Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Rusya ile yarın önemli bir puan maçına çıkacağız…

        Uluslar Ligi öncesi yaptığımız son hazırlık karşılaşması, yeni bir takımın arayışı olarak yansıdı bizlere…

        Romen teknik direktör Lucescu, genç bir ekip kurmak ve geleceği planlamak istediğini sürekli vurguluyor…

        Bu açıdan bakıldığında olumlu düşünmek doğru olur. Yıllardır gelecekten söz ediyoruz. Ne var ki, bir türlü geleceği kurma sorunu giderilemiyor. Pratikte yaşama geçmeyen bir niyet olarak gündemde kalıyor…

        Futbol Federasyonu’nun konuyla ilgili çabaları ve görevlendirdiği isimlere tam desteği biliniyor…

        Herkes gibi Türk futbolunun hak ettiği yere gelmesini gönülden istiyor ve destekliyoruz…

        Ülke olarak bu konuda her şeye sahibiz. Tesisler, teknoloji, çalışma olanakları, ücretler Avrupa’nın birçok ülkesinin ilerisinde…

        Artık, sonuç alma zamanı diye düşünmek doğal hakkımız…

        Üstelik, Milli Takım kadrosunda yer alan oyuncuların çoğunluğu Avrupa’nın önde takımlarında forma giyiyorlar…

        Kısacası, eğitim, yetişme, çalışma, beceri kazanma, tecrübe, antrenman bilgisi, maç deneyimi gibi olması gerekenler yerli yerinde…

        Kimsenin şikayet etme, eksiklikten söz etme, oyuncu grubu kuramamak gibi bir yakınması söz konusu olamaz…

        Fotoğraf çok net, renkli ve iç açıcı…

        Amaca uygun koşullar sağlanmış. Şimdi, bu ekipten başarı beklemek gerçekçi bir durum…

        Rusya karşılaşmasına çıkarken artıları görmek zorundayız… Eksiklerimize gelince bu da teknik kadronun hanesine yazılacak bir karnedir aslında…

        KARAMBOL FUTBOL MU TAKTİK Mİ?

        Bosna Hersek maçında bizi en çok şaşırtan gol umudu olarak forma giyen Enes’di. Avrupa deneyimi olun futbolcumuz uzun bir süredir Türkiye dışında forma giyiyor. Gelişimini bir üst çıtaya çıkarması gereken Enes, ne yazık ki başarısızdı. İyi fiziğini kullanamayan Enes, beklentilerin çok altındaydı…

        Anlaşılan ne Cenk’i ne de Burak Yılmaz’ı bu gidişle geçemeyecek…

        Bir başka oyuncumuz ise Almanya ekolü ile büyüyen, pişen, gelişen Hakan Çalhanoğlu. Müthiş becerisini bir türlü gösteremiyor. Topu hızlı oyuna sokamadığı gibi, takımın seri çıkışlarını öldürüyor. Şut atma, gibi özelliklerini ise kendine saklıyor. Bu kadar yetenekli oyuncunun takıma katkısını sağlamak herhalde teknik kadronun işi…

        Yine, Oğuzhan’ın durumu tıpkı Hakan gibi. Futbol aklı üst düzey olan Oğuzhan, oyunu yönlendirecek düşünceye sahip. Savunma arkasına atacağı paslar, kapanan savunmayı aşma becerisi tartışmasız. Biraz da Hakan’ın arkasında oynaması bu oyuncunun da hızını etkiliyor…

        Aynı şekilde Cengiz’in de kendini gösterme çabası ne kadar yersiz. Kalitesini bilmeyen yok. Topla daha az oynaması ve top kayıplarını gidermesi gerekiyor. Şut atmayı seviyor. Daha çok denemeli. Kenarları kullanması ve ortalarını daha yükseğe yapması şart…

        Rusya karşısında gol umudumuz Cenk, tıpkı Beşiktaş’ta olduğu gibi hareketli olmalı. Savunmayı şaşırtan koşularını yapamadı Bosna Hersek maçında…

        Hazırlık karşılaşmasında gol atamayışımızın tek nedeni sözünü ettiğimiz oyuncuların performansıydı…

        Teknik direktör Lucescu, karambole dönen oyunu çevirecek taktiğini bir türlü sahaya yansıtamadı. Yarın, Milli Takımımız daha başka bir formatta oynayacaktır diye düşünüyoruz…

        Sıradan bir takım olmadığımızı göstermek zorundayız. Bunu yapacak iyi bir oyuncu grubuna sahibiz…

        Diğer Yazılar