Onlar ikiz!
Hayrete düşüren hikâye!
GAZETE HABERTÜRK / CEYDA ERENOĞLU
cerenoglu@htgazete.com.tr
Fotoğrafta gördüğünüz iki kardeş arasında 6 yaş fark var. Buraya kadar sorun yok. Peki, "Onlar aslında ikiz" desek? Embriyo dondurma yöntemi bu iki kardeşi yıllar sonra birbirine kavuşturdu. Görenler ikiz olduklarına inanmasa da bu onların çift yumurta ikizi olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Özlem ve Zülküf Işık çifti, 2005 yılında 5 yıldır çocuk sahibi olamadıkları için, Eurofertil Tüp Bebek Merkezi'nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr Hakan Özörnek'e başvuruyor. O dönem anne adayının 27, eşinin ise 34 yaşında olduğu belirtiliyor. Uygulanan testler sonucunda tüp bebek yapılması karar veriliyor ve Ocak 2006'da tedaviye başlanıyor. Tedavi sonucunda toplam 20 yumurta elde ediliyor.
Bunlardan 12 tanesine mikro enjeksiyon yapılıyor ve transfer edilmeyen 3 embriyo dondurularak saklanıyor. Özlem Işık bu tedavi sonucunda gebe kalıyor ve 10 Ekim 2006 yılında sezaryen ile bir erkek bebek doğuruyor. "Bu hastamız yıllar sonra bize tekrar başvurdu" diyen Özörnek, Eylül 2011'de daha önce dondurmuş oldukları hücrelerden bir çözülme transferi yaptıklarını ve 3 embriyoyu da çözerek anne adayına en iyi olanı transfer ettiklerini söylüyor. Uygulanan bu tedavinin gebelikle sonuçlanması Işık ailesini hem şaşkınlığa düşürüyor hem de sevince boğuyor.
MERT'İN İKİZİ 6 YIL SONRA GELDİ
Böylece 6 yıl sonra Mert'e bir kız kardeş geliyor. İlginç olan bu kız bebeğin Mert'in çift yumurta ikizi olarak doğması olduğu belirtiliyor. Dr. Hakan Özörnek "Bunlar bildiğimiz ikizler" diyor ve devam ediyor; "Aynı adet dönemine ait, aynı gün döllenmiş ve aynı gün toplanan yumurtalardan birini 6 yıl önce anne rahmine koymuş ve işlemimizin gebelikle sonuçlandığını görmüştük. Diğer dondurulmuş yumurtayı ise anne rahmine kardeşinden 5 yıl sonra yerleştirdik. "
YÖNTEME OLAN GÜVENİMİZ ARTTI
2010 yılının Mart ayından beri uygulanan yönetmelikte, transfer edilecek embriyo sayıları kısıtlandığı için (35 yaş altı 1, 35 yaş üstü 2 ) "Hastalarımıza kalan embriyoların dondurulmasını öneriyoruz" diyen Özörnek, günümüzde embriyo dondurma sistemine duyulan güvenin arttığını söylüyor. Embriyoları son 2 - 2.5 yıldır "Vitrifikasyon" adı verilen şok dondurma yöntemiyle dondurduklarını söyleyen Özörnek, başarılarının iki noktada artış gösterdiğine dikkat çekerek; "Bunlardan biri; embriyoların dondurma işleminden sonra zararsız olarak tekrar elimizde olması yüzde 95-98'lere kadar çıkıyor.) diğeri ise yıllar içinde donmuş embriyo transferinde gebelik oranının artmasıdır" diyor. Özörnek'e göre günümüzde taze embriyo transferiyle donmuş embriyo transferi açısından önemli bir fark bulunmuyor. Hatta dünyada bu yöntemle daha başarılı gebelikler elde ettiğini açıklayan klinikler olduğu belirtiliyor.
DONDURULMUŞ EMBRİYO İMDADA YETİŞİYOR
Dondurulmuş embriyo, tedaviye baştan başlanmasına engel oluyor ve ikinci bir çocuk istenmesi halinde imdada yetişiyor. Aksi halde yeniden yumurta oluşturmak için belli ilaçların kullanılmasına ve bu yumurtaların transfer edilmesine gerek duyuluyor. Halbuki donmuş embriyo tedavilerinde, sadece rahim iç zarının hazırlanması için 16-17 gün süren bir hap tedavisi ve transfer işlemi ile ekstra başarı şansı yakalanıyor. "Bu tedaviyi gören hastaların stres seviyelerinin de çok düşük olduğunu görüyoruz" diyen Özörnek, özellikle günlük iğne yapılmasının gerekmemesi ve 2. bir tedavi olasılığının bulunması büyük bir avantaj" diyor. Olayın maddi boyutunun da önemli olduğunu söyleyen Özörnek, donmuş embriyo tedavisinin normal bir tedavinin neredeyse 3'te birine mal olduğuna dikkat çekiyor.
"HİÇ AKLIMIZDA YOKKEN OLDU"
27 yaşındayken ilk denememizi yaptık ve bir oğlumuz oldu. Ardından doktorumuz embriyo dondurma yöntemini önerdi. Açıkçası ilk başta çok sıcak karşılamadım. Ancak eşim, " İleride belki bir tane daha çocuk yaparız" diye çok ısrar edince kabul ettim. Buna rağmen böyle bir uygulamaya hep olmayacak gözüyle bakmıştım. Yıllar sonra tüp bebek yaptığımız klinikten aranıp 'dondurduğunuz embriyoların 5 yıllık yasal süresi dolmak üzere, şansınızı denemek ister misiniz?' sorusuna eşimin ısrarıyla, 'kabul ediyoruz' yanıtını verdik. Böylece hiç ummadığımız şekilde ikinci çocuğumuza kavuşmuş olduk.
"HAMİLESİN DİYENLERE İNANMADIM"
Peki hamile olduğunu nasıl öğrenmiş Özlem Işık? " Klinik evime uzak olduğu için kendi doktorumdan farklı bir doktora gittim. Doktordan, ' Hamilesin' yanıtını alınca inanamadım ve ikinci bir doktora daha başvurdum. Aynı yanıtı ondan da alınca sonuçları kendi kliniğime gönderdim. 3. kez," Hamilesiniz" cevabı gelince şaşırdım kaldım. İkinci çocuğu bizim için bir mucize olarak görüyor ve hep tek çocuk istiyordum. Şimdi iyi ki yapmışız diyorum."
"İKİZ OLDUKLARINA İNANDIRAMIYORUZ"
Peki görenler aralarında 6 yaş fark bulunan Mert ve Nil Duru' nun ikiz olduğuna inanıyorlar mı? " İnanmıyorlar" diyor anne Özlem Işık gülerek. Buna hiç aldırmayan Işık ailesi aralarına yeni katılan bebekleriyle mutluluklarını daha da pekiştirmiş gibi görünüyorlar.
Oğulları Mert'in bebekliğinde çok hareketli olduğunu söyleyen anne Özlem Işık, aileye sonradan katılan bebekleri Nil Duru için, "Çok uslu" diyor ve işi espriye vuruyor; "Dondurulmuş embriyo yöntemiyle doğan bebekler daha uslu oluyor herhalde!"
