Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        NE olacaktı? Yapanın yanına, yaptığı kâr kalacaktı!

        Pazar sabahı Twitter’dan, Bursa’da bir halk otobüsü şoförünün vatandaşa saldırısını izlerken Korkmaz Yiğit’in tabiriyle, vücut kimyam bozuldu.

        Şoför değil de sanki akıl hastanesinden kaçmış tehlikeli ve saldırgan bir şahıs... Otobüsün içinden biri bu anı kameraya çekmiş, sosyal medyada paylaşmış. Bu videoyla birlikte tepkiler büyüyünce (yani olaydan saatler sonra) Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş duruma el koydu ve şoförü görevden aldıklarını açıkladı.

        JAPONYA NERE, TÜRKİYE NERE!

        Tıpkı geçen ocak ayında İstanbul’da engelli vatandaşın binmesi için otobüsün rampasını açmayan ve “Sana hizmet vermek zorunda değilim” diyen bir başka halk otobüsü şoförünün sosyal medyada görüntüleri yayıldıktan sonra görevden alındığı gibi...

        Eğer o video sosyal medyada yayılmasaydı, halkın tepkisi bu kadar büyümeseydi, bu olay hiçbir yöneticinin umurunda olmayacaktı biliyorsunuz değil mi?

        Japonya’da bir tren 20 saniye erken kalktığı için işletmeci şirket vatandaşlardan özür dilerken, sanmayın ki bizler de bu kadar ‘adam yerine konulalım’ beklentisi içindeyiz... Japonya nere, Türkiye nere, haddimizi biliriz... Belediyelerden tek isteğimiz, vatandaşınıza küfür ettirmeyin, dövdürmeyin, o bize yeter.

        *************

        DENEYİM TASARIMCILIĞI

        ARTIK insanlara “Ne iş yapıyorsunuz?” diye sormaya çekinir oldum. Öyle değişik ve yaratıcı işkolları türedi ki... Mesela geçenlerde Emre Kuzlu adlı bir mimarla tanıştım. I-AM adlı uluslararası şirketin ortağıymış ve ‘deneyim tasarlıyorlar’mış. Pek çok farklı sektörden markanın mimari konseptinden tutun da çalışanının müşteriye nasıl hitap edeceğine kadar her şeyi bir bütün olarak hazırlıyormuş. İşte bunun adı da ‘deneyim tasarımcılığı’ imiş...

        *************

        BİR GECELİK İLİŞKİLER HANIM KIZIMIZI BOZMAZMIŞ

        ALDATILDIĞINI bilen bir kadın bu duruma sessiz kalıyorsa aklından ne geçiyordur?

        a-Böyle gelmiş böyle gider... (‘Bütün erkekler aldatır’ inanışıyla büyüyenler)

        b-Daha iyisini nereden bulacağım? (Umutsuzlar)

        c-Bu adam zaten bana çok fazla! (Kendini değersiz hissedenler)

        d-Ben de ona bayılmıyorum, ihtiyaçlarımı karşılasın yeter. (Aslında hiç sevmemişler)

        e-Tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkânıdır. (Kendini avutanlar)

        f-Ay şimdi kim her şeye yeniden başlayacak... (Cesaretsizler)

        Peki ya, “Hepimiz erkekleri biliyoruz ki, erkekler çapkındır. Eğer bir kez aldatırsa, bir gecelik ilişkiyse affederim. Ama ikincisinde aynı kadınla... Bitiririm. Bazen macera, kaçamak o ilişkiyi daha da sağlamlaştırır. Erkekleri çözmüş bir kadınım” diyorsa... Bunu diyen, Sinan Akçıl’ın henüz 25 yaşındaki Romanyalı şarkıcı sevgisi Otilia Bruma ise...

        a-Röportaj verecektim, dikkat çekmek, manşet olmak için hayli zırvaladım.

        b-Hepsi

        Diğer Yazılar