Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Olağan dışı gelişmelerde en çok iletişim kanalları karışır ve araya yoğun bilgi kirliliği girer. Sosyal ve siyasi krizler, savaş, terör olayları, deprem gibi afetler ve can güvenliğini tehdit eden salgınlarda bu duruma çok sık rastlanır.

        Bilgi kirliliği, bazen kasıtlı olarak çıkartılır. