Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Kovid-19 aşılarında üçüncü hatırlatma dozu – diğer deyişle beşinci doz - için randevular açıldı. Açıldı da zihinler pek açık değil. Karşımda beşinci doz Biontech seçeneği duruyor, altına “tercihe bağlı” notu düşülmüş. Arkadaş çevresinde sorup soruşturdum, benim gibi altı ay önce ikinci hatırlatma dozunu yaptırmış herkeste bu not mevcut. Aşı olup olmamak keyfimize mi bağlı, bilimsel bir temeli yoksa randevu neden açılıyor?

        Sağlık Bakanlığı’ndan bilgi verilmiyor, farklı gruplara ve sağlık hikayelerine göre beşinci doz için yönlendirme yapılmıyor. Beşinci doz randevusu açılanlar soruyor: Neden bilgilendirme yok, neden vatandaşa "hatırlatma aşını ol" çağrısı yok, neden sessiz sedasız bir aşı opsiyonu verilmiş hepimize? Dünyada Omikron varyantına karşı daha etkili “bivalan” (ikili) mRNA aşılarına (Biontech ve Moderna) geçiş konuşuluyor, ABD’de hatırlatma dozları geçen yaz sonundan beri bivalan aşıyla yapılıyor, Türkiye’de mevcut aşı halen “monovalan” (tekli) Biontech; dolayısıyla yeni varyantlara karşı bivalan aşı beklemek gerekmez mi?

        Geçmişte pozitif PCR sonucu olanlara ise “Şu tarih itibariyle randevu alarak aşınızı yaptırabilirsiniz” deniliyor. Uygulamadan önce doktora danışılması tavsiye ediliyor. O da şart değil şeklinde anlıyoruz, sadece tavsiye. Bu ortamda fikrini sorduğum hiçbir arkadaşım randevu almaya niyetli görünmüyor ya da şüpheci görünüyor:

        REKLAM

        F: “Yeni varyantlara aşı yetişmiyor ki, yaptırmak istemiyorum artık.”

        H: “Bilemiyorum, yaptırsam mı?”

        G: (Pozitif geçmişi var, ikinci hatırlatma dozunu yaptırmadı) “Benim gözüm korktu bilemedim yapmadım. 1 yıl olmuş!”

        N: (Yakın zamanda Kovid geçirdi) “Bendeki duyuruya göre 27 Mart’ta yeni randevu alabilirmişim ama almayacağım, dört aşı yeter.”

        D: (ABD ve Almanya’daki gruplara göre aşı yönergelerini, monovalan ve bivalan aşı raporlarını birlikte iyice incelediğimiz arkadaşım) “İki hatırlatma dozu yaptırdık, hiçbir risk grubuna girmediğimize göre bizim şu an beşinci dozu yaptırmamıza gerek yok. Belki bivalan aşıyı beklemeliyiz.”

        Aslında aşıdan olumsuz etkilenmediğim için rahatlıkla beşinci randevuyu alırdım da, flakon açtıracak altı kişi bulunmayabilir düşüncesine kapıldım.

        Bu arada dünyada da bir güven eksikliği ve şüphecilik söz konusu olabilir. Örneğin Avustralya’da sağlık otoritesi beşinci dozu önermeye hazırlanırken yapılan bir ankete göre halkın büyük çoğunluğu hatırlatma dozlarına yanaşmıyor. Oysa her gün binlerce yeni vaka çıkıyor. Yetkililer halk arasında “görev tamamlandı” havası oluştuğunu, Kovid’in mevsimsel gribe göre 50 il 100 kat öldürme gücü olduğunun bilinmediğini söylüyor.

        KLİMİK’TEN AYDINLATICI BİLGİ NOTU

        Dünya Sağlık Örgütü de önceki günkü açıklamasında Kovid-19’un halen küresel acil durum oluşturduğunu ve virüsün öngörülemeyen özelliklere sahip yeni varyantlara dönüşme yeteneğini koruduğunu bildirdi. Bu nedenle aşılamaya yönelik ivmenin korunması, Kovid-19 aşısının yaşam boyu programlara dahil edilmesi, hastaneye yatışlar, yoğun bakım ünitesi kabulleri ve ölümler hakkında daha iyi araştırma ve raporlama gerekiyor.

        REKLAM

        Geçim ve seçim derdinden olsa gerek, koronavirüs gündemimizde değil. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği’nin (KLİMİK) hatırlatma dozlarıyla ilgili bilgi notu dışında yol gösterici bir yayın bulamadım. Erişkin Bağışıklaması Çalışma Grubu’nun hazırladığı bilgi notu şöyle:

        “SARS-CoV-2 virüsü mutasyonlar ile yeni varyantlar oluşturmayı sürdürüyor. Omikron varyantının yeni alt varyantlarının yanında, başka yeni varyantların ortaya çıkması bekleniyor. Dünyada ve ülkemizde “BQ.1.1” Omikron alt varyantı hakim, ancak KRAKEN alt varyantı daha kolay bulaşıyor ve bağışıklıktan daha kolay kaçtığı için gelecek aylarda baskın varyant haline gelmesi öngörülüyor. ‘Pandemi bitti, artık virüsü izlemek ya da hatırlatıcı doz aşıları olmak gerekmiyor’ demek aşamasında değiliz.

