Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Otomobil satışları salgın hastalık yılı 2020’de yüzde 57.5 gibi yüksek oranlı bir artışı yakaladı. Bu yılın ilk yarısında otomobil satışları hız kesmeden devam etti ve yüzde 52.4 daha arttı. Önceki günkü yazımıza bir izleyenimiz “Pandemi nedeniyle toplu taşıma araçlarından uzak duran kesim, bir önceki yıla göre düşük olan satışları 2020’de yükseltmiş olabilir” diye yanıt verdi. Bu tespit doğru ama otomobildeki olağanüstü talebi açıklamaya yetmez.

        -Çünkü fiyatlar öylesine arttı ki, dayanıklı tüketim aracı olan otomobil aynı zamanda bir yatırım aracı haline geldi, finansal varlıklarda aradığını bulamayanların yeni sığınağı oldu.

        -Haziran ayı TÜİK verilerinde dizel otomobil fiyatı son bir yılda yüzde 71, benzinli otomobil fiyatı yüzde 107.5 arttı. Üretimde rekabet ve geliştirme, yeşil dönüşüm nedeniyle dizel otomobillerden benzinli, hibrit ve elektrikli otomobillere doğru kayarken, fiyatlar artışlarında öncülüğü de aynı tarafa doğru kaydırdı.

        BENZİNLİDEN DİZELE FARK

        -Bu nedenledir ki son bir yılda dizel ile benzinli otomobil arasındaki fiyat farkı ciddi oranda azaldı. Daha düşük olan benzinli otomobilin fiyatı geçen yılın haziran ayında dizel otomobilin yüzde 68.3’ü iken, bu haziranda yüzde 82.6’sına çıktı. Makas benzinliler tarafına 14 puan daraldı. Benzinli ile dizel arasında fiyat performansı tersine döndü.

        REKLAM

        -Buna karşılık geçen yıl hangi amaçla yakıtı ne olursa olsun otomobil alanlar kârlı çıktı. Hatta büyük kazançlı çıktı. Sadece geçen bir yılda değil, son 5 yılda aynı durum var.

        -Bitişikte yer alan tablodan izlenebileceği gibi, Haziran 2016’da 78.8 bin lira olan dizel otomobil fiyatı Haziran 2021’de 365.6 bin liraya çıktı. 5 yıllık artışı yüzde 363.6’yı buldu.

        -Yine TÜİK verileri ile benzinli otomobilin fiyatı 55.7 bin liradan 302.1 bin liraya yükseldi. 5 yıllık artışı yüzde 442.6 oldu.

        -Aynı dönemin tüketici enflasyonu ise yüzde 96 düzeyinde arttı. Dizel otomobildeki fiyat artışı enflasyonu 3.8’e katladı. Benzinli otomobil de 4.6’ya katladı. Otomobil enflasyondan koruduğu gibi, onun çok da üstüne çıkarak yüksek kazançlar elde edilmesine yol açtı.

        HEMEN HEPSİ KUR VE VERGİ ARTIŞINDAN

        -Otomobilde yüksek fiyat artışının iki ana nedeni var. Biri kur artışı diğeri vergilerdeki artış.

        -Nitekim dolar ve eurodan oluşan sepet kurun haziran ayı ortalaması geçen yılın aynı ayına göre yüzde 31.1 arttı. Dizel otomobilin yüzde 71 artan fiyatının yüzde 44’lük kısmı dövizden kaynaklı.

        -Kurdaki artış benzinli otomobil fiyatlarındaki yüzde 107.5’luk artışın yüzde 29’unu açıklıyor.

        -Geri kalan artışın büyük kısmı eylül ayındaki vergi artışından ileri geliyor.

        -Son ve daha küçük bir artışın nedeni de, benzinli otomobillerde yapılan yenilikler ve maliyet artışlarıyla açıklanabilir.

        -Son 5 yıllık dönemde ise yüzde 95.99’luk tüketici enflasyonuna karşı sepet kur artışı yüzde 206.6’ya varıyor. Dizel otomobilde yüzde 363.6’ya varan fiyat artışının yüzde 57’si kurdan geliyor.

