Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Yaşanan pandemi ve küresel ısınmanın etkisiyle emtia piyasasında dengeler bozuldu. Pandeminin başlangıcında talep de arz da düştü. Devamında ise talep harekete geçti ama arz ona yetişemiyor.

        -Çünkü salgın sırasında tedarik zincirleri bozuldu. Bazıları üretimi düşürdü veya ara verdi. Bazı ürünlerin nakliyesi sorun oldu. Navlunlar ve taşıma maliyetlerindeki hızla artışı son aylarda yaşıyoruz.

        -Pandeminin yanına 2020 yılında başlayan kuraklığın 2021’de artarak sürmesi de eklenince tarımsal üretim düştü. Bazı ülkeler stoklarını artırma eğilimine girdi, bazı ülkeler ise ihracata sınırlama getirdi. Sonuç gıda fiyatlarındaki hızlı artışlar oldu.

        -Tarımsal üretimdeki gelişmelere pamuk iyi bir örnek. İklim değişiminden ve küresel ısınmadan çok etkileniyor. Çünkü su çok tüketiyor.

        -Bir de taşıma maliyetleri yükseldi. Pamuğun da hacmi büyük.

        1 YILDA % 70 ARTTI

        -Pamuk fiyatları uluslararası borsalarda ekim ayının 6 gününde yüzde 8, eylül ayında yüzde 14, yıl başına göre yüzde 47 arttı. Son bir yılda ise pamuk fiyatları 67 dolardan 114’a çıktı, yüzde 70 yükseldi. Pamuk fiyatları son 10 yılın en yüksek düzeyine çıktı.

        -Pamuk tekstilin ana girdisi. Ev tekstilinden bütün giysilere kadar nihai ürünlerin hammaddesi olan pamuk fiyatlarının uzun vadeli seyrinde istikrar önemli. Pamuktaki istikrarlı üretim fiyata, tekstil fiyatı konfeksiyona yansıyor.

        -Nitekim son 10 yıllık düşük ve istikrarlı fiyatın tekstil ve konfeksiyon sektörüne yansımasını gördük. Pamuk fiyatları ortalama 80 dolarda seyrederken, 10 yılda Türkiye’de giyim eşyası fiyatları yüzde 106 arttı.

        -10 yıllık tüketici enflasyonu ise yüzde 200 oldu. Yani giyim eşyası fiyat artışları enflasyonu aşağı çekici etki yapmış. Son yıllarda fiyatı an az artan ana kalemlerden biri tekstil ve konfeksiyon ürünleri.

        ARTIŞ GEÇİCİ Mİ KALICI MI?

        -Ayrıca Türkiye dünyada sayılı tekstil ve konfeksiyon ihracatçısı. Bu alandaki ihracatla dünya beşincisi konumunda bulunuyor. Avrupa’nın tedarikinde Çin’den sonra ikinci sırada yer alıyor.

        -İşte 114 dolara varan pamuk fiyatı uzun vadeli ortalaması olan 80 doların yüzde 42 üzerine çıktı. Ana hammaddesi pamuk olan ev tekstilinden konfeksiyona pek çok ürünün maliyeti artacak.

        -Bu aşamada sektörden bir görüşe de yer verelim. En büyük yerli perakendeci durumuna gelen LC Waikiki’nin Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük pamuk fiyatlarında yaşanan fiyat artışlarının giyim enflasyonunu olumsuz etkileyeceğini belirterek şunları söyledi:

        “2011 yılında da böyle bir durumu yaşadık. Fiyatlar yükselişin ardından geriledi. O yüzden geçici bir durum. Tavsiyem sipariş kadar pamuk alınması gerek, stok yapmak mantıklı değil. Eğer iki üç ay daha böyle giderse yaz sezonu da maalesef enflasyonun 10-15 puan üzerinde artış olma ihtimali yüksek.”

