Serdar Ali Çelikler yazdı: "Hız ve dinamizm"

Günümüz futbolunda vazgeçilmez 2 'gerek şart' var:

1- Dinamizm. Maçın her anında dinamik olmanız lazım. 5 dakika bile sabit duramazsınız muhakkak hareketli ve parmak ucunda topu/rakibi/alanı kontrol etmeniz lazım.

2- Hız. Ya hızlı pas yapıp top çevirerek rakip savunmanın yerleşimini bozacaksınız, ya da hızlı top süren oyuncularınızla alan katedeceksiniz.

Bu iki özellik yoksa başarılı olma imkanınız yok. Bu iki özelliğin yanında, çalım atabilen 1 ya da 2 futbolcunuz varsa; duran top organizasyonunuz da varsa şampiyon olursunuz. Hele hele A sınıfı bir kaleci ve çizilmiş hücum planlarınız da mevcutsa üst düzey takım oluyorsunuz.

**

Fenerbahçe, Konya'da bu sezon ilk defa 2 şeyi yaptı. Top kendisindeyken hızlı pas oyunu yapmaya çalıştı ve ekseriyetle başarılı oldu. Top kaptırıldığında ise dinamik önde baskı ile müthiş pres yaptılar. Bu 30 dakikalık gösteri tam anlamıyla "Büyük Takım" oyunuydu.

Mert Hakan Yandaş, geldiğinden bu yana ilk defa çok iyi oynadı. Ön alan presini o başlattı. Emre Abisi'nin gençlik yılları şok presini anımsattı. Mesut Özil kadrodan çıkınca santraforun arkasına geçen Pelkas hem verim verdi hem de Mesut ile yavaşlayan oyunu hızlandırdı. İyi bir gününde olmayan Sosa ve aksar gözüken Novak'a rağmen Enner ve Osayi ile etkili oldular. Thiam biraz daha kendine güvense bir gol de o atardı. Golün olgun ataklar ile değil, duran top dönüşü Gönül-Attila ortaklığından gelmesi ironiydi adeta. Sonra dinamizm ve hızın bir arada olduğu pozisyonda Pelkas - Osayi golü geldi. İlk devre bittiğinde Jesse ile bir kafa vuruşu dışında rakibe pozisyon da verilmemişti.

Takım 2. yarıya oyunu kendi alanında kabul ederek başladı. Konya üstün gibi gözükse de çoğalma sıkıntısı yaşıyordu. 56'da Sosa-Thiam yerine İrfan - Gustavo girince F.Bahçe daha defansif bir takım haline dönüştü. Pelkas sol öne geçip 'hız'ı kaybettirdi. İrfan 10 numaramsı 8 numara gibi oynamaya çalıştı ve hazır olmadığını gösterdi. 65 - 75 arası Konya Fener'i çıkarmamaya başladı. Oysa Gus-MHY-İrfanlı orta saha Pelkas ile birlikte pas yapar ve rakibi yorardı. Bunu yapamadılar. Osayi - Ferdi / Mert Hakan - Ozan değişikliği ile oyun kontrolü tamamen Konya'ya geçti. Bu esnada Jesse - Jevtovic ve Hadziahmedovic ile 3 pozisyon bulundu. Altay skoru tuttu. Bu can yakıcı dönem, Pelkas'ın üzücü sakatlığı ile durdu. Konya'nın rüzgarı bitti. Sonra bir Samatta pozisyonu ve Tanzanyalı'nın yine kaleciyi deleceğini sanması yaşandı. Son dakikalarda kaleci hatasından Serdar skoru belirledi.

F.Bahçe 56-80 arasını iyi analiz etmeli. Böyle bir oyuna gerek yok. Tamam 90 dakila boyunca ilk 30 dakikalık oyun oynanamaz kabul. Ama bu kadar geride kalmak da doğru değil. Pas oyunu ile rakip tutulabilirdi.

Erol Bulut'a "BU YENİ OYUN"u kim 'tesir' ettirdiyse kendisini kutlarım. Bulut'un repertuarında böyle bir strateji yoktu çünkü.

F.Bahçe haftaya Gençlerbirliği'ni de yenip milli ara öncesindeki en kritik maç olan Beşiktaş müsabakasına çıkacak. Bu iki karşılaşmada 4-6 puan, bu takımı şampiyonluk yolunda 1. takım haline sokar. Samandıra bunun farkında. Erol Bulut ve 'onu ikna eden' kimse Ferdi'yi oynatacaksa sol önde oynattırsın. Cisse de ancak ve sadece oyunun tamamen rakip yarı alana yıkıldığı maçlarda oynayabilir. Mesut da 6 haftalık tedavi sürecinden sonra ancak ve sadece son 25-30 dakikalarda oynar.

Bu gerçekler kabul edilir, İrfan formunu bulur, Thiam'a da "Hep 11 başlayacaksın" güveni verilirse bu Yeni Fenerbahçe sonuna kadar gider.