Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Son dakika... Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Atar: Sistem tam bir başkanlık sistemi

        Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Yavuz Atar, Habertürk'te 'Gerçek Fikri Ne' programında Kübra Par ve Eren Eğilmez'in sorularını yanıtladı.

        Yavuz Atar sistemin adının Başkanlık Sistemi olup olmadığı sorusuna ''Bu sistem aslında tam olarak başkanlık sistemi ancak adı Cumhurbaşkanlığı Sistemi'' cevabını verdi.

        Sistemin Amerikan sistemini temel aldığını belirten Atar, ABD'de Kongre ve Başkan'ın ayrı zamanlarda seçildiğini ve farklı oranlar çıkabildiğini hatırlatarak, sistem kurgulanırken bu farklı çoğunluk sorunu ortaya çıkmasın diye birlikte seçim modelinin hayata geçirildiğini aktardı. İttifaklar ile de çoğunluğun sağlandığının altını çizdi.

        REKLAM

        ABD'de Türkiye'de sanıldığı gibi mükemmel işleyen bir başkanlık sistemi olmadığını vurgulayan Atar, Fransa'nın yarı başkanlık siteminde de Başkan ve Parlamentodaki çoğunuğun farklılaşmasının sorunlara yol açtığının fark edilmesi üzerine seçimleri birbirine yaklaştırdıklarını hatırlattı.

        ATAMA YETKİLERİ

        Bütçe ve atama yetkilerine değinen Atar, yürütmeye bağlı olmayan yapılarda, Parlamento ve Başkana verilen atama kontenjanlarının belirlendiğini hatırlattı. ABD sistemindeki zafiyetleri değerlendirdikleirni ve bunları ekarte edecek şekilde sistemin planlandığını ifade etti.

        FEDERAL SİSTEM TARTIŞMALARI

        Atamaların birlikte yapılmasının gerekçesinin federal sistem kaynaklı olduğunu aktaran Atar, Türkiye'de bunun sözkonusu olmadığını, en bariz farkın bu olduğunu söyledi ve Türkiye'de herkesin yetkisinin Anayasa'da belli olduğunu aktardı. Sistemin Asya ve Latin Amerika sistemleri ile olan benzerliklerine dikkat çekilmesinin, gereçkle alakası olmadığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Atar, Türkiye'de başkanlık sistemi konuşulurken en cahilce sorulardan birinin ''Bu sistem bizi eyalet sistemine götürür mü?'' olduğunu söyledi.

        BAKANLARIN YETKİLERİ

        Atar, Cumhurbaşkanı için politika önerisi hazırlayacak kurulların çalışmalarında ilgili bakanların da görüşünün alınacağını aktararak kurullar ilk başta tasarlanırken oluşan taslaktan sonra, şimdi Cumhurbaşkanı'nın da ek bir çalışma yapacağını açıkladı.

        Atar, ''Parlamento yürütmenin kontrolündeydi, şu an Parlamento kanun yapar hale gelmiştir. Yürütmeden gelecek kanun istekleri bir öneri olmak durumunda.'' dedi. ''Eğer Cumhurbaşkanı'nın önerdiği kanun tekliflerini desteklerlerse bunu kanun haline getirirler. Parti ve vekiller birlikte teklif vererek yasalaşmasını isteyebilirler.'' diyen Atar, ''Bunun için çoğunluk gerekir, uzlaşma gerekir. Belli politikalarda uzlaşılırsa kanuna bu yansır'' ifadelerini kullandı.

        Adalet Bakanı'nın yürütmenin görüşlerini yasada açıklamasına değinen Atar, Abdülhamit Gül'ün Meclise'e gelişine dair sorulan soruya, ''Eskiden bir teklif için, Adalet Bakanlığı taslak haline getirecekti, Bakanlar Kurulu'nda tasarı halinde gelecekti. Bir ihtiyaç yürütmeden sunulunca Meclis bunu bir kanun teklifine dönüştürürdü. Komisyon ve Genel Kurul süreçleri yaşanacak. Eski sistemde bakan hükümet adına o tasarının sahibi olarak oturacaktı. Şimdi ise Yasama'nın davet ettiği ve bilgi aldığı bir isim olarak Adalet Bakanı oraya oturdu.'' dedi.

        CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAME YETKİSİ

        Atar, ''Yeni sistemde Yürütmenin ortaya koyacağı hususlar Cumhurbaşkanlığı kararname yetkisi ile yapılacaktır. Kanun meclislerde yapılır. Herhangi bir bakanlığın yapısı, herhangi bir genel müdürlüğün yapısı, kanunlar bunlarla dolu. Yasa dediğimiz şey halkı etkileyen, mahkemelerde kullanılan kurallardır. Bunun dışındaki şeyler kararnameler ile düzenlenmeli.'' ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanının yasama alanına girmesinin mümkün olmadığını belirten Atar, Yasamanın kanun yetkisinin, Cumhurbaşkanı tarafından kullanılacağı iddiasının yersiz olduğunu vurguladı. Yürütme yetkisini kullanırken de alanın sınırlı olduğunu vurgulayan Atar, Cumhurbaşkanı kararına da açıklık getirdi.

        Atar, Cumhurbaşkanı'nın atama yetkisini kullanırken verdiği kararın adının Cumhurbaşkanı Kararı olduğunu ve bu kararların da idari yargı denetimine tabi olduğunu söyledi. ''Sadece bir iki istisnası vardır.'' diyen Atar, Cumhurbaşkanının tüm kararnamelerinin de Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenebileceğini açıkladı.

        Yavuz Atar, atamaların cumhurbaşkanı tarafından yapılacak olmasına dair, "Yaş mahiyeti değişerek devam ediyor. Rütbelerdeki terfiler şuranın çalışması ardından cumhurbaşkanına sunulacak. Seçilmiş iradenin etkisi daha belirgin olarak ortaya çıkacak. Bir anlamda kapalı devre." diye konuştu.

        Atar, Merkez Bankası'nın bağımsızlığına ilişkin ise, "Merkez Bankası'nın bağımsızlığı ile ilgili güvence mevzuatta duruyor. Bir teminat var, o süre dolmadan görevden alınmaları söz konusu değil.Görev güvenceleri ile ilgili hükümler aynen durmaktadır. Önceden Bakanlar Kurulu vardı şimdi Cumhurbaşkanı atayacak bir değişiklik yok" dedi.

        "VALİLERİN KONUMUNDA BİR DEĞİŞİKLİK YOK"

        Atar, "Valilerin konumunda bir değişiklik olmadı. Önceki sistemde hükümet tarafından atanıyordu. Şimdi cumhurbaşkanı tarafından atanacak. Yetki ve görevlerinde bir değişiklik olmadı" ifadesini kullandı.

        Atar, "Savaş kararı almak Meclis'in yetkisindedir Anayasa'ya göre, Cumhurbaşkanı asker kullanılması kararı alıyor. Hiçbir değişiklik yok orada. Silahlı kuvvetlerde emir komuta zinciri vardır. Burada silahlı kuvvetlerin tam manasıyla yukarıya bağlı olması şeklinde mekanizma getirildi. Cumhurbaşkanı hem yürütme hem de başkomutan olarak doğrudan doğruya emir verebilir. Açık bir hüküm yazıldı" dedi.

        Atar, idam tartışmalarına ilişkin, "İdam cezası demokrasilerde Avrupa bölgesinde yasaklanmıştır. Amerika ve diğer bazı ülkelerde vardır. Demokrasi ile olmaz diye bir şey yok. Mevcut durum ortada ancak bunun mümkün olabilmesi idam cezasının tekrar Anayasa'ya girebilmesi için Türkiye'nin bu kurumlarla ilişkisini gözden geçirmesi gerekir ve Anayasa değişikliği gerekir. Bunun için parlamentoda ciddi bir çoğunluğa ihtiyaç vardır." diye konuştu.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