İşte cinsel yaşamı olumsuz etkileyenler
Hangi hastalık cinselliğin baş düşmanı? "Beni etkilemez" demeyin!
HT MAGAZİN / CEYDA ERENOĞLU
cerenoglu@htgazete.com.tr;
Pek çok hastalık cinsel fonksiyon bozukluğuna yol açıyor. Bunların başında kalp-damar hastalıkları yer alıyor. Peki bu durum kadınlar için cinsel yaşamın sonu anlamına mı geliyor? Konunun uzmanları bu soruya, “Hayır” yanıtını veriyor.
Metabolik hastalıklar, şeker hastalığı, kronik böbrek, kanser, felç, omurilik yaralanmaları, romatizmal sorunlar, parkinson, böbrek yetmezliği, tıbbi tedavi ve rehabilitasyon kronik hale gelen önemli hastalıklar olarak görülüyor. Kadınlar, yaşamlarını adeta kâbusa çeviren bu hastalıklar nedeniyle, cinsel yaşamlarında önemli sorunlar yaşıyor. Cinsel fonksiyon bozuklukları bu hastalarda; bedensel ve duygusal sorunlara, eşleriyle zorluklara, cinsel yaşamlarının daha az aktif olmasına ve cinsellikten daha az haz almalarına yol açıyor.
RİSK YOK OLUYOR
Kanser ameliyatları sonrasında hastaların yüzde 60’ının, kalp-damar hastalarınınsa yüzde 63’ünün cinsel fonksiyon sorunları yaşadığı belirtiliyor. Memorial Hastanesi Cinsel Sağlık Merkezi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Dilek Uslu Erdoğru, özel rehabilitasyon ve tedavi programları sayesinde, hastaların yaşamları boyunca cinsel aktivitelerden uzak kalma risklerinin ortadan kalktığını söylüyor.
Buna örnek olarak felçli hastaların yüzde 50’sinin uygun tedavi ve terapiler sayesinde orgazm yaşamaları gösteriliyor. Op. Dr. Erdoğru, kalp-damar hastalıkları nedeniyle kadınların yüzde 63’ünün cinsel fonksiyon bozukluğu sorunuyla karşı karşıya kaldığını söylüyor.Bu hastalarda en sık görülen cinsel sorunlar arasında azalmış cinsel istek, ağrılı cinsel ilişki, cinsel bölgede his kaybı ve orgazma ulaşma kabiliyetinde azalma bulunuyor. Op. Dr. Erdoğru, kalp hastası kadınlara şu önerilerde bulunuyor:
BU ÖNERİLERE KULAK VERİN
Cinsel beraberlik öncesi alkol almayın.
Seksten önce ağır yemek yemeyin.
Oda sıcaklığının düşük veya yüksek olmamasına dikkat edin.
Sinirli ve gerginken cinsel ilişkiye girmeyin ve ortamın sakin olmasına dikkat edin.
Eşiniz cinsellikte sizden daha aktif olsun.
Cinsel ilişkide rahat nefes alabileceğiniz pozisyonları tercih edin.
Kullandığınız kalp ilaçlarını ulaşmanızın kolay olacağı bir yere koyun.
CİNSEL YAŞAMI OLUMSUZ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
-Kanser tedavilerinde kullanılan ilaçlar, meme kanseri ve genital kanserlerde radyoterapi ve kemoterapinin yan etkileri, rahim ve yumurtalık kanserlerinde büyük ve ciddi cerrahi ameliyatlar sonrasında hastaların ani olarak menopoza girmesi.
-Bağırsak kanseri ameliyatları sonrası hastanın vücudunda bir torbayla yaşamak zorunda kalması. Hastaların yüzde 60’ının kendilerini cinsel yönden çekici bulmamasına yol açıyor.
-Rahim, rahim ağzı ve vajina kanserlerinde uygulanan ışın tedavileri.
-Karnın alt bölgesinde ya da mesane kanseri nedeniyle uygulanan radyoterapiler. (Vajinal darlık ile karın içi yapışıklığa neden olduğundan cinsel birleşme ağrılı oluyor.)
-Bazı yayılmış kanser türlerinde ameliyat sonrası meydana gelen yapışıklıklar.
-Şeker hastalığı, hipertansiyon, kan yağlarında yükseklik ve şişmanlık gibi nedenlerle ortaya çıkan metabolik sendrom.
-Vücut kitle indeksindeki artış.
-Diyabet.
-Kronik böbrek hastalığı, kalp-damar hastalıkları, parkinson ve felç.
HASTALAR CİNSEL İLİŞKİ YAŞAYABİLECEKLERİNİ BİLMİYOR
Kronik ağrı, yorgunluk, azalmış özgüven, kullanılan ilaçların yan etkileri özellikle kadınların cinsel fonksiyon bozuklukları yaşamalarına neden oluyor.
Hastalar hatalı olarak cinsel aktivitelerine dönmelerinin sakıncalı olduğunu düşünüyor.
Hastalar cinsel fonksiyonlarını tatminkâr şekilde yaşamak için hastalığın getirdiği duruma karşı nasıl davranmaları gerektiğini bilmiyor.
İKİ KAT MERDİVENİ ZORLANMADAN ÇIKIYORSANIZ SORUN YOK!
Kalp hastalıklarına ek olarak; yüksek tansiyon, kan yağlarının değerlerinde yükselme, kalp damarlarının yüzeyini döşeyen dokuda hasar oluşması ve sigara kullanma durumu da varsa, cinsel fonksiyon bozukluğu sorunuyla karşılaşma riski ciddi oranda artabiliyor. Cinsel ilişki sırasında kalp krizi geçirme riskinin spor esnasında oluşan riskten düşük olduğu belirtiliyor. Op. Dr. Dilek Uslu Erdoğru, “Bir kadın iki kat merdiveni rahatça çıkabiliyorsa pratik olarak cinsel yaşamına devam etmesinde sakınca bulunmuyor” diyor.
SİGARA VAJİNAYA GİDEN KAN AKIMINI AZALTIYOR
Sigarada bulunan nikotin, kan damarlarını daraltıp kan akımını azaltarak uzun dönemde kan damarlarını hasara uğratıyor. Sigara ve cinsel sağlık konusunda yapılan araştırmaların çoğunun erkek cinselliğiyle ilgili olduğu belirtiliyor. Kadınlarda sigara içimi sonucunda vajinaya, klitorise ve dudaklara giden kan akımı azalıyor. Bu durumun sonucunda kadınlarda cinsel uyarılmanın bozulabildiği belirtiliyor.
OBEZ KADINLAR CİNSELLİKTEN UZAKLAŞIYOR
Obez kadınlarda vücut görüntüsünü beğenmeme ve cinsel isteksizlik gelişebildiği gibi seks hormon düzeylerinde azalma da meydana gelebiliyor. Kilo verildiğindeyse seks hormonları artıp normal seviyeye geliyor. Avrupa’da yapılan bir çalışmaya göre obez kadınlar normal kilolulara göre eş bulmakta daha fazla zorlanıyor.