Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        PAZAR günü Hande Bermek’in Posta Gazetesi’ne verdiği röportajı okurken kelimenin tam anlamıyla donup kaldım. Murat Başoğlu yaşadıklarından ders almış ve olgunlaşmış. Her şerde bir hayır varmış ve artık yakalarından düşecekmişiz! Hande Hanım, tüm Türkiye birleşti, ‘biricik kocasını’ ona kötülüyor sanıyor galiba... Algı mı değiştirmeye çalışıyor yoksa olan bitenin farkında mı değil sorusunun yanıtı psikologlarda.

        İNKâR SAVUNMA

        Bir psikolog arkadaşım daha önce ‘inkâr savunma mekanizması’ndan bahsetmişti. Bazı insanlar çok endişeli olduklarında yaşanılanları bir mantığa büründürme çabası içine girer ve savunma mekanizmalarını kullanarak durumla baş etmeye çalışırmış. Röportajda bir dediği ikinciyi tutmuyor. Hem “Murat’a güveniyorum” diyor hem de “Boşandım”... Madem bu kadar güveniyor o halde neden boşanıyor? Üstelik daha önce de aldatıldığını söylüyor ki bu kez durum ‘aldatma’ diyerek geçip gidilmeyecek kadar ciddi... Ve ‘sevgiyle kucaklanmayacak’ kadar da gayri ahlaki...

        ************

        Aşkı bilmemek daha mı iyi?

        SOSYAL medyada bir takipçim ‘çok beğeneceksiniz’ deyince alıp okudum ve beğendim ‘Gecede Saklı Yalnız Aşklar’ı. Ağırlıklı olarak İtalya’da geçen romanın yazarı Adil Yıldırım, İtalya’da yaşıyor ve orada gazetelerin hafta sonu eklerinde hikâyeler yayınlıyormuş. ‘Gecede Saklı Yalnız Aşklar’ adından da anlaşılacağı üzere bir aşk romanı ve yazarı da ikili ilişkileri çok iyi gözlemlemiş bir erkek. Bir erkeğin ve pek çok kadının duygusundan yazılmış kitap insana, aşkı bir kez de olsa yaşamak mı yoksa aşkı hiç tanımamış olmak mı daha iyi, yaşayan mı yoksa yaşamayan mı daha şanslı gibi yumurta-tavuk soruları sorduruyor.

        ************

        Şimdi de zombi belası!

        PAZAR günü Habertürk’ün manşetinde ‘Korkunç kargo’ başlığıyla görmüşsünüzdür haberi. Dünyaya yeni ve çok tehlikeli bir uyuşturucu belası musallat oldu. Adı, flakka. Amerika’da, Brezilya’da bu maddeyi kullananların görüntüleri korkunç. İnsanlar zombi gibi bir şeye dönüşüyor ve aklını kaybederek saldırganlaşıyor. Arkadaşının yüzünü yiyen de var kendi elini kolunu yiyen de... Daha geçen hafta bir arkadaş ortamında bu uyuşturucudan bahsedildi. Sonra da bu maddeyi kullananların videolarını izlettiler. Önce Hollywood yapımı bir zombi filmi zanettim. Gerçek olduğunu anlayınca korkudan ve endişeden aklımı kaybediyordum.

        NASIL BİR DÖNEM BU!

        ‘Türkiye’de henüz bir vaka görülmedi, burada yok Allah’tan’ filan diye kendimizi avuturken, konuşmanın daha haftası dolmadan Avcılar’da bir kargo şirketine İspanya’dan gelen paketten flakka çıktı! Yıllar önce hatırlarsanız dünyada bonzai kullananlar ile ilgili de böyle tek tük haberler çıkıyordu ve kimse umursamıyordu. Şimdiki duruma bakın, Türkiye’de sokakta bonzaiden fenalaşmış onlarca insan görüyoruz. Dünyanın nasıl bir bela dönemine denk geldik böyle ben anlamıyorum!

        Diğer Yazılar