        Omikronun giderek farklılaşan varyantlarına karşı koruyuculuğu sağlamak için ikili (bivalan) mRNA aşıları geliştirildi. ABD’de FDA hatırlatma dozlarının bivalan aşıyla yapılmasına onay verdi. Ülkemizde henüz bivalan mRNA aşısı bulunmuyor. Ağır hastalık ve ölümlerin engellenmesi için ikili aşı temin edilmelidir. Ancak vakaların yaygın olduğu bu günlerde hatırlatma dozunun zamanı gelenler ikili aşıyı beklemeden mevcut tekli aşı Biontech ile aşılanmalıdır. Aşılanma yaşının altı aydan büyük tüm çocuklara indirilmesi önerilir.”

        KLİMİK grubunun aşı şemasında yaş ve risk gruplarına göre ikinci hatırlatma dozu (dördüncü doz) zaman aralığıyla birlikte sıralanıyor.

        Beşinci doza gelince: Bağışıklığı baskılanmış kişiler, bir ay arayla üç dozdan oluşan primer aşı şemasını tamamladıktan üç ay sonra birinci hatırlatma dozlarını (4. aşı), bundan en az dört ay sonra da ikinci hatırlatma dozlarını (5. aşı) olmalıdırlar.

        Çıkardığımız sonuç, bağışıklık yetmezliği yoksa beşinci aşıya da gerek yok!

        REKLAM

        Alman Sağlık Bakanlığı’nın aşı tavsiyeleri de sadece ileri yaştaki kişilere bağışıklık yaşlanması nedeniyle beşinci aşı uygulanmasını içeriyor.

        Bu arada KLİMİK grubu, aşıların yan etkileriyle ilgili bir not da düşmüş: “Dünyada uygulanan aşı dozu 13 milyarı geçti, olası yan etkiler çok yakından takip ediliyor. Ülkemizde bulunan aşılar için Ocak 2023 itibariyle tüm dünyadan bildirilen veriler, ağır hastalık ve ölümü azaltma konusunda çok fazla yararı olduğunu ve uygulamayı durdurmayı gerektirecek bir yan etkisinin olmadığına işaret ediyor.”

        YAN ETKİ MAĞDURİYETİNDE İNCE DETAY

        Dördüncü ya da beşinci doz çekincelerinde, Almanya’da aşıların ağır yan etkileri nedeniyle yapılan tazminat başvurularının haklı bulunması da rol oynuyor gibi. Welt am Sonntag’ın haberine göre 253 başvuruda mağduriyet kararı çıktı, 3 bin 968 tazminat dilekçesi işlemde ve bin 808 dilekçe de reddedildi. Yasaya göre devletin mağdur kişilere bakım desteği vermesi gerekiyor.

        En ağır yan etkiler arasında kalp kası iltihabı ve parmaklarda karıncalanma-uyuşma olarak ortaya çıkan ve kasları zayıflatıp felce yol açabilen sinir sistemi hastalığı Guillain-Barre Sendromu var.

        Ancak bu konuda yansıyan haberlerde, hangi aşıların hangi oranda yan etki şikayetine sebep olduğuna dair detay bulunmuyor. O detayı, yan etki şikayetlerinin yapıldığı Alman Paul Ehrlich Enstitüsü’nün verilerinde bulmak mümkün. Örneğin mRNA aşılarıyla ilgili şikayetlerde, özellikle genç erkeklerin yoğun olarak Moderna aşılarından olumsuz etkilendiği, bu gruba Biontech önerildiği kayıtlara geçiyor. Bir yan etkiye on bin aşılamada en fazla bir kez rastlanıyorsa, bu “çok nadir” olarak değerlendiriliyor. Guillain-Barre Sendromu ise AstraZeneca ve Johnson & Johnson aşılarını takiben ortaya çıkabiliyor ki, Moderna dahil bu aşılar Türkiye’de uygulanmıyor.

        Sadece mRNA aşılarıyla ilgili rakamsal veriler de şunu söylüyor:

        30 Haziran 2022 tarihine kadar yapılan 182.7 milyon aşılamanın yüzde 73.7’si Biontech’le, yüzde 17.1’i de Moderna ile tatbik edilmiş. Başlangıçtan bu tarihe kadar gelen, baş ağrısı ve yorgunluk dahil yan etki veya komplikasyon şikayeti sayısı 323 bin 684. Başvuruların büyük çoğunluğu, daha yüksek oranda uygulanan Biontech’le ilgili; yüzde 60.7. Uygulama sayısı daha düşük olan Moderna’yla ilgili şikayetler ise yüzde 18.5 oranında.

        Diğer Yazılar