Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BİRİYLE bir ömür birliktelik hayal ederken bazen yolda teker patlıyor. Tekeri yenilemek yerine otomobilden vazgeçmek, şu bol seçenekli dünyada insanlara ne de kolay geliyor…

        TÜİK’in verilerine göre 2017’de evlilik oranı, önceki yıla oranla yüzde 4.2 azalırken, boşanmalarda 1.8 artış kaydedilmiş.

        Şiddet, kötü muamele, aldatma pek tabii ki boşanma sebebi… Onları konu bile etmiyorum. Sözüm, egolarına yenilen, kolaya kaçan, “Evlenelim, olmazsa ayrılırız” diye yola çıkanlara ve ilk sıkıya geldiğinde de hemen boşanma kararı alanlara...

        KARŞINDA DURUYOR

        İncir çekirdeğini doldurmayacak mevzulardan çıkıyor hırgür. Konuşarak, empati yaparak, anlamaya çalışarak, öfkenin koltuğuna sevgiyi oturtarak, yani biraz çaba harcayarak ilişkiyi sürdürmek mümkün. Eğer sürdürmeye gönlünüz varsa…

        Düşünün ki işte bu küçük ve önemsiz sebepler birikmiş, “Hadi ayrılalım” demişsiniz, o da “Ayrılalım” diye yanıt vermiş ve kendinizi bir anda mahkemede bulmuşsunuz. Biraz içiniz burulmamış değil ama neticede bunca yıl onsuz yaşamışsınız, bundan sonra onsuz daha güzel yaşarsınız duygusu içindesiniz. Boşanıyorsunuz, aradan 1 yıl geçiyor, önce telefon, sonra kapı çalınıyor. Kapıyı bir açıyorsunuz ki karşınızda eski eşiniz…

        BUDALALIKLAR…

        Yalandan bir bahane, bir iki hatır sorma, sonra zaman geçiyor ve anlıyorsunuz ki işin özünde hâlâ birbirinize âşıksınız. Tüm bunlar nerede oluyor diye soruyorsanız, Fırat Tanış ve Sevinç Erbulak’ın oynadığı ‘Ayrılık’ta. Ayrılık, modern yaşamı, budalalıklarımızı ve ilişkide kolaya kaçmamızı tiye alıyor. İnsan bu oyunu izledikten sonra bir durup düşünüyor, şimdi kapı çalsa karşımda o duruyor olsa…

        ***********

        FAZLA TEVAZU DAHA KORKUTUCU

        SELDA Bağcan, BBC Türkçe’ye verdiği röportajda sesini ve müziğini yere göğe koyamamış, sosyal medyada eleştiri ve alay konusu olmuştu. Bunun üzerine Bağcan bir gazeteye bir röportaj daha verdi ve “Bir daha asla böyle bir tuzağa düşmem. Kendimi durup dururken methedecek kadar manyak mıyım? BBC röportajında karşımda soru soran kişi gözükmediği için sürekli kendimi övüyormuşum gibi oldu. Resmen komplo gibi” dedi. Ama hemen ardından yine ekledi: “Londra’da verdiğim konserde 5 kere bis yaptım.”

        BBC Türkçe, “Selda Bağcan’ın kendisini övmesi hakkıdır” başlıklı şık bir açıklama yayınladı. Orada hem Bağcan’ı el üzerinde tuttu, hem de kuruma ve röportajı yapan kişiye leke gelmemesi için röportajın linkini verdi. Ben izledim.

        SAMİMİ VE GERÇEK

        Evet, Bağcan kendini övüyor ve bunu o kadar tatlı yapıyor ki ben bunu böbürlenmek değil, olanı açıklamak olarak izledim. Üstelik de çok samimi buldum. Selda Hanım belli ki alışkın olmadığı sosyal medya lincinden dolayı kendini korumaya almak istemiş, o yüzden tuzak filan demiş. Oysa ki, “Evet bunları ben söyledim, yalan mı söyleseydim” deseydi, kimse gık edemezdi. Siz kendini fazla övenden değil, fazla tevazulu davranandan korkun. Ne demiş büyüklerimiz, “Fazla tevazu kibirdendir”…

        ***********

        BİR DİLEK…

        DÜNYA Emekçi Kadınlar Günü’müz kutlu olsun. Şu hayatta maddi manevi verdiğimiz emeklerin karşılığını göreceğimiz günlerin gelmesini hepimiz adına diliyorum.

        Diğer Yazılar