Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Ameliyatsız fıtık tedavisi!

        Günümüzde insan hayatında en çok rastlanılan rahatsızlıkların başında gelen bel ve boyun ağrılarının tedavisinde manuel tedavi de bir alternatif.

        İLK ÇARE AMELİYAT OLMAMALI

        Bel ve boyun ağrıları günümüzde çok sık karşılaştığımız sorunların başında geliyor. Birçok sebebi olan bu ağrılar zamanla kronikleşerek hayat kalitesini de düşürüyor. Özellikle bel ve boyun fıtığından kaynaklanan ağrılar, ilerleyen vakalarda oldukça ızdırap verici durumlar oluşturabiliyor. İlk çarenin ameliyat olmaması gerektiğini söyleyen Fizik Tedavi ve Manipülasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, iyi bir muayene sonrasında doğru yapılan tedaviyle bu ağrılardan ameliyat olmadan kurtulabileneceğini ifade etti.

        REKLAM

        Uzm. Dr. Şahabettinoğlu, beldeki ağrı bacağa vuruyorsa, bacaklarda karıncalanma, uyuşma, kasma hissi bulunuyorsa ve bel hareketlerinizde kısıtlılık mevcutsa bel fıtığı olabileceğini söyledi. Boyun ve kollarda ağrı, ellerde uyuşma, baş dönmesi gibi belirtilerin bir veya birkaçı var ise boyun fıtığı olunabileceğini kaydeden Uzm. Dr. Şahabettinoğlu, derhal bir fizik tedavi uzman doktoruna muayene olunması gerektiğini vurguladı.

        "AĞRI ALARMDIR"

        Uzm. Dr. Ali Şahabettinoğlu, ameliyatı en son çare olarak gördüğünü söyledi. Manuel terapi ile hastalıklı bölgeye birtakım bastırma, germe, döndürme, çekme gibi teknikler uygulayan Şahabettinoğlu, bu tedavinin yüzde 98 oranında başarıya sahip olduğunu kaydetti. Manipülasyon tedavisinin hafif vakalarda 2-3, orta vakalarda 4-6, ileri vakalarda ise 8-10 seans sürdüğünü söyleyen Şahabettinoğlu, bu tedavinin masaj ile ilgisi olmadığını, klasik Batı tıbbı tedavisi olduğunu ifade etti.

        Her ne kadar teşhis için MR istense de MR'da görülen her fıtığın şikayet sebebi olmayabildiğine dikkat çeken Uzm. Dr. Şahabettinoğlu, "Bel-boyun fıtıklarının çoğu kez omurga çevresindeki yumuşak dokularda ağrı, spazm, gerginlik, hareket kısıtlılığı, eklem kireçlenmesi, eklem kilitlenmeleri yada kol-bacak eşitsizliğiyle birlikte görülebilir. Ağrı hastanın yaşam kalitesini oldukça düşürdüğü için bundan hemen kurtulmayı ister. Ancak ilk başlarda iyi gelen ağrı kesiciler, uzun sürelerle kullanılırsa hastalığı kronikleştirir. Oysa ağrı alarmdır, vücudumuzun dilidir ve bize bir problem var demektedir. Bu yüzden önceliğimiz ağrıyı gidermek değil, ağrının kaynağını bulup tedavi etmektir" diye konuştu.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