"Terör ve potansiyel katiller"

HTSPOR Fenerbahçe muhabiri Ahmet Selim Kul, dün gece yaşanan hain saldırıyı kaleme aldı:

"Kelimeler tükendi, Türkiye yasta, Türkiye ağlıyor... Spor tarihinin en büyük faciası... Çaykur Rizespor deplasmanından dönen Fenerbahçe Takım otobüsüne yapılan hain saldırı sonrası Fenerbahçe futbol takımı ve teknik heyetin tamamı hayatını kaybetti. Şoför Ufuk Kıran'ın Trabzon-Rize yolununSürmene girişinde başından vurulması sonrası takla atarak denize uçan takım otobüsünden kurtulan olmadı... Konvoyu takip eden medya mensubu ve polisleri taşıyan 3 araç da kazaya karıştı. Tam 54 kişi hayatını kaybetti..."

Ne saçmalıyorsun demeyin hiç. Ne yazık ki dün yaşanan korkunç olayın bu şekilde olmaması tamamen mucize, tamamen Serdal Kılıç'ın soğukkanlılığı... Belki bu soğuk cümleler olaydan sonra hala oraya gelip, Fenerbahçeli futbolculara küfreden, "İyi olmuş" diyen çürümüş kafaların durumufarketmesini sağlar. Belki dedim ya aslında zor ne yazık ki... Biz ne yazık ki en büyük acıyı yaşamadan akıllanmıyoruz.

Takım takibi bildiğim kadarıyla sadece Türkiye'de olan bir durum. Biz spor medyası takip etmekle yükümlü olduğumuz takımı havalimanında karşıladıktan sonra otele kadar eşlik eder ve "herhangi bir saldırıyı atlamamak için" mesai harcarız. Böyle bir sorumluluğun olması bile ne kadar içler acısıhalde olduğumuzun kanıtı. Fenerbahçe, Trabzon'a indiğinde ise daha fazla tedbirle bu iş yürütülür. Kilometre başı ve üst geçitlerde polis olur. 20'ye yakın araçtan oluşan konvoylardaki riski anlatmıyorum bile.

BİR KERE DAHA SİLAH ÇEKİLMİŞTİ

Geçtiğimiz yıllarda da taş, yumurta gibi pek çok yabancı madde atılmış hatta bir kere silah çekilmişti. 100 km hızla giden araca taş atmayı normalleştirdik, sıradanlaştırdık ne yazık ki. Silah çekip sıkmadı ya çok fazla konuşmadık. Belki milyonların haberi bile olmadı. Dün gece ise biraz daha yüzümüze vurdu gözümüzün önündeki terörist ruh. Rize'de coşkulu bir galibiyet alan Fenerbahçe takım otobüsü yine polis eskortu eşliğinde Trabzon Havalimanı'na doğru yola çıktı.

2 EL ATEŞ SESİ DUYULDU

Sürmene'nin başladığı viyadükte ise Türkiye tarihinin en hain terör saldırılarından biri gerçekleştirildi. 2 el ateş sesinin ardından takım otobüsünün şoförü kafasından vuruldu. Otobüs 100-120 km hızla giderken her yer kana bulandı. Fenerbahçe'nin güvenliği Serdal Kılıç soğukkanlı bir şekilde şoföre, "Sakin ol, sakin ol, frene bas, frene bas" diye seslendi.

KAN VE KURŞUN İZLERİNİN OLDUĞU CAM VARDI

Otobüs durduğunda herkes neye uğradığını şaşırmıştı. Otobüsteki 1-2 kişi dışında kimse hareket dahi edemiyordu. Bir "futbol takımının" otobüsü kurşunlanmıştı ve şoför vurulmuştu. Takım doktoru Burak Kunduracıoğlu hemen şoföre müdahale etti. Kan burnundan ve ağzından ciğerlere doluyordu. O müdahale sayesinde Kıran hayata tutundu. Olay yerinde kan, kurşun izlerinin olduğu cam vardı. Herkesin yüzündeki şok ifadesi ve gözlerindeki korku ne kadar tehlikeli bir facianın kıl payı atlatıldığını en net anlatan şeydi.

NE AMAÇLA GELMİŞTİNİZ ORAYA

Fenerbahçeli futbolcular, çalışanlar, gazeteciler kısaca herkesin elinde telefonlar sürekli yakınlarına "Biz iyiyiz" mesajları veriyordu. Daha sonra bir futbol takımı polisin 27 kişilik zırhlı aracına bindirildi. O sırada oraya gelen ve neden geldiklerini anlayamadığım 20 civarındaki Trabzonsporlu ise hala Fenerbahçeli futbolculara küfretme, sataşma derdindeydi. Sahi çevrede ev de yoktu. Ne amaçla gelmiştiniz oraya üşenmeden arabalara atlayıp?

Ülkemizde ne yazık ki kanıksanmış bir söylem var. Bu olayı şuna mal etmeyelim. Aman yapmayalım etmeyelim. Geçiniz artık bunu. Sahaya taş atan adam potansiyel katildir. Sahaya meşale atan adam potansiyel katildir. Sahaya çakı atan, rakı şişesi atan, koltuk atan potansiyel katildir. Otobüse taş atan adam potansiyel katildir vs. vs. Bu insanlar bu vahşi eylemleri yapıyorsa insan öldürmeyi göze almıştır. Ve bu potansiyel katiller artık bir yerlere mal edilmeli. Bu potansiyel katiller senin benimarkadaşım. Bu katiller sokaklarımızda, yanı başımızda. İyiyle kötüyü, suçluyla suçsuzu ayırmak zor değil. Bu ayrımı yapalım ve artık kötü ve suçluların hepsine bu olayları mal edelim. Edelim ki cezalandıralım, edelim ki bu olaylar artık sona ersin.

Dün yaşanan olay, o televizyonlarda izlediğiniz, izlerken lanetlediğiniz ortadoğudaki iç karışıklarda çarşıya girip yüzlerce masum insanı öldürmekten farksız. Dünkü olay metrolara yapılan bombalı saldırılardan farksız. Yapanlar muhtemelen o teröristlere ateş püskürüyorlardır, onlardan bir farkları olmadığını bilmeden. Dünkü eylem tamamen bir terör eylemidir. Futbol terörü deyip özelleştirmeyin. Bir otobüs dolusu masum insana, onların ailelerine, onları seven milyonlara yapılmış hain, alçakça birterör saldırısıdır.

Kötü olan şu. Dün yaşanılan bu acı olay ne yazık ki sosyal medyada çokça gördüğümüz hastalıklı zihinlere, çürümüş beyinlere ders olmayacak. Dünkü olay ne yazık ki bize "Oh be bir daha böyle şeyler yaşamayacağız" sonucu doğurmayacak. Dünkü olay ne yazık ki sadece "Daha kötü ne yaşayabiliriz ki" sorusuyla çaresizce makus kaderimizi beklememize neden olacak. İnşallahyanılırım. İnşallah benim öngörüm yanlış çıkar.