Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Cumhurbaşkanı Erdoğan 2023’e giderken büyümenin gazına basmak istiyor. Ekonomik Reform Programını açıklarken de hedefi yatırım, istihdam, üretim ve ihracat artışı diye açıkladı. Faiz artırımı yoluyla sıkı para politikası izleyen ve 4.5 ay gibi kısa sürede çok başarılı sonuçlar alan Naci Ağbal’ı görevden aldı.Yerine kendisi gibi düşük faiz ve merkez bankası kaynaklarından bol para dağıtılmasını savunan Şahap Kavcıoğlu’nu getirdi.

        Son olarak reform paketinde yer alan konuların ne zaman gerçekleştirileceği açıklandı. AK Parti Kongresi yapıldı, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi de ya değişti veya değişmek üzere. Kısaca açıklanan reformlar ve hedefler doğrultusunda yeni bakanlarla icraatlara başlama zamanı geldi.

        DALGANIN EKONOMİK TEMELİ YOK

        -Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Kongre’deki konuşmasının ekonomik kısmında 12 Mart’ta ortaya koyduğu çizgiden pek farkı yoktu. 4 ana hedefi bir kez daha tekrarlayan Erdoğan, finansal piyasalardaki hareketin iktisadi temeli olmadığı, Türkiye’nin gerçeğini yansıtmadığı ve şokun atlatılacağı mesajını verdi. Erdoğan şöyle dedi:

        -“Son birkaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor. Türk sanayisi, salgın dönemindeki performansıyla direncini ve gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Kamu maliyesi ve finans sektöründeki göstergeler, gelişmiş ve gelişmekte olan pek çok ülkeye göre daha sağlam bir yapıya sahip olduğumuza işaret ediyor.”

        REKLAM

        DÖVİZ, ALTIN ÇAĞRISI

        -Cumhurbaşkanı Erdoğan yastık altı tasarrufların finansal sisteme sokulması gerektiğini belirtirken “Sadece kendilerini güvende hissetmek amacı ile evlerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarıma buradan bir çağrıda bulunuyorum. Bu vatandaşlarımdan, milli servetimiz olan evlerindeki döviz ve altını, çeşitli finans araçlarına yatırarak, ekonomiye ve üretime kazandırmalarını istiyorum” dedi.

        GÜÇ REEL EKONOMİDEN

        -Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonomi üzerine konuşmasını şöyle sürdürdü:“Türkiye gücünü, ekonomisinin sağlam altyapısından, üretiminden, yetişmiş insan kaynağından, girişimcilerinden, ihracatçılarından; velhasıl reel ekonomisinden alan bir ülkedir.

        -Dinamik iktisadi yapımızla, mali disiplinimizle, serbest piyasa ekonomisine bağlılığımızla, her türlü şoka dayanıklı olduğumuzu defalarca ispatladık.

        -Önümüzdeki dönem Türk ekonomisini yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüterek, çok daha iyi yerlere geleceğiz.”

        PARA POLİTİKASINDA DEĞİŞİM

        -Hükümetin ucuz kaynakla ekonomiyi destekleme girişimi doğruysa sıkı para politikasından gevşek para politikasına dönülecek, faizler düşürülecek, para miktarı bollaştırılacak.

        -Finansal piyasalardaki büyük dalgalanma ise bu adımı birkaç hafta veya ay geciktirebilir. Nitekim TCMB’ye yeni atanan başkan Şahap Kavcıoğlu da piyasaları yatıştırmak için, normal toplantı tarihi 15 Nisan’a kadar olağanüstü bir toplantı yapılmayacağını açıkladı.

        -Ancak o tarihte nasıl bir adım atacağını söylemedi. Merkez Bankası’ndan zaten yeni bir faiz artırımı bekleyen yok. Dolayısıyla o toplantıda karar olsa olsa faiz düşüşü veya pas geçme yönünde olabilir.

        REKLAM

        -Finansal piyasaların dünkü hareketi daha çok Kongre’nin etkisinde ve Kabine değişikliği beklentisinin gölgesinde geçti, kısmen yatıştı da.

        İKİNCİ ÇEYREĞE SARKAR MI?

        -Ama yabancı satışlarının bittiğini, fiyatlamaların tamamlandığını söylemek zor. Şokların boyları azalarak olsa da süreceği söylenebilir.

        -Ortalıktaki toz dumanın kalkmasının ve ortamın hazırlanmasının ardından para politikasındaki değişim yürürlüğe konulabilir.

        -Yılın birinci çeyreğinde hazırlıkları yaptık. Bunun kamuoyuna açıklanmasıyla bu çeyreği büyük bir türbülansa girerek bitiriyoruz.

        -İkinci çeyrekte ise uygun koşulların yakalanması ve ortamın hazırlanmasıyla uygulamaya geçilecek. Bu durumda bizzat uygulamanın kendisi türbülansın devamını getirebilir.

        -Bazı dönüşümlerin başlayacağı veya kırılmaların yaşanacağı zor bir döneme giriyoruz galiba.

        Diğer Yazılar