bu tür yan etkilerde ek ilaç kullanmaya gerek yoktur fakat şikayetler devam ederse mutlaka hekime başvurmalıdır" dedi.

        Aşının mutlaka tam teşekküllü sağlık merkezlerinde doktor kontrolünde yapılması gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Ülger, "Aşı saklanma koşullarında tutulmalı, önerilen ısı da +2, +8 derecedir. Grip aşısı sonrası grip hastalığının görülmesi olsa olsa bir tesadüf olabilir, ancak salgın sırasında aşı yapıldığında bu tesadüf hiç de nadir değildir. Grip aşısı teknik olarak inaktive yani ölü bir virüs aşısı olduğundan vücuda virüs verilmez ve aşıya bağlı grip hastalığı oluşamaz" dedi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