Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dolar son günlerde TL’ye karşı her gün rekor kırarak yükseliyor. Dün de 3.34 düzeyini gördü. Moody’s’in not kırdığı 23 Eylül’e göre artışı yüzde 13’ü buldu.

        Kurda tam olarak çifte vurgun yiyoruz. Biri içeriden, biri dışarıdan.

        *İçeriden kuru vuran faktörlerin başında not düşüşü geliyor. Sırada Fitch’in not kararı var. Yatırım yapılabilir düzeyin kaybı Türkiye varlıklarında satışa yol açıyor ve kur üzerinde baskı yaratıyor.

        *Musul, Suriye operasyonları, Anayasa değişikliği ve referandum sürecinin gündeme gelmesi, AB ve ABD ile bozulan ilişkiler, turizm gelirlerinde yaşanan çöküş ve cari açığın yeniden tırmanışa geçmesi gibi birden çok nedeni aynı sepetin içinde sayalım.

        *Bir de dış neden var ki tek başına zaten doların değer artışının önemli bölümünü açıklıyor. Dolar bütün para birimleri karşısında değer kazanıyor. Özellikle de başkanlık seçimlerinden sonra bu değer kazanımı hızlandı. 9 Kasım’dan beri doların güçlü paralara karşı artışı yüzde 5’i buldu. Doların kendinden sonra gelen 6 büyük para birimine karşı değerini ölçen Dolar Endeksi bu yükseliş sonucu 100.570 düzeyine çıktı. Bu düzey 13 Mart 2015’te FED’in müdahalesi ile sonlandırdığı düzeyin bir tık üzerinde.

        *O tarihte FED Açık Piyasa Komitesi faiz kararı toplantısında öteleme yaparak ve beklenen faiz düzeyini düşürerek dolara müdahale etti. Yeniden 100 sınıra geldiği aşamada bu kez müdahale yok. Aksine dün konuşan FED Başkanı Yellen aralıktaki toplantıda faiz artırımına gideceğinin güçlü mesajını verdi. Dün de doları yükselten faktörlerden biri bu oldu.

        *Dolar Endeksi 100.470 ile sadece 1.5 yılın değil, aynı zamanda son 13 yılın da en yüksek düzeyine de çıktı. Talihsizliğimiz sadece kendi risklerimiz veya sorunlarımız nedeniyle değil, dış nedenlerle de doların dünyada rekorlar kırmasında.

        Trump’ın TTIP’i dağıtması Türkiye için iyi kazanç olur

        ABD’nin yeni başkanı olarak seçilen Donald Trump açıkladığı korumacı, içe kapanmacı ticaret politikalarını yürürlüğe koyarsa, gümrük duvarlarını yükseltirse bundan Türkiye ne yönde etkilenir?

        *ABD, Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı 4. ülkesi durumunda. Ama tutar olarak fazla değil. Geçen yılki ihracatımız 6 milyar dolar. Buna karşılık ABD’den ithalatımız 11 milyar dolar. Yani ABD ile dış ticaret 5 milyar dolar aleyhimizde. Bu ticaretten daha fazla zarar göremeyiz. Olsa olsa bunun lehimize düzeltilmesi olmalı.

        *Ancak dolaylı şekilde etkisi olabilir. Mesela Almanya ile ticarette ABD 77 milyar dolar içeride. Almanya’nın bu ülkeye ihracatında azalma meydana gelirse ekonomisi ve ithalatı da bundan olumsuz etkilenecek. Bu etkilenme oranında da Almanya, Türkiye’den daha az ithalat yoluna gidebilir.

        *Bunun dışında AB ile ABD arasında görüşmeleri sürdürülen TTIP Transatlantik Ticaret ve Yatırım Antlaşması’nı suya düşürürse bundan Türkiye net biçimde pozitif etkilenir. Çünkü bu anlaşmaya AB üyesi olmadığımız için bizi dahil etmek istemiyorlar. Anlaşmayla Türkiye’nin yıllık kaybının 20-25 milyar dolar olacağı hesaplanıyordu. Böyle bir kayba uğramayacağımızdan Trump döneminden en büyük kazancımız bu olabilir.

        Diğer Yazılar