Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Eğer sorun ekonomik gelişmelerden kopuk ve normal piyasalardan çok daha büyük türev piyasalardan çıktıysa işin toparlanması çok zorlaşacak. Çünkü merkez bankaları ellerindeki aletleri kullandı ve türev ürünler konusu da para otoritelerinin ana işi değil

        Önceki hafta uç veren küresel piyasalardaki sert sarsıntının krize dönüşüp dönüşmemesi açısından geçen haftaki seyri kritik önemdeydi. Açıkçası haftanın iki günü kâbus gibi, iki günü de kısmı bir toparlanmayla geçti ama piyasaların önündeki sis bulutu dağılacağına daha da yoğunlaştı. Sert dalgalanmanın başında soru “Düzeltme mi yoksa yeni bir kriz mi” iken, geldiğimiz aşamada terazinin kriz kefesi daha ağır basıyor gibi. Netleşmenin sağlanması bakımından bu haftaki gelişmeler de kritik önemde olmaya devam edecek.

        - Normalde sert satışların yeni bir krizle sonuçlanmasını beklemiyorduk. Bu beklenti de, ekonomilerdeki iyileşmelere paralel piyasadaki bozulmanın temelinde, yükselecek enflasyon ve buna bağlı faizlerin artacağı korkusunun yattığıydı. Eğer bundan kaynaklı piyasalar çok bozulursa merkez bankaları da atacakları adımlardan vazgeçebilirdi. Sonuçta, bozulmaya yol açan sorun aynı zamanda sorunun çözülmesinde de kullanılabilirdi. İşte geçen hafta merkez bankalarından bu yönde bir açıklama gelmedi.

        - Yukarıda sayfanın tepesini kaplayan ABD hisse senetlerinin oynaklığını ölçen VIX Endeksi’ndeki yukarı sıçrayış hem piyasaların yükselen tansiyonunu yansıtıyor hem de oynaklığın kaynağını oluşturuyor. Özellikle geçen yıl yüksek risk iştahına paralel oynaklığı çok azalan ve tarihi dip seviyelere düşen VIX Endeksi üzerine yazılan türev ürünler ve bunları dayanak alıp kurulan fonlar var. Bir anlamda bazı fonlar VIX’in yükselmeyeceğine iddiaya girmiş. Ocak sonuna kadar da haklı ve kârlı çıkmışlar. Ancak endeksin yükselmesiyle çok büyük kayıplara uğradıkları ve bazılarının iflas ettiği belirtiliyor.

        - VIX üzerine türev ürünlere yatırım yapan fonların trilyon dolar düzeyinde bir toplama ulaştığı tahmin ediliyor. Hatta türev ürünler sadece VIX’le de ilgili değil.

        - Tahmin ediliyor diyoruz çünkü elde net veri yok. Türev ürünler her saniye çoğalıyor, türev piyasa her saniye büyüyor. Bir yandan kripto paraların akıl almaz yükselişi ve 1.5 ayda çöküşü, diğer yanda dijitalleşmeyle türev piyasaların büyüklüğü, denetimsizliği ve giriftleşen seyri ürkütücü bir duruma dönüştü.

        - Habertürk’ten Mahmut Sancak’ın haberine göre, aralık ayında dünyada borsaların büyüklüğü 80 trilyon, tahvillerin büyüklüğü 63 trilyon dolarken, türev ürünler 544 trilyon dolar ile 1.2 katrilyon dolar arasında tahmin ediliyordu. Merkez bankalarının çıkardıkları paraların toplamı ise 37 trilyon dolardı. Mahmut Sancak 19 Aralık’ta kripto para büyüklüğünün 600 milyar dolar olduğunu belirterek “Devasa türev balonlarının yanında Bitcoin baloncuk kalır” demişti.

        - Şimdi eğer iğne, normal hisse senedi veya tahvil piyasasına değil de, böylesine şişen ve hatta büyüklüğü konusunda net bilgi dahi bulunmayan, temel ekonomik gelişmelerden kopuk türev ürünler balonuna batırıldıysa işi toparlamak bir hayli zor olabilir. Çünkü büyüklükler ortada. Merkez bankalarının müdahaleleri de işe yaramaz. Hem ellerindeki aletleri çok büyük ölçüde kullanmış durumdalar.

        - Kritik önemde olan sadece haftanın nasıl geçirileceği değil, aynı zamanda haftanın ortasında açıklanacak ABD enflasyonunun da nasıl çıkacağında. Enflasyondaki tırmanma faiz artışı baskısı ile bugünden tahvil faizlerinin artması demek.

        - Dua edelim işin altından türev balonu çıkmasın.

        ***********

        PETROL FİYATLARINDAKİ DÜŞÜŞ TÜRKİYE İÇİN TEK YARARLI GELİŞME

        Küresel türbülans birden çok kanalla Türkiye’yi etkileyecek. Ama düşürdüğü petrol fiyatlarının, hatta küresel büyümeyi etkilemeye başlarsa gevşeteceği emtia fiyatlarının işimize çok yaracağı açık. Çünkü başta enerji olmak üzere hammadde ithalatı ithalatımızın çok büyük bölümünü tutuyor. ABD’de rekor düzeye çıkan üretimin de etkisiyle petrol fiyatlarında yaşanan yüzde 12’lik düşüş hem dış ticaret açığını hem de enflasyonu düşürücü etki yapacak.

        - Piyasalardaki sert hareketlerden şimdilik Türkiye daha az etkileniyor. Gelişmiş borsalar yüzde 8.8, gelişmekte olan borsalar yüzde 10.6 değer kaybederken Borsa İstanbul’un düşüşü aynı MSCI Endeksi ile yüzde 8.2’de kaldı. BİST 100’ün kaybı yüzde 5.6 ile sınırlı.

        - Gelişmekte olan ülkelerin paralarının dolar karşısındaki ortalama değerini ölçen JP Morgan Endeksi yüzde 1.9 düşüş kaydetti. TL’nin dolar karşısındaki düşüşü ise yüzde 1.8 düzeyinde gerçekleşti. Denilebilir ki, Türkiye gelişmekte olan ülkelerle hareket ediyor. Pozitif bir ayrışma içinde değil.

        - Ancak Türkiye’nin şu sıra jeopolitik riskinin Suriye’deki harekât nedeniyle arttığı bir gerçektir. Güney sınırında sürdürülen askeri harekâtta hafta sonu 11 şehit verdik. Yine yüreğimiz dağlandı. Şehitlerimize rahmet diliyoruz, mekânları cennet olsun.

        - ABD Dışişleri Bakanı Tillerson bu hafta Ortadoğu ve Türkiye’yi kapsayan bir ziyaret yapacak. Türkiye ile elbette Suriye konuşulacak, muhtemelen de öneriler olacak. Suriye konusundaki gelişmeler biraz daha öne çıkabilir.

        SONUÇ:

        “Hiçbir tehlikenin olmayacağına inanmak çok tehlikelidir.”

        Lincoln

        Diğer Yazılar