        -Vahap Küçük şartlı koşuyor. Pamuk fiyatlarındaki artış 2-3 ay daha sürerse enflasyonun üzerinde 10-15 puanlık bir konfeksiyon fiyat artışından söz ediyor.

        2011-2021 BENZERLİĞİ

        -Durumun 2011 ile bir benzerliği her iki dönemde de kuraklığın yaşanması, bunun pamuk üretimini azaltması. Pamuk üretimindeki düşüş. ABD’de, Çin’de, Hindistan’da Pakistan’da şiddetli kuraklık, hatta bazı bölgelerde seller yaşandı. 2008 kuraklığının etkisi iki yıl sonra gecikmeli görüldü.Üretim düşüşü sonucu haliyle pamuk fiyatları sıçrıyor.

        REKLAM

        -Bir farkla, 2008-2009 küresel kriz ortamında yaşanan talep düşüklüğünden dolayı bu durum pek hissedilmedi.Ne zamanki kriz geçmeye başladı, etkisi de gecikmeli görüldü.

        -2008’de 60-65 dolar olan pamuk fiyatları 2009’da krizden çıkılmasıyla artmaya başladı, küresel büyümenin geri gelmesiyle tepe noktası yaptı. 7 Mart 2011’de 219 dolara yükselen pamuk fiyatları iki yılda yüzde 236 yükseldi.

        -Pamuğun uzun vadeli ortalama 80 dolarlık fiyatına göre 2011 yükselişi bunun yüzde 175 üzerine çıktı. Zirve noktadan başlayan düşüşle pamuk fiyatlarının indiği düzey yine çıkışa geçtiği 60 dolarlık seviyeler oldu.

        - 2021’in 2011 yılı ile başka bir benzerliği, yaşanan ekonomik şok ile talebin gerilemesinde. Karantinada sırasında giysi almak isteyenlerin sayısı düştü. Tatil yok, işyerine gitmek yok, dışarıda yemek içmek yok. Giysiye kim para verir?

        -Ama normalleşmeyle talep de toparlandı, hatta birikmiş talep devreye girdi. Vahap Küçük de Türkiye’deki üreticilerin kapasitelerinin üzerinde çalıştığını söylüyor. Giysiye talep artışı pamuktaki fiyat artışlarının bir nedeni. Son aylardaki pamuk fiyatlarındaki artışın henüz nihai konfeksiyon ürünlerine yansıdığını söylemek mümkün değil.

        2021’İN FARKI NEREDE?

        -2011 ile 2021 arasındaki benzerliklere karşılık büyük farklar da ortaya çıktı. Köprünün altından çok sular aktı.

        -Küresel ısınma, Paris İklim Anlaşması, Avrupa Yeşil Mutabakatı, karbon vergileri 2011’de yoktu. Kuraklık geçti, üretim normale döndü. Talepte normalleşince fiyatlara istikrar geldi.

        -Şimdi en önemli sorun küresel ısınma ve buna karşı hazırlıklar.Bizde bile Paris İklim Anlaşması bugün Meclis’te görüşülerek kabul edilmesi bekleniyor. Kasım ayında yapılacak İklim Zirvesi’ne hazırlanıyoruz.

        -Su artık çok daha önemli. Pamuk ise üretim aşamasında en çok su tüketen ürünlerden. 1 kg pamuk 11 bin litre su tüketiyor. Bu rakam kilo başına çikolatada 17 bin litre, kahvede 21 bin litre ve sığır etinde 15-70 bin litre arasında.

        -Pamuk fiyatlarında artışın süreceğini, bir aşamada fazla fiyatlanacağını, ardından gerileyeceği tahmin edilebilir. Ama sonunda düşeceği taban öyle 60 dolarlık seviyeler olmayabilir. Taban, küresel ısınmaya paralel daha yukarıda bir yerde oluşabilir. Giyim kuşam da buna paralel daha pahalı olacak.

        Diğer Yazılar