Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Negatif faiz uygulamasının yol açtığı sonuçlara ilk örnek borsadan. Yatırımcı sayısı 1 milyon civarındayken 4 milyona yükseldi. Belki bir gelir elde ederim diye üç beş kuruşunu hisse senedine yatıran geniş bir kitle var artık. Hisse senetlerinin finansal varlıklar içindeki payı yüzde 3-4 civarından yüzde 15’e çıktı ve dördüncü büyük kalem haline geldi.

        ➔Halka arz edilen küçük ve orta boy şirketlere ilgi çok yoğun. Reel olmasa da bu arzlara 50 kat, 100 kat talep geldiğini görüyoruz. Yeni hisse senetleri borsada işlem görmeye başladığında da uçup gidiyor.

        ➔Yeni halka açılan ve borsaya gelen hisse senetlerinin performansını ölçen Halka Arz Endeksi diğer bütün endekslere tur üstüne tur bindiriyor.

        ➔Yılda 40-50 şirket halka açılıyor. Ancak son yıllarda büyük halka arzlara rastlamıyoruz. Köklü sanayi şirketleri ise yok.

        SANAYİCİNİN KREDİYE ERİŞİM SORUNU

        ➔Halbuki sanayi sektörünün nasıl bir uzun vadeli finansman ihtiyacı içinde olduğu dün İstanbul Sanayi Odası (İSO) meclis toplantısında bir kez daha dile getirildi.

        ➔Kamu bankaları genel müdürlerinin ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Alparslan Çakar’ın katıldığı toplantıda İSO Başkanı Erdal Bahçıvan “Türkiye ekonomisi kredi arzının arttığı koşullarda hızlanan, kredi akışı yavaşladığında duran bir yapıdan çıkmalıdır” diyerek şu tespitlerde bulundu:

        REKLAM

        “Kısa vadede krediye erişim sorununun çözülmesi ne kadar acil bir ihtiyaç ise uzun vadede ekonomimizin krediye bağımlılığı da o denli önemli bir yapısal sorun.

        ➔Bu bağlamda, şirketlerimizin sermaye yapısını ölçek ekonomisi kanalıyla güçlendirmek açısından birleşme ve satın almaları özendirici politikaların önemli olduğuna inanıyoruz.

        ➔Benzer şekilde, finansmanda araç çeşitliliğini artırmak ve sanayimizin bankacılık sistemine bağımlılığını azaltmak günümüzde çok temel bir ihtiyaç.

        ➔Bunun için sermaye piyasalarından daha fazla yararlanmayı sağlayacak, finansal derinliği güçlendirecek adımların kritik olduğu görüşündeyiz.

        İSO 1000 çalışmamızda halka açık kuruluşlar sayısının 100’ün altında kalması bu alanda kat etmemiz gereken mesafeyi ortaya koyuyor.”

        KREDİNİN FAİZİ DÜŞÜK AMA ALMASI ZOR

        ➔Sanayi şirketlerinin finansmana erişim noktasında hala yeterli desteği bulmakta zorlandığına işaret eden İSO Başkanı Erdal Bahçıvan yaşadıkları sıkıntıyı şu sözlerle dile getirdi:

        ➔ “Finans kesimi ile reel sektörün birbirleriyle sağlıklı bir eşgüdüm içinde çalışması çok önemli. Fakat, son dönemde devreye alınan birçok tedbir öngörülemezliğe yol açtı ve hem reel sektör hem de bankacılık sektörü açısından yorucu bir hal aldı.

        ➔Bugün kredi prosedürleri, reel sektörü adeta yıldırma noktasına getiriyor. Uygulanmakta olan prosedürler bitmek bilmezken, kredinin aktif hale gelmesi de bir türlü gerçekleşemiyor.”

        ➔Evet faizler çok düşük, enflasyonun yüzde 64 olduğu bir dönemde ticari TL kedi faiz yüzde 13’te bulunuyor. Sudan ucuz kredi ama alması da bir o kadar zor. Düşük faizin nimeti çok fazla, yararlanması ise zor.

