Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Edis'i ilk çıktığı günlerde çok didikledim. O kadar çok didikledim ki, zaman zaman "Daha çok çalış", "Dans et", "Onu yap", "Bunu yap" diye diye yazdım.

        Edis'in yıldızını fark ettiğim için hep işine yönelik eleştiriler yaptım. Neyse o!!!

        Edis de her zaman ne demek istediğimi anladı. Bir kez bile kırgınlık olmadı aramızda. Ki malum bizim camianın göbek adıdır kırgınlık.

        Ünlü bir ismi eleştiriyorsan vah ki ne vah!!! Eğer istemedikleri bir şeyi söylüyorsan, işine gelmiyorsa hemen küserler. Hatta darılır selamı sabahı keser bazıları. Ama Edis öyle değildi.

        Edis anladı. Okudu, dinledi, sorguladı. Ne demek istediğimi, hatta istediğimizi ve yoluna devam etti.

        Hatta çok büyük sıkıntı yaşadığı dönemlerde de, daha çok başarıyla çıktı.

        Kelepçe sözleşmeyle bağlı olduğu bir sistemden daha bir kuvvetli çıktı.

        Sahnede çok izledim Edis'in performansını. Kendi döneminin hep farklısı olduğunu gösterdi. Hatta Edis'in farklı bir ışığı ve yıldızı vardı. Ve şimdi de "Starlight" ile bir kez daha bunu kanıtladı. Olmuş, olmamış farklı bir proje ile çıka geldi.

        Önceki gün izledim. Çok beğendim. Beğendim beğenmesine ancak eksiklikleri ve fazlalıkları olduğunu düşünüyorum.

        Daha doğrusu şöyle. Dünyadaki örnekleri gibi bir "Belgesel" diyemeyiz "Starlight" için.

        Eksikleri;

        REKLAM

        -Bir turne programından görüntüler eklenebilirdi.

        -Bir konser performansının arka planını da izletebilirlerdi.

        Fazlalıkları;

        -Menajer hatası yüzünden yaşadığı sorunların üzerine çok gidilmiş.

        -Ancak kelepçe sözleşme olayı öyle bir anlatılıyor ki, sanki herkes konuya vakıf.

        -Bir sorun yaşandığı ortada ama sorunun temeli nedir belli değil!!!

        -Ben konuyu bilmesem, Edis'in yaşadıklarından bir haberim olsa "Eeee ne demek istiyorlar acaba!" derdim.

        Yani aslında tam bir belgesel olmamış. Eksikleri var.

        Ancak bazıları gibi de, "Neden Edis böyle bir iş yaptı?" diyenlerden de asla değilim.

        İyi ki yapmış.

        Daha çok kişi yapsın. Herkes yapsın.

        Dünya starları yapınca alkış bizimkiler yapınca tü kaka mı?

        Olmaz efendim. Olmaz böyle bir şey.

        Tarkan da yapsın. Gülşen de yapsın.

        Demet Akalın ve Hande Yener de yapsın.

        Beyonce'yi, BlackPink'i, Taylor Swift'i falan izliyorsunuz bizimkiler yapınca neden?

        Hele bazıları var. Oturdukları yerden ahkam kesiyor. Ne işleri var ne güçleri. Ne yaptıkları belli değil. "Edis mi?", "Neden!!" deyip duruyor.

        Zavallılar. Elleri boş, üretmiyor, "Edis'e ne oluyor ki!" Diyorlar.

        Biraz eliniz iş mi tutsa acaba? Çenenizi kapatıp.

        Neyse o tiplerle asla ilgilenmiyorum gerçekten. Sadece böyle arada görüyorum sinirlerim zıplıyor. Soğuyorum daha çok. Ancak Edis'in değişik bir tarzı ve mütevaziliği var. O da ailesinden geliyor. Çünkü ailesi çok ilgili, çok alakalı ki, "Starlight"ta bunu da gösteriyor.

        Bir kere çok akıllı bir Annesi var Edis'in. Aile bağları kuvvetli. Bu sebeptendir ki, Edis'i daha çok konuşacağız. Benden söylemesi. Bence Edis daha yeni başlıyor.

        Magazin dünyası alev aldı

        Magazin dünyası alev aldı
        0:00 / 0:00

        Diyorum size; Magazin dünyası şaha kalktı. Alev aldı hatta. Yanıyor!!!

        Kemerlerinizi bağlayın 90'lara ışınlanıyoruz diyorum son bir haftadır.

        Alın işte size.

        Bir yandan Mustafa Keser-Bülent Ersoy tartışması. Bir yandan Mehmet Ali Erbil taciz olayı.

        Daha durun yeni başlıyoruz. Neler göreceğiz neler!!!

        Mustafa Keser, Bülent Ersoy açıklamasına gelecek olursak;

        Oturdu anlattı derdini. Sonra dedi ki; Hiç bir magazin programına konuşmayacağım. Derdim, kelamım burdur!

        Konuşmasını dinlerken şu duyguya kapıldım.

        -Hem mütevazıydı hem kaba.

        -Hem kibardı, hem sinirli.

        -Hem çok gergindi, hem çok sakin!!!

        Kelamını anlattı mı?

        Bence anlattı. Ne demek istediği çok net ve belliydi. Önemli olan bundan sonrası.

        Bülent Ersoy'un yanıtı ile bu kavga daha çok su kaldırır mı? Kaldırır.

        Ancak Bülent Ersoy babasını kaybetti. Bu acıyla kimseye yanıt vereceğini düşünmüyorum. Bu kavga burada kapanır gider.

        Ancak yan parazit sesler yükselirse devamı gelir. Örnek; İzzet Yıldızhan konuşmuş işte. Klasik her yerden çıktığı gibi buradan da çıkmış. Neyse!!!

        İkinci mevzu Mehmet Ali Erbil'in taciz olayı.

        Magazin dünyasının yaramaz çocuğu Mehmet Ali Erbil, kendi söylemi ile yine iyi niyetinin kurbanı olmuş. Uslanmıyor bizimki. Yine birilerine mesajlar atmış. O birileri de kendinden söz ettirmek için ifşa etmiş mesajları işte.

        Klasik birileri ünlü olmak için hep birilerini kullanıyor. Bu kızımızın adını da Mali sayesinde öğrenmiş olduk.

        Ancak Maliye bir not; Yapma Mehmet Ali'ciğim. Yeter!!! Bak dediğin gibi bu Z Kuşağı bir başka. Seni öyle bir noktaya getirir ki! Ne olduğunu şaşırırsın. Benden sana bir dost tavsiyesiymiş.

        Az biraz dur artık!

        Diğer Yazılar