Enes Ünal Hollanda günlerini anlattı

''Gol atmak şaşırtıcı bir şey değil, bu benim işim. Tabii ki her maç gol atmam gerekiyor. Ama hat-trick yaptığım o maç benim için de özeldi. Çünkü güzel goller attım ve hepsini 19 dakika içinde attım. Ama sonraki gün o maçı unuttum."

"İnsanlar şimdi gelip o maç hakkında ne düşünüyorsun diye soruyorlar. Hiçbir şey düşünmüyorum ve hissetmiyorum. Ben sadece önüme bakıyorum. Tekrar izlerken bana başka bir oyuncuyu izliyormuşum gibi geliyor. Çoktan aklımdan çıkıp gitti."

Aynı karşılaşmada maç topunu evine götüren Enes, ''Ben yalnızca geleceğe odaklıyım. Maç topu, sanırım evimde bir yerlerde. Tam bilmiyorum'' dedi.

''Breda'da oynarken diğer oyuncular bana bu takımın Hollanda İkinci Ligi'nde önemli bir takım olduğu için rakiplerin sürekli olarak savunmaya odaklı oynadığını söylerdi. Dolayısıyla maçlarımız çok zorlu geçiyordu."

"Bana "Eğer Eredivisie'de oynamaya gidersen, göreceksin. Orada her takım iyi futbol oynamaya çalışır. Dolayısıyla o ligde daha çok boş alan bulursun" diyorlardı. Gerçekten o boş alanları buldum."

''Groningen'e attığım gollere bakarsanız topu aldığımda bana çok vakit tanıdıklarını fark edebilirsiniz. Artık o mesafede topu ayağıma aldığımda bana zaman tanımıyorlar. Artık topu ayağıma aldığımda zamanım daha az. Çünkü rakipler şimdi daha çok baskı altında hissediyor sanırım."

"Bana sert müdahaleler yapılıyor, tekmeler atılıyor. Ama şikayetçi değilim, hatta keyif alıyorum. Çünkü bu tür gerginlikler hoşuma gidiyor. Sahada sert mücadeleler yapmayı seviyorum."

''Takım arkadaşlarım benimle İngilizce konuşmuyor. Dolayısıyla söylediklerinin çoğunu anlamıyorum aslında. Kız arkadaşım Belçikalı. İngilizce iletişim kuruyoruz. Şu an İngilizce röportaj verebiliyorum. Ama altı ay önce bana bu soruları sorsanız bu kadar iyi konuşamazdım."

"Şimdi de aslında çok iyi sayılmaz ama kız arkadaşımla hep İngilizce konuşuyoruz, o sayede kendimi geliştiriyorum. Kız arkadaşım ailesiyle Flemenkçe konuşuyor. Geçen gün onlarla beraberdim. Birçok kelimeyi anlayabildim, bazı cümleleri tam olarak yakalayabildim. Sezon sonunda Flemenkçe kısa röportajlar verebilirim diye düşünüyorum.''

''Rakiplerin odaklandığı oyuncu olmak benim için sorun değil. Bu tür stresleri kaldırabilirim, böyle mental yükleri taşımakta zorluk çekmiyorum."

"Dahası rakipler bana daha çok odaklanırsa, beni marke etmek için uğraşırsa takım arkadaşlarım daha çok boşluk bulur. Bu da bizim avantaj demektir zaten.''

Manchester City Menajeri Pep Guardiola ilgili de konuşan Enes Ünal şunları söyled: ''Guardiola inanılmaz bir teknik direktör, inanılmaz. Nedenini kelimelere dökemem. Çok farklı bir hoca. Daha geldiği ilk gün direkt olarak sahada ne olmasını istediğini anlattı, hemen taktik konuşmaya başladı."

"Bize düşünerek oynamamızı, bakış açımızı değiştirmemizi söyledi. Biliyorsunuz onun çok farklı bir futbol felsefesi var, adapte olmak gerekiyor. Adapte olamazsınız. Sürekli olarak önde baskı istiyor. "Topu kalemizden uzak tuttuğumuz sürece bize gol atma ihtimalleri yok" diyordu."

"Sürekli olarak yüksek tempoda oynamak istiyor, bol bol koşmanız gerekiyor. Çok, çok zor bir hoca.''