Spor turizmi
Yıllar önce Barcelona Stadı’nda tanık olduğum olaya çok şaşırmış ve neden bizde yapılmaz diye hayıflanmıştım…
Tribünleri dolduran kalabalık bir grup, Barcelonalı futbolcuların antrenmanını izliyorlardı. Fotoğraflar çekiliyor, imzalar alınıyordu…
Sonra öğrendik ki, haftanın belirli günlerinde yapılan kısa antrenmanların tamamen “gösteri” amaçlı olduğu ve kente gelen spora meraklı turistler için bir organizasyondu…
Adına spor turizmi diyeceğimiz etkinlikten Barcelona Kulübü ciddi bir gelir elde ediyordu. Stadı gezen spor turistleri, takımın ürünlerini satın alıyorlar, stadın içinde yemeklerini yiyerek, gösteri antrenmanını izliyorlar. Tüm bunları belirlenen ücret karşılığında yaptıklarını da o zaman öğrenmiştim…
Zaman, zaman Türkiye’de bu tür spor turizmi diyebileceğimiz uygulamanın neden yapılmadığını yazmıştık…
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un yaptığı yeni bir uygulama olan televizyon açık oturumu ile sözünü ettiğimiz spor turizmi konusunda bilgilendik. Barcelona Kulübü’nün yıllar önce başlattığı ve para kazandığı organizasyonu bir adım daha ileri götüren Sarı-Lacivertliler de yapmaya başlamış…
Geç olsa da çok iyi bir düşünce. Kulüpler ellerinde ki her olanağı paraya çevirmek zorunda. Bu tür çalışmaların çeşitlendirilmesi gerekiyor. İletişim olanaklarını en iyi şekilde kullanmak artık bir zorunluluk. Kulüpler, taraftarlarını takımla buluşturarak maddi ve manevi kazançlarını yükseltebilirler…
TRABZON’DA BURAK SORUNU
Trabzonspor yönetimi futbolcusu Burak Yılmaz’la ciddi bir sorun yaşıyor. Futbolcunun alacakları için Futbol Federasyonu’na başvurması herkesin kafasını karıştırdı. Açıklamalardan anladığımız kadarıyla, Trabzonspor Burak’ı Beşiktaş’a vermek için karar vermiş. Ancak, konuyu futbolcusu ile konuşmamış. Böyle olunca, Burak “gitmem” diye bu transfere direnmiş…
Sonrası daha da vahim, alacakların ödenmesi konusunda yaşananlar tarafları iyice gerginleştirmiş. Hatta neredeyse ipler kopmuş. Kadroda olan, antrenmana çıkan bir oyuncunun kulübü şikayet etmesi yadırganır bir durum…
Anlaşılan her iki tarafta bu işi bitirmiş. Burak, “bana durum anlatılsa her kolaylığı yapabilirdim” diyor. Yönetim, “bazı futbolcularımız da alacağını alamadı. Ancak, kimse şikayet etmedi” diyerek kendini savunuyor…
Bu gelişmelerden sonra, Burak’ın Trabzonspor’da forma giymesi zor. Belki yeniden Çin’e gidecek. Belki de kadro dışı kalacak…
Türkiye’nin yetiştirdiği önemli bir golcünün bu tür çekişme sonucu sahalardan uzak kalması kelimenin tam anlamıyla yazık…
Trabzonspor yönetimi bu sorunu iyi yönetemedi. Anladığımız kadarıyla…
GALATASARAY’IN İŞİ ZOR
Bu akşam oynanacak olan Galatasaray-Kasımpaşa karşılaşması haftanın en önemli maçı olacak. Zirveyi paylaşmak isteyen iki kulübün performansına bakıldığında Kasımpaşa daha istikrarlı bir çizgide. Geçen hafta Trabzonspor’a farklı yenilen Galatasaray, seyirci desteği ile galibiyeti hedefleyecek bu akşam…
Ancak, Kasımpaşa takımının iki önemli özelliği var. Birincisi, savunma güvenliği. İkincisi ofansif hızlı adamları… Kazandıkları topları hızlı adamları ile rakip alana taşıyıp gol bulmayı başarıyorlar. Bu taktik maçın son dakikasına kadar deneniyor… Yine savunmada kalacaklar, uzun toplar ve geniş alan çıkışlarını izleyeceğiz. Oyunu kendi ceza sahalarında kabul etmeleri tek dezavatajları…
Galatasaray’ın en büyük sorunu savunmanın ortasında yer alan oyuncuları. Kenar bekler atağa kalktığında kaptırılan toplar büyük tehlike olur. Golü erken bulamazlarsa, maçı çevirmeleri zor olur. Topla çok oynamak yerine, oyunu doğru oynamak hedefleri olmalı…
Sarı-Kırmızılıların bir başka sorunu ise Eren. Uzun boyuna rağmen, güçsüz. En ufak darbede düşüyor. Yerleşik oynuyor. Hareketsiz oluşu Kasımpaşa’nın işine yarar.
Zor maç olması ötesinde, taktiksel denemeleri göreceğimiz bir karşılaşma izleyeceğiz…
