Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Kimileri sabah kahvaltısında çayla birlikte gazete okumaktan ayrı keyif alır. Ben de öyleyim. Ancak bu keyfi hissedemez hale geldim. Neredeyse her sayfada ayrı bir şiddet, tecavüz haberi. Hem de ne haberler. Öz babanın 10 yaşındaki kızını hamile bırakmasından, toplu tecavüzlere kadar. Biliyorsunuz işte, çoğunu sizler de görüyor, okuyorsunuz. O gün içim ezildi. ‘Bize neler oluyor’ demek yetersiz. Neyin neden olduğu ortada. Köşe dönmeciliğin, yandaşlığın ve bilhassa cahilliğin körüklendiği zeminlerde ancak zehirli sarmaşıklar ürer. Her geçen gün şiddet, taciz, kabalık derinleşiyor.

        Uzun vadede aslolan toplumu birbirine saygı duyacak bir bilince ulaştırmak. Kısa süreçte ise iyileştirici önlemlere şiddetle ihtiyaç var. Adalet Bakanlığı’nca hazırlanan Mağdur Hakları Kanun Tasarısı Taslağı gibi. Çok önemli bir tasarı. Bilhassa mağdur çocuklar için.

        Çocuk Vakfı da tasarının eksikleri konusunda dikkatimizi çekmek istedi ve çektiler de.

        ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

        Konu müthiş önemli, detaylı. Biz öncelikleri ele alalım.

        - Kanunda mağdur çocuk tanımına yer verilmeli.

        - Şiddet ve cinsel suç mağduru çocuklar için, rehabilitasyon ve sosyal destek mekanizmaları güçlendirilmeli.

        - İspat mağdurdan istenmemeli. Oysa bu tür olaylarda tanık yok ve delillerin çoğu hemen temizleniyor.

        - İnanması güç ama taciz tasarıda da, yasal işleyişte cezalandırılması gereken ağır suç değil, sapkın davranış olarak görülüyor ve bu da savunmanın işini on kat zorlaştırıyor.

        - Çocuklara yaşadıkları olaylar defalarca anlattırılmamalı.

        - Yıllarca uzayan davalar yerine kısa süreli yargılama bu bakışa eklenmeli.

        - Devlet yargılama bittikten sonra tedavi hizmetlerini sürdürmeli.

        - “Çocuğun yüksek yararı” öncelikli bir temel ilke olarak kanunda yer almalı.

        - Mağdurun çocuk olduğu durumlarda başvuru şartı aranmaksızın bütün koruyucu tedbirlerden ve hizmetlerden yararlanması sağlanmalı. Mağdur çocuklar için Sosyal İnceleme Raporu hazırlanması zorunlu olmalı.

        Mağdur Hakları Danışma Kurulu’nda sivil toplum örgütleri, yetişmiş saha uzmanları ve aralarında çocukların da bulunduğu mağdur temsilcilerine yer verilmeli. Daha bu satırlara sığamayacak bir çözüm önerisi vurgulanıyor. İçimizi yakan çocuk istismarına yönelik alınacak, alınması gereken tüm önemlerin arkasındayız. Yalnızca sanıkların ağır ceza almaları değil, mağdur çocukların yeniden topluma kazandırılması için el birliği ile savaşmak durumundayız.

        Büyük bir yüz karası bu konu ve inkar etmekle azalmıyor. Tek çocuğun dahi istismara uğramadığı, sömürülmediği günler gelinceye kadar mücadeleye devam, hem de yüksek sesle!

        Diğer Yazılar