Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İçinde bulunduğumuz bahar aylarında enflasyonun tek haneye düşeceğini umuyorduk. Şimdi tek fırsat ayı olarak nisan ayı kaldı. Ancak bu aşamadan sonra inse de, bir ay inmiş olacak. Kaldı ki enerji zamları yeni yapıldı, dövizde sepet kurun artışı da yüzde 5’in üzerinde gerçekleşti. Bunlar nisan ayı enflasyonuna girecek. Mayısla birlikte ramazan geliyor ve baz etkisi de aleyhimize dönecek. Özetle enflasyondaki işimiz giderek zorlaştı. Fiyatlama davranışları da iyice bozuldu. Adım adım daha yüksek bir enflasyona gidiyoruz. Buna herhangi aşamada döviz kurunda kalıcı bir sıçrama eklenirse tek haneli enflasyonu bu yıl için unutmak lazım.

        - Ya da kısa zamanda enflasyonu düşürmek için vergi indirimi yapılması, KDV düşürülmesi veya kamusal yüklerin azaltılması gibi, şapkadan tavşan çıkarma yolları denenebilir. Ancak bu durumda vergi indiriminden doğan fiyat farkını işin aracıları kapatır, geçmişte yaşadık. Kaldı ki vergi indirimleri aynı zamanda bütçe açığı yaratacağı için, makro anlamda faydadan daha çok zarara yol açabilir.

        - Enflasyon karşısında etkili olacak klasik araçlardan faiz artırımına ise hükümet zaten karşı. Hele bu siyasi konjonktürde hiç yanaşmaz. Aksine faiz indirmek için enflasyonu da düşürmek istiyor.

        - Döviz kurunu bastırmak veya TL’yi değerli hale getirmek de enflasyonu düşürücü etki yapar. Ancak bu aracın kullanılması şimdilik zor, çünkü kur yükselmesin diye çaba sarf edilen bir dönemden geçiyoruz. Dolar 4 TL’nin üzerine kendini atmasın, Euro 5 TL’yi geçmesin ki, hem ortam bozulmasın hem borçlu şirketlerin bilançosu bozulmasın, hem de enflasyon kurla birlikte sıçramasın diye. Bu nedenlerle kuru aşağı bastırarak enflasyonu düşürmek kısa vade için seçenek dışı.

        ***********

        KUR İLE FAİZ ARACI SEÇENEK DIŞI YAPISAL ÖNLEMLER ZAMAN ALIR

        - Enflasyon konusunda geriye yapısal önlemleri almak kalıyor. Kur artışı etkisi dışında enflasyonu gıda ve özellikle taze meyve ve sebze azdırıyor. Mart ayında olan da bu. Yüzde 0.99’luk aylık enflasyonun yarısı gıdadan geldi. Gıdanın içinde asıl artışı meyve fiyatları yaptı. Aylık yüzde 3.92, üç aylık yüzde 13.35. Sebze fiyatları ise martta yüzde 0.05, ilk üç ayda da yüzde 3 arttı. Dolayısıyla taze meyve ve sebze fiyatları grubunu aylık yüzde 2.10 artıran, yılın ilk üç ayında yüzde 10.35 yükselten meyve fiyatları.

        - Ancak diğer işlenmemiş gıda fiyatları yüksek. Yine gıda sepeti içinde en çok payı olan et fiyatlarındaki artış da yüzde 3.94 düzeyinde. Süt, peynir ve yumurta grubunun fiyat artışı yüzde 2.86 ve bunun da temelinde süt fiyatlarındaki artış yatıyor. Ama süt kullanmayan ürünler de artmış.

        - Kısaca meyve ile başlayan et ile süren, süt ve peynir ile devam eden pek çok gıda maddesinde fiyatlar azmış.

        - Bu nedenle gıda fiyatlarını dizginleyecek yapısal önlemlere bir an önce başlanmalı. Bunun başında tarımsal üretimin planlanması geliyor. Herkes her toprağa istediğini ekmemeli. İhtiyaca göre ekim yapıması için, buna uygun yönlendirme de yapılmalı, teşvik de verilmeli.

        - Hayvancılıkta atılım için büyük ölçekli üretimlere proje bazında teşvik verilmeli. Yem üretimi özel bir önemle ele alınmalı ve stratejik ürün ilan edilmeli. Bazı bölgeler sadece yem üretimine ayrılmalı, buna uygun teşvikler sağlanmalı. Meraların yaygın olarak kullanılması ve korunması için Gıda ve Tarım Bakanlığı ortaya bir stratejik plan koymalı ve bunu mutlaka uygulatmalı.

        - Bütün bunlar için de tarıma verilen teşvikler yeniden ele alınmalı ve GSYH içindeki payı mutlaka artırılmalıdır. 10-15 milyar lirayla artık 85 milyon insan ucuz ve kaliteli doyurulamaz. Bu teşvikler nüfusun yarısından fazlasının kırsal kesimde yaşadığı döneme ait. Şimdi nüfusun yüzde 80’den fazlası şehirlerde. Dün kırsalda tarım üretimi yapanlar bugün kentlerde gıda talep ediyor.

        - Bu yapısal önlemler elbette hemen alınamaz, alınsa bile uygulaması ve sonuç vermesi yılları alır. Enflasyon ise çift haneli rakamların ilk basamaklarına demir atmak üzere. Çift hanenin bu basamakları enflasyon için özellikle tehlikelidir. Önlem alınmazsa basamaklar hızla yukarı çıkar, enflasyonda kontrol elden kayar gider.

        - Bütün bu nedenlerle enflasyonda da artık bir seferberlik düzenlenmesinin zamanı gelmiştir. Zaten kısa vadede enflasyonu düşürmek için yapılabilecek başka bir şey de yok. Tıpkı geçen yıl istihdamda olduğu gibi, enflasyonda da bütün kamu kurum ve kuruluşlarının, üretim ve ticaretteki özel sektörün, elbette tüketici olan bütün vatandaşların bu seferberliğe katılması, farkındalığı da artırır, mücadeleyi de etkili kılar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülük edeceği böyle bir seferberlikten ben istihdam seferberliğinden daha iyi sonuç alınacağını düşünüyorum.

        Diğer Yazılar