Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye 2021 yılında yola çıkarmaya hazırlandığı otomobili için çalışıyor. Ama bu oluşumun içinde yer almaya hazırlanan paydaşların bir kısmı bile otomobilin, bugün konuşulan teknolojiyle yola çıkması halinde “eskimiş” olacağını söylemekten çekinmiyor.

        Elektrikli araç teknolojisinde gelişme hayal edilemeyecek kadar hızlı oluyor. Halkla ilişkiler faaliyeti güçlü olduğu için dünya bu teknolojiyi daha çok Tesla üzerinden takip ediyor, ama başkalarının da eli armut toplamıyor. Örneğin Çinliler içten yanmalı motorları olan araçlarla giremedikleri Avrupa pazarına elektrikli araçlarıyla girmeye çok kararlı görünüyorlar. Güçlü dağıtım ağına sahip olan Almanlar, Japonlar ve elektrikli araçlar konusunda uzun yıllardır yatırım yapan Fransızlar, itilaf ve ittifak devletleri gibi pozisyon almış durumdalar. Bu tanım kulağa pek hoş gelmese de, öyle görünüyor ki, önümüzde 20-25 yılda elektrikli araçların pazarlara girme ve yer edinme savaşlarına tanıklık edeceğiz.

        Üstelik bu savaş, araçların kendisi üzerinden değil standartlar ve normlar üzerinden olacak. Yani şarj üniteleri nasıl bir standarda tabi olacak, atık piller nasıl saklanacak, araçlar kullanırken sıfır emisyonlu olacak ama üretilirken kullanılan parçaların ne kadarı çevreci olacak vb. konular tartışılacak ve normlar bunların üzerine oluşturulacak.

        Özetle, gelişmiş otomobil markalarının pazarları kendilerini dış etkilerden koruyabilmek için kalkanlar oluşturacak.

        Kendimizi merkeze koyup elektrikli otomobille ilgili gelişmelere radar ekranından baktığımızda bizi etkileyecek olan gelişmeleri çok daha sağlıklı görebiliriz. Bugün ülkemizde otomobilleri satılan bütün markalar radar ekranı içine sığabilecek çalışmalar içindeler. Ama bir de radar ekranının henüz dışında olan ve henüz “tehdit” gibi algılanmayan gelişmeler var.

        Mesela Çin’in elektrikli otomobiller üzerine çalışan markası Nio. Nio’nun hedefi doğrudan Tesla ve geçtiğimiz günlerde yeni projeleri için, Asya’nın en büyük yatırım holdinglerinden biri kabul edilen, iş alanını da “internet” olarak tanımlayan Tencent başta olmak üzere çeşitli Çinli ve ABD’li fonlardan toplam 1 milyar dolarlık yatırım almayı başardı.

        Nio’nun 1360 beygir gücünde, 0-100 km/s hızlanmasını 2.7 saniyede tamamlayan ve saatte 313 km/s son hıza ulaşabilen EP9 isimli spor otomobil bu yılın başında Las Vegas’taki teknoloji fuarı CES’te gösterilmişti. Dikkatinizi çekerim, otomobil değil, teknoloji fuarı!

        Ülkemizde geçtiğimiz yıllarda tek tük otomobil satan ve sonra sessizce kaybolan ama aslında dünyanın en büyüklerinden biri olan, daha önemlisi İsveç’in dünyaca bilinen markası Volvo’nun sahibi olan Geely de eli boş durmayan Çinlilerden. Marka geçtiğimiz günlerde çok dikkat çekici bir satın almaya imza attı. ABD’nin uçan otomobiller üzerine çalışan markası Terrafugia’yı satın alan Geely, 2025 yılında tıpkı bir drone gibi havalanabilen ilk otomobili piyasaya sürme gibi agresif bir hedefi de deklare etti.

        Kimse “Türkiye de uçan otomobil yapsın” demiyor ama dünyadaki gelişmelere bakınca, onun bile tartışılması gerektiğini söylemek fazla uçukluk olmuyor doğrusu.

        Diğer Yazılar