Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Avrupa, ABD'nin krizini omuzlamak zorunda kalınca iki şey oldu. Önce ABD'nin sorunlu varlıkları, ardından kendi problemleri ile yüzleşmek icap etti.

        Sorunlu varlıkların sistemin sağlıklı bölümünü etkilememesi için kötü bankalar kuruldu. İrlanda'da bu yapı NAMA ismini alırken, Almanya'da FMS-Wertmanagement oldu. İspanya'da kötü banka Sareb ismini aldı. 3 kuruluşun da görevleri bankacılık sisteminden sorunlu varlıkları temizlemek ve geriye şüpheden arınmış bir sistem bırakmaktı.

        Kötü bankaların işi zorunlu varlıkları toplayarak bitmiyor. Bunları mümkün olduğunca ıslah edip, daha fazla vergi mükelleflerine yük olmasınlar diye tahsil etmek aslında bankaların işi. Bunu yapmaları için de kendilerine kabaca 10-15 yıllık süreler tanındı.

        KURULUŞ Ara.09 Tem.12 Tem.10
        TRANSFER EDİLEN VARLIKLAR 5 finansal kuruluştan gayri menkul varlıkları 9 finansal kuruluştan gayri menkul varlıkları Hypo Real Estate alt yapı, kamu ve gayri menkul varlıkları
        TOPLAM VARLIK 74 mlr euro 51 mlr euro 176 mlr euro
        ORTALAMA İSKONTO 57% 63% 0%
        ÖNGÖRÜLEN SÜRE 10 yıl 15 yıl 10 yıl
        COĞRAFİ DAĞILIM Britanya İspanya İtalya ve ABD

        3 kuruluş içinde diğerlerinden ayrılanın Hypo Gayrimenkul kaynaklı sorunları temizlemen üzere kurulan FMS-Wm olduğu kolaylıkla görülüyor. Coğrafi koşulları ve varlık yapısı oldukça karmaşık olan bu fonun işi diğerlerine göre bu anlamda çok daha zordu. NAMA'nın milli gelirin %20'sine varan portföyü de azameti bakımından anmaya değer.

        ***

        Kötü bankalar için 2 şey kritik önemde. Bunlardan ilki varlıkların bankalardan ne kadar ucuza alındığı. Hangi banka ne kadar cezaya razı olacak? Bir kez varlıklar ucuz fiyatlarla transfer edilebilirse gerisini getirmek daha kolay oluyor. Diğeri ise ekonominin perfromansı.

        Burada anlaşılması gereken şey mekanizma. Bir kötü banka nasıl işleyecek? Elde ettiği varlıkları zaman içinde satarak. Bu arada ise almış olduğu varlıklar iskontolu dahi olsa zarar etmeye devam edebilirler.

        A bankasından alınan B kredisi %60 indirim ile alınmış olsun. Bu varlık satılamayıp yıllar içinde bilanço kaldıkça taşıma maliyeti ve operasyon giderleri gibi maliyetler kötü bankaların daha fazla kamu parasına ihtiyaç duymasına sebebiyet verecektir. Ne kadar ucuza alınıp ne kadar hızlı satılırsa vergi ödeyenlerin o kadar az canı yanacaktır. Keza bankalar bir kez varlıklarını sattıktan sonra genellikle daha fazla zarara katlanmamaktadırlar -dünya örneklerinde-.

        Ekonomik toparlanmanın hızı ise örneğin İrlanda'da aşikardır. Sadece birkaç yıl içinde varlıklarının %60'ını satmayı başaran NAMA kamu adına 20 milyar Euro'ya yakın kâr yaparak bunu bütçeye katmayı hedeflemektedir. Bunun sebebi ise İrlanda ekonomisindeki hızlı büyüme verileridir. 2014 ve 2017 yılları arasında ekonomi ortalama %10 civarında büyümüştür. Sorunlu varlıkları temizlemede bunun rolü oldukça önemlidir.

        ***

        Tekrara düşmek pahasına, bu üç ülkede iki şey öne çıkmaktadır. Varlıkların ne kadar saç tıraşı ile yeni bilançolara taşındıkları ve ilgili ekonomilerin performansları.

        Diğer Yazılar