Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Romen teknik direktör Lucescu “hatalarımız sonucu maçı kaybettik” diyor…

        Her maç olduğu gibi genç bir kadronun tecrübesizliğinden söz ediyor. Bosna Hersek karşılaşmasında ne yapıldıysa aynısı bugün tekrarlandı. Rusya ile oynadığımız Uluslar Ligi grup karşılaşması bir puan maçıydı. Alacağımız bir puanın bile önemi büyüktü… Rusya bugün aldığı galibiyetle puanını 7’ye çıkardı. Liderliği kimseye bırakmayacak gibi. 3 puanlı Türkiye grup ikinciliği için hedef koymuş durumda. Maalesef. Yine bir teknik adamın yanlışları Türkiye’yi üzmeye devam ediyor…

        Aslında, kolay bir gruptaydık. Daha iyi sonuçlar almamız mümkündü…

        Sürekli, bir şeylere sığınmaktan ne zaman vazgeçeceğiz? Doğru yolda mıyız? Tartışılır…

        Takımı gençleştirelim derken, uluslararası alanda yok olmaya doğru gittiğimizi görmemek için kör olmak gerekiyor. Adı üstünde Milli Takım. Bir lig takımı değil. Öyle olsa, gençleşme ve hedef koyma doğru olabilir. Bu sonuçların geri dönüşü yok… Başarılı olmadığımız sürece, gençleşme falan hepsi çöp olur…

        Hazır futbolcularla oynamak, çok iyi gençleri monte etmek daha doğru olmaz mı?

        Futbol sonuç oyunu olduğuna göre, skor alabilecek bir taktik üretmek zorundayız. Kendi takımlarında 11’e giremeyen oyuncuların maç eksikliği ortada. Böylesine bir sorun bilinmesine karşın, neden daha hazır futbolcular tercih edilmiyor?

        Bosna Hersek hazırlık karşılaşması sonrası görünen eksiklikler neden giderilmedi? Teknik heyet bu durumu gidereceğine, sürekli bir yakınma içerisinde. Anlamak mümkün değil…

        Şunu kabul etmek gerekir ki, kötü bir maç oynadık. Herkes hayal kırıklığı içerisinde. Güvensizlik tüm takımın üzerine örtülen bir battaniye gibi…

        İstatistiklere bakıldığında Türkiye önde gibi görünse de, asıl nokta şu; olumlu paslar nerede yapılmış? Geriye, yana yapılan pasların bir anlamı var mı? Takım ileriye bir organizasyon bütünlüğü içerisinde çıkamıyor… Olmuyor, yapamıyoruz. Sorumlu kesinlikle takımın başındaki teknik kadroda… Türkiye Milli Takımı hiç bu kadar kötü olmamıştı…

        Öncelikle, bir liderlik sorunu var. Takımın önderi kim? Arkadaşlarını yönlendirecek, teknik direktörü uyaracak oyuncu var mıydı sahada?

        Orta alanda oynayan oyuncular hangi taktikle oynadılar? Akınlar nasıl başlayacak, oyun nereden kurulacak? Bilen var mı?

        Karambol ortalar, gelişigüzel ataklarla skor arıyoruz. Tamamen şansa bağlı bir anlayış…

        Cenk’in nasıl oynadığını bilmeyen yok. Kenarlardan gelecek ortaları gol yapacak tek adam. Peki, kenar ortaları var mıydı dün akşam? Yoktu. Ne Hasan Ali ne de Zeki, bir tek doğru dürüst orta yapamadılar…

        Hakan, Oğuzhan, Okay bu kadar pas hatası ile oynamamışlardı hiçbir maçta. Sorun şu, top ayaklarına geldiğinde ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Yana mı pas yapacaklardı? Yoksa yüksek top mu oynayacaklardı?…

        Fizik gücü iyi ve hava toplarında üstün olan Rusya’ya karşı ısrarla yüksek topla oynadık. Zaman zaman topu yere indirdiğimizde etkili olduk. Sıkışan savunma arasında kaybolup gittik. Rusya, disiplinli bir taktikle topu bize bıraktı. Kazandığı her topla kontra ataklara çıktılar. Hatta, bizim ileri çıkışlarımızda kaybettiğimiz toplar Rusya’ya önemli fırsatlar yarattı…

        İleri çıktığımız da geri dönemedik. Savunma eksik yakalandı. Ruslar ofsayta dikkat etseler, skor 5 olurdu…

        Göreve geldiği gün de tartışılmıştı. Bu günde tartışılıyor. Hatta, Lucescu ile bu iş yürümeyecek görüşü ağır basıyor… Futbol Federasyonu hiç zaman kaybetmeden bir karar vermek zorunda…

        Diğer Yazılar