Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BAZEN öyle ortamlarda bulunmak durumunda kalıyorum ki Marvel evreninde envai çeşit yaratıkla bir araya gelsem daha az uzaylı gibi görünürüm... Geçenlerde böyle bir masada yanımdaki arkadaş, tam da yemekten koca bir lokmayı ağzıma atmışken, ne iş yaptığımı sordu. Bir yandan lokmamı yutmaya çalışırken diğer yandan “Gazeteciyim” diye, sanırım, böğürmekle konuşmak arası bir ses çakırdım.

        “Ne gazetecisi?” sorusundan geri zekâlı olduğunu düşünmektense zavallı mesleğimle ilgili en küçük bir fikrinin olmadığını düşünmeyi tercih ettim. Sorusuna onun da anlayabileceği bir soruyla cevap verdim: “Siz ne iş yapıyorsunuz?”

        Sormaz olaydım!

        Biyoenerji uzmanılığından başladı, yaşam koçluğu, nefes terapisti diye devam etti o yaptığı işleri bitirdiğinde garson tatlı siparişlerini alıyordu.

        Fatih Abi (Altaylı) dün “Kime sorsam ‘yaşam koçu’ olduğunu söylüyor” diye yazmıştı: “Görebildiğim kadarıyla 80 milyonluk ülkenin yarısı yaşam koçu ve diğer yarısına yaşam koçluğu öğretiyorlar...” Yaşamak için bu kadar ‘koç’a ihtiyacımız var mı bilmiyorum ama nasıl yaşayacağımızı da ‘koç’a soracaksak ölelim yani!

        OXFORD SÖZLÜĞÜNDE

        İşini hakkıyla yapanlara lafım yok ama Fatih Abi doğru söylüyor, ortalık yaşam koçundan, blogger’dan, Youtuber’dan, sosyal medya gurmesinden ve çok değil 10 yıl evvel bir meslek olarak var olmayan acayip işler yapan insandan geçilmiyor. Hazır eğitim sistemimiz sil baştan düzenleniyorken Blogger Meslek Yüksekokullarının, Youtuber Meslek Liselerinin açılması fena olmaz gibime geliyor!

        Önümüzdeki dönemde üniversitelerde en çok tercih edilecek bölüm olmasını beklediğim ‘Emoji Çevirmenliği’ konusunda da bir an önce adımlar atılmalı diye düşünüyorum. Bu konuda dünyanın ilk emoji çevirmeni İrlandalı Keith Broni’den yardım alınabilir... Bir süre önce BBC kahvaltı haberlerinde ekrana gelen Broni, sosyal medyada “Böyle meslek mi olur sen kimi emojiliyon” gibisinden tepkilerle olay olmuştu.

        İlk bakışta haklı bir tepki gibi görünse de Keith’in işi sandığımızdan ciddiymiş. Şirketler genç ‘müşterilere’ ulaşmak ve her geçen gün büyüyen, bir süre önce Oxford Sözlüğü’ne bile giren, ‘emoji’ dünyasında güvenle hareket edebilmek için ‘emoji çevirmenleri’ arıyor.

        500’DE BİRİNCİ

        Londra’da psikoloji eğitimi gören, ‘emoji çevirmeni’ olmak için başvuran 500 kişi arasından seçilerek işe başlayan Keith Broni, “Emojinin şekli ve hatta rengi kullanılan cihaza veya işletim sistemine bağlı olarak belirgin şekilde farklı görünebilir. Anlamları da kültürden kültüre farklılıklar gösterebiliyor. Bu durumda yanlış kullandığınız bir emoji çok farklı anlamlara gelip sizi istemediğiniz bir durumun ortasında bırakabilir” diyor. Biz “Böyle iş mi olur lan!” diye kendi kendimize atarlana duralım Keith, bir dolu çokuluslu şirketin PR ve pazarlama departmanlarından oluşan müşteri grubuna danışmanlık yapıyor her Allah’ın günü...

        KANALıma HOŞGELDİNİZ

        İlk işini de şöyle anlatıyor: “Bir firma ‘acı yoksa zafer de yok’, ‘iti an çomağı hazırla’ gibi bazı atasözlerini emoji’ye çevirmemi istemişti...”

        Emojilerin sadece gençler arasında değil yaşlılar tarafından da sıkça kullanıldığını anlatan Keith işinin ciddiyetini şöyle açıklıyor: “Emojiler, dijital mesajların yüz yüze etkileşime özgü sözsüz ipuçlarını bizlere sunuyor. Normalde bir yazıda anlatamayacağımız bir ifadenin duygusal bağlamını belirtmemize yardımcı oluyorlar. Bu jest ve mimikleri doğru anlatmak ve anlamak da çok önemli...”

        1999’da Japonya’da 176 tane olarak ortaya çıkan, bugünlerde 2000’den fazla olan emojilerin iPhone X’te artık yüzünüzdeki ifadeyi taklit edip hareketleneceğini de hesaba katarsak yıllar önce dil öğreneceğim diye gidip 3 yıl çimlerinde yuvarlandığım Kraliçe’nin ülkesine dönmek için yeni bir bahanem olmuş gibi görünüyor...

        Yaşam koçumla bu konuyu görüşüp, biyoenerji uzmanımdan enerji yüklenip, nefes terapistimle nefesimi açıp, sosyal medya gurmesi arkadaşımdan nerede ne yerim öğrenip ilk fırsatta ‘emojice’ öğrenmek için Londra’ya gideceğim...

        Deneyimlerimi de blog’umda ve Youtube’da “Kanalıma hoşgeldiniz” diye paylaşırım artık...

        Diğer Yazılar