Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Başkan Trump'un ticaret savaşına davet ettiği Çin, bir yandan ABD'ye yanıt veriyor, diğer yandan ise ekonomisi zarar görmesin diye çabalıyor.

        Ülke şu ana kadar 34 milyar doları devreye giren, toplamda 50 milyar dolarlık ihracatta ekstra % 25 gümrük tarifesine maruz kaldı. Aynı şekilde ABD'ye yanıt verdi. Başkan Trump ise Çin'in Amerika'ya yaptığı 200 milyar dolarlık ihracata da fazladan % 10 vergi salacağı tehdidinde bulundu. Bu, Çin'in ABD'ye sattığının yarısı demek. Mesele önemli.

        250 milyar dolarlık ihracatının rekabetçiliği risk altına giren Çin ne yapabilir? Tartışmaya başlayalım.

        Önce bakkal hesabı. 50 milyar dolarda %25'lik maliyetin yükü 12,5 milyar dolar. 200 için %10 uygulanınca 20 milyar dolar daha eklenecek. Toplam 32,5 milyar dolara geldik.

        NE YAPMALI?

        Yanıt devalüasyon. Ticaret tansiyonu arttığından beri yuan %8,50 değer yitirmiş. Toplamı 500 milyar dolar olan dış satım için 40 milyar dolardan fazla 'teşvik' demek. Savaşın etkisi... Geçti.

        Şimdi sıra ticari tansiyondan etkilenecek işletmeler, finans piyasaları ve vatandaşlar için hissettirmeme zamanı. Ne yapmalı? Çin'in yanıtları hem mali hem parasal olacak. Devlet Konseyi'nin kararı bu yönde oldu. İhtiyatlı ve nötr olarak tanımlanan para politikası böylece artık daha fazla likidite ve gevşek koşullara doğru kayacak. Yıl içinde 3 kez zorunlu karşılıkları indiren Çin Merkez Bankası kredi kanalını rahatlatmak için büyük ihtimalle bu adımlardan daha fazla atacak. Peki faiz indirecek mi? Renminbinin böyle sert değer yitirdiği ve ABD'nin kendilerini kur manipülatörü olarak yaftalamak istedikleri bu ortamda oldukça zor. Belki problem derinleşirse denenebilir.

        Konsey'e göre ikinci yanıt mali cepheden gelecek. Pro-aktif olacaklar ve sorun yaşanmadan bütçe yardıma koşacak. Para politikası ile uyumlu yürüyecek mali teşvikler / canlandırma tedbirleri göreceğiz. Bana göre, bu destekler 'drastic' (Köklü) olmayacak. Hem yaşanan sorun şimdilik çok derin olmadığı için hem de borç yükü yüzünden.

        Çin'in kamu borcunun milli gelire oranı 10 yıl önce 1,5 kat iken şimdi 3 katına zıplamış durumda. Üstelik büyüme hızı %6'lara -yarıya- indi ve ihracatın milli gelire oranı %9'lardan %2'ye çakıldı. Bu resmi gören ve kapasite üstü üretim & yüksek kamu yatırımı ile devam edemeyeceğini gören Çin bu 'eski ekonomik rejimi' bırakıp iç talebe ve tüketime dayalı 'yeni ekonomik rejimi' benimsedi. Bu seçimin getireceği makro ekonomik yavaşlamayı ve sürdürülebilir borç dinamiklerini tercih etti. Şimdilerde bu tehlikede.

        ABD'nin minik ve kuralsız dokunuşuna karşı gösterilen hassasiyet bana şunu düşündürdü: Demek ki daha fazla zorlama, Çin'i dönüştürmeye çalıştığı ekonomik modelinden uzaklaştırabilir. Eski ekonomiye desteğin önünü açabilir. Bu riski görmek gerekiyor. Elbette, burada sadece Çin'i incelemeye çalıştım. Meselenin ABD'yi de vuracağını daha önce belirtmeye çalışmıştım.

        -Yerleşik sallanıyor ve çatırdıyor-

        ABD'nin yol haritası belli olduktan sonra tarifelerin büyüklüğüne göre ekonomik etkisini hesap etmek kolaylaşacak. Şu an kur devalüasyonu ile yeterli tepki veriliyor. Olası yavaşlamaya karşı da el açılmış durumda. Mesele ise dönüşme sancıları çeken Çin ekonomisinin yüksek borç yükü ile ne kadar defans yapma kabiliyeti olacağı.

        Diğer Yazılar