Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yeni kitaplar arasından yetişkinler için iki tanesini seçtim bugün. İkisinin konusu da okudukça daralacağınız, hayatı, içinde yaşadığınız toplumu, bu hale nasıl geldiğimizi sorgulayacağınız cinsten. Rahatsız olmakta sakınca yok bana kalırsa. Ne de olsa yaşarken rahatsız olmuyoruz değil mi? Niye söze dökülünce olalım. Ya da şöyle diyelim; rahatsız olmaya başlarsak bir şeyler değişmeye başlar belki... Ne dersiniz?

        ***********

        YETİŞKİNLERE

        Kardeşini Doğurmak

        SON günlerde en çok konuştuğumuz, sinir olduğumuz, protesto ettiğimiz ama bir şekilde ortaya dökmemiz gereğini de algıladığımız konulardan biri cinsel istismardı. Bu üst başlığın altında daha da sessiz, daha gizlenen bir utanç kanamaya devam ediyor; ensestten bahsediyorum. Ama derler ya hani “Takke düştü kel göründü”, artık vaziyet bu...

        Haber spikeri Büşra Sanay’ın yeni kitabı “Kardeşini Doğurmak” Doğan Kitap etiketiyle raflarda yerini buldu. Sanay, kitabı için ensest mağdurlarından ailelere, sosyologlardan ilahiyatçılara, hukukçulardan eğitimcilere, psikologlardan adli tıpçılara kadar her kesimden insanla konuşarak titiz ve detaylı bir çalışmaya imza atmış. 2015’te Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü’yle yaptığı ensest vakaları hakkındaki röportajıyla başlayan araştırması dahilinde adli tıp merkezlerini, cezaevlerini dolaşmış, psikologların, akademisyenlerin, sivil toplum kuruluşlarının, mağdurların ve mağdur ailelerinin kapısını çalmış. Ortaya Türkiye’de çok tartışılan, çok gizlenen, görmezden gelinen ensest meselesini bütün dehşetiyle anlatan bir çalışma çıkmış.

        Saklı Seçilmişler

        SİZ içinde yaşadığımız zamanın tek tehlikesinin terör, savaşlar, ekonomi olduğunu mu sanıyorsunuz? Yanıldınız. İnsanın kendine ettikleri arasında gıdayla ilgili manipülasyonlar belki de en az dikkat çekenleri fakat hepimizi tek tek, en çok etkileyenleri. Uzakta değil, sınırda değil, başka ülkede değil, soframızda... Uzun, detaylı ve özenli bir araştırma bu.

        “Yerli ve milli” asıl hazinelerimiz olan toprağın ve tohumların nasıl piçleştirildiği de var içinde, tüm bunların kimlerin işine yaradığı da... GDO, kimyasal gübre, toprağın verimsizleşmesi, yeni tarım yasalarıyla çiftçinin topraktan, tüketicinin üreticiden uzaklaştırılması; gluten, küresel vakıflar, tohum politikaları, besin piramidi kandırmacası, Monsanto ve mahdumları, şeker, et, “Yeşil Devrim” adı altında gıda yetiştirmek için büyük şirketlere mecbur kalan fakir ülkeler altını çizdiğim bazı konular. Soner Yalçın’ın bir korku kitabı tonundaki bu araştırmasını okuduktan sonra “Bugün ne pişireceğim?” sorusunu sorarken dehşete düşme ihtimaliniz yüksek. Ya da işinizi gücünüzü bırakıp tohum takas şenliklerinin, kirletilmemiş toprakların, fabrikasyon olmayan tavukların peşine düşme ihtimaliniz de... Kesinlikle okuyun, yayın, farkına varın. Kırmızı Kedi Yayınları

        ***********

        ÇOCUKLARA

        Sıradan Bir Gün

        MAYA ve Nick iki küçük çocuk. Bir ayının üstüne oturmuş birbirlerine günlerinin nasıl geçtiğini soruyorlar. Ve anlatıyorlar; sıradan bir günün sıradan eylemlerini, sanki... Değil mi, yoksa? Sahi sizin sıradan bir gününüz nasıl geçiyor? Oturarak mı (bir timsahın burnunun ucunda), kuşları dinleyerek mi (rengârenk kuşlarla dolu bir dalın üstünde), kayarak mı (bir filin hortumundan aşağı)... Herhangi bir gün canım, öyle özel şeylerle dolu olmayan...

        Hollandalı illüstratör Mark Janssen’in yazıp çizdiği, Can Çocuk tarafından yayınlanan “Sıradan Bir Gün” okul öncesi çocuklar için şahane bir kitap. Az sözcük, bol ve canlı resimlerle süslü bu sıradan hikâye tam çocuklara göre. Resimlerdeki detaylar üzerine bol bol konuşabilir, şaşırabilir, gülüp eğlenebilirsiniz...

        Bu kitabı yalama

        MİKROPLAR her yerde. Bazen bir denizin dibinde, bazen Everest Dağı’nın zirvesinde. Hatta kimi zaman, bir kitabın içinde! Üstelik çok da küçükler. O kadar küçükler ki, onları görebilmenin tek yolu mikroskopla bakmaktan geçiyor... Ya da daha kolayı, bu kitabı okumaktan.

        Komik öyküsü ve matrak çizimleriyle dikkat çeken “Bu kitabı yalama”, yüzeyleri çok yakından görme imkânı sağlayan elektron mikroskobuyla çekilen fotoğraflarıyla herkesin ilgisini çekmeyi başarıyor.

        Uçanbalık Yayınları’ndan yayımlanan, eğlendirirken bilgilendiren içeriğiyle farklılaşan bu komik kitap, etrafımızdaki her şeyin üzerinde bulunan mikropları çok yakından tanıma olanağı veriyor.

        Idan Ben-Barak tarafından yazılan ve Julian Frost tarafından resimlenen “Bu kitabı yalama” 5 yaş ve üzeri okurlarını, tişört, diş, kitap ve deri gibi farklı yüzeyler üstünde bulunan mikroplar arasında bir gezintiye çıkarıyor. Üstelik “Min” adındaki minicik bir mikrobun rehberliğinde...

        Diğer Yazılar