Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Galatasaray Şampiyonlar Ligi’ne muhteşem bir başlangıç yaptı. Lokomotiv Moskova’yı farklı yenen Sarı-Kırmızılılar harika bir oyun sergiledi…

        Fatih Terim farklı bir takım sahaya sürmüştü. Son Kasımpaşa karşılaşmasını kazanan kadroyu değiştirmiş, beklenenin dışında bir ekip kurmuştu. Öncelikle savunmada Donk’u stopere çeken Terim, Emre Akbaba’yı sağ açığa çekmiş, çok eleştirilen Belhanda’yı ise ilk 11’e yazmıştı…

        Koşan, isteyen, mücadeleyi sonuna kadar bırakmayan Sarı-Kırmızılılar güzel oyunu harika bir skorla bitirirken parlayan oyuncular da vardı…

        Öncelikle, sol bek Nagatomu 90 dakika bitmeyen enerjisi ile L.Moskova savunmasının sağ tarafını felç etti. Tüm ataklarda onun imzası vardı. İyi ortalar yaptı. Çabuk geriye döndü. Rakibini kaçırmadı. Fatih Terim, Japon futbolcuyu takımın gizli forveti gibi kullandı. Sahanın tartışmasız en önemli yıldızıydı…

        Yine, güzel oyun içinde parlayan bir başka yıldız Rodrigues’di. Ayağına aldığı her topla rakibinin üstüne üstüne giden, çalım becerisini gösteren ve attığı harika golle açılışı yapan oyuncu galibiyette en önemli katkı sağlayan birisi oldu…

        Bir başka öne çıkan oyuncu ise orta alanın kontrolünü ele alan Ndiaye oldu. Top kapma ve oyunu yönlendirme yeteneği üst düzeydeydi. En sıkışık dönemlerde rakiplerini oyundan düşürdü iyi paslar attı. Maçın bir başka yıldızıydı…

        İkinci golün sahibi Eren Derdiyok, tüm eleştirilere yanıt verdi dün ortaya koyduğu oyunla. Rakip savunmayı çok zorladı. Arkadaşlarına iyi paslar attı ve boş alanlar yarattı. Hava toplarının tamamını aldı. Serbest vuruştan attığı gol ise kelimenin tam anlamıyla harikaydı. Bu gol takımı rahatlatırken, Rus ekibinin direncini de iyice kırmış oldu…

        Karşılaşmaya hızlı başlayan Galatasaray’ın ilk 15 dakika da sergilediği oyun güzel kelimesinin çok üstündeydi. Baskı, ayağa paslar, kenarları iyi kullanma rakibi kendi ceza sahasına hapsetti…

        Golden sonra, daha ileri çıkan L.Moskova ilk yarının son 20 dakikasında etkili bir oyun ortaya koydu. Pozisyonlarda buldular. Galatasaray’ın bocaladığı dakikalar şans yanlarındaydı demek doğru olur…

        İkinci yarı her iki takımın daha ofansif oyunu karşılaşmanın tempolu geçmesine neden oldu. Galatasaray, topu rakibe bırakarak kontra toplarla pozisyon bulmaya çalıştı. Hızlı çıkışlar rakip savunmayı zorda bıraktı. Yakalanan fırsatlar değerlendirilse skor daha farklı olabilirdi…

        Taraftarın hakkını da vermek gerekiyor. Maç süresince takımı yalnız bırakmadılar. En az sahada ki oyuncular kadar destekleri ile mücadelenin içindeydiler…

        Şunu kabul etmek gerekir ki, Galatasaray üst seviyede oynamayı seviyor. Ortaya koyulan futbol herkese keyif verdi. Atılan 3 gol bu tür bir lig de azımsanacak bir skor olmamalı. En çok eleştirilen santrfor sorunu da dün oynanan karşılaşmada gündemden düştü diyebiliriz. Alınan galibiyet, gruptan çıkmak için önemli bir başlangıç olacaktır…

        Galatasaraylıların büyük hayalinin ilk adımı iyi ve istenilen gibi atıldı. Dün genel olarak büyük seviyede ki enerjinin sonuca nasıl yansıdığını bir kez daha gördük. Ayrıca, Fatih Terim elinde ki kadroyu iyi kullanıyor. Her maç farklı isimleri sahaya süreceği belli oldu. Maça göre takım kurma da bir başka özellik. Bunu da Terim başarıyor…

        Diğer Yazılar