        REKLAM

        SİGORTACILIĞA NEGATİF ETKİSİ

        ➔Sanayi sektörünün sigortacılık kaynaklı güncel bir sorun yaşadığına değinen İSO Başkanı Bahçıvan şunları aktardı:

        ➔ “Risklerin birçok alanda giderek arttığı bir dünyada sigortacılık sektörü de kritik sektörlerden birisi haline geliyor.

        ➔Ancak, doğası gereği bir güven unsuru olması gereken sigortacılık maalesef sigorta şirketlerinin insafına terk edilmiş durumda. Hiç risk almadan sigortacılık yapalım gibi bir anlayışın öne çıktığına tanık olmak bizleri maalesef üzüyor.

        ➔Bazı sigorta şirketleri, daha önce aynı koşullarda sigortaladıkları sanayi tesislerini şimdi sigortalamak istemedikleri gibi sigorta poliçe ücretlerini potansiyel riskleri abartıp, suistimal ederek astronomik sevilere çekmiş durumdalar.

        ➔Hazine ve Maliye Bakanlığının sorunun çözümüne yönelik gerekli adımları atmasının üretim hayatımız açısından son derece önemli olduğunu burada özellikle ifade etmek istiyorum. İSO olarak biz de bu konuda önümüzdeki günlerde bazı adımlar atmayı planlıyoruz.”

        Sigorta sektörü son yıllarda faizlerin negatif hale dönüşmesiyle ciddi biçimde gelirlerinden oldu. Çünkü sektör topladığı primlerin büyük kısmını tanımlanmış Hazine kağıtlarına yatırmak zorunda.

        ➔Hem regüle edilen bir sektör hem de uzun vadeli yükümlülükleri nedeniyle varlıklarını sağlam devlet kağıtlarına yatırması gereği var. Ancak rekor düzeyde negatife dönüşen reel faizlerden dolayı kazanç değil, kayıpları oluyor.

        ➔Finansal varlığından kazanamayınca da dönüp müşterilerinden fon toplamak istemiyorlar. Ya da fahiş bedellerle toplamayı tercih ediyorlar. Bunu bizzat kişisel olarak sağlık sigortası ve araç kaskosu yaptırırken yaşadım. Etrafımda başka örnekler de var.

        REKLAM

        NİMETİ BİRİNE, KÜLFETİ BAŞKASINA

        ➔Negatif faizin en büyük külfeti şüphesiz en başta mevduat sahiplerine ve dolaylı biçimde enflasyon yoluyla tüm topluma ve ekonomiye oluyor.

        ➔Ama sigorta gibi sektörleri özel olarak negatif etkilediğini görüyoruz. Şartlar kalıcı olacaksa özel sigortacılığı pek parlak bir gelecek beklemiyor demektir.

        Negatif faizin en büyük nimeti ise doğal olarak kredi kullananlara veya borç alanlara oluyor. Şirketler, devlet, tüketici kredisi kullanan bireyler negatif faizin en büyük yararlanıcıları arasında yer alıyor.

        ➔Bir de negatif faizden kaçanların yönelmesiyle talep patlaması yaşayan ve çok karlı çıkan sektörler veya alternatif yatırım alanları bulunuyor.

        ➔Bunların başında gayrimenkul sektörü geliyor. Konuttan, arsaya ve araziye kadar rekor satışları ve enflasyonu ikiye katlayan fiyat artışlarını gördük.

        ➔Gayrimenkul yatırımı ile benzerlik içinde ve reel bir yatırım aracı da şirketlere ortak olmak veya orta ve uzun vadeli hisse senedi almak. Borsaya yönelik büyük ilginin gerisinde de negatif faizden kaçışla alternatif kazanç alanı aramak yatıyor.

        ➔Otomobil, beyaz eşya, elektronik eşya, mobilya, yat ve karavan gibi dayanıklı tüketim eşyasına talep artışında da negatif faiz etkili.

        Diğer Yazılar