        -5 yılda yüzde 446.2 zamlanan benzinli otomobillerin fiyat artışında kurun payı yüzde 47. Geriye kalan artışın nedeni ya vergi ya da otomobillerin maliyet yükselişi kaynaklı.

        REKLAM

        -Son 5 yılda otomobilden alınan Özel Tüketim Vergisi’nde geçen yılın eylül ayında yüksek oranlı bir artırıma gidildi. ÖTV motor büyüklüklerine göre 60 puana kadar artırıldı.

        İKİ TARAFI KIZARMIŞ KADAYIF

        -Vergi artırmanın temel nedeni ise patlama gösteren otomobil ithalatını durdurmaktı. İthalatı kontrol altına almak için yabancı üretime dayalı otomobillerin vergisi yüksek oranda artırılırken, yerli üretim otomobillerde indirime dahi gidildi.

        -Döviz kıtlığı yaşanan bir dönemde ithalatı dizginlemek için alınan bir önlem, dönüp otomobil fiyatlarını otomobil talebini sıçrattı. Bir taraf düzeltilmek istenirken diğer taraf yıkıldı. Aynen dün işlediğimiz altın ithalatına sınırlama getirilmesinde olduğu gibi.

        -Artırılan vergiler birinci el fiyatlarını artırırken, paralel hareket eden ikinci el piyasa fiyatlarını yükseltici etki yaptı. Hem arabayı kullan, hem de ikinci elde aldığın değerin reel olarak üzerinde bir fiyattan sat. Hem yemek ye, hem de para ödeme. Ne güzel iş. İki tarafı kızarmış kadayıf buna denir herhalde.

        -Yüksek fiyat artışları otomobil alımını çok daha cazip hale getirdi. Hatta yeni bir ÖTV artışına yakalanmamak için potansiyel talepler öne çekildi.

        -Vergi artırılmasa dahi nasıl olsa kur da, enflasyon da artıyor. Fiyatlar en azından kur kadar artacağından, otomobil alımı aynı zamanda dolar alımı, altın alımı gibi bir fonksiyon gördü. Finansal araçlara dolaylı yatırım haline geldi.

        -Nitekim son yıllarda finansal varlıklar arasında en çok getiriyi altın ile döviz sağlıyor. 5 yılda tüketici fiyatları yüzde 95.99 artarken, TL karşısında dolar yüzde 195.3, Euro yüzde 216,7 prim yaptı. Altın ise yüzde 224.7 değerlendi. Enflasyonu en az ikiye katlayan bir getiri söz konusu.

        -Ama son yılların en yüksek getirisi veya değer artışı otomobilden. Tabii ki kripto paraları saymazsak. Otomobil fiyatları enflasyonu yaklaşık 4’e katlarken, en çok kazandıran finansal yatırım araçlarını da iki kat fark attı.

        REKLAM

        İTHALATI AZALTMANIN YOLU

        -Tam bir anomali yaşıyoruz. Enflasyona karşı, altına karşı, dövize karşı, kripto varlıklar hariç hemen hemen tüm finansal enstrümanlara karşı otomobil son yılların en iyi koruyucusu ve en çok kazandıran araçlarından biri oldu.

        -Vergilerin daha artırılması çok zor hem yanlış olur. Bugüne kadar vergiler artacak diye alımlarını erkene çekenleri haklı çıkartır, mevcut arabaların değerini de artırır ve yeni talep yaratır. Ancak araç almak zengin işi haline geleceğinden potansiyel alıcıları azaltır.

        -Buna karşılık ithal otomobil alımlarını durdurmanın yolu, vergi indirimlerini önceden belli bir takvime göre belirlemek ve açıklamak olabilir. Zamana yayılan kademeli ve küçük oranlı vergi indirimleri fiyat artış beklentisini kırarak talebi normale döndürürken, ithalatı da azaltabilir.

        Diğer Yazılar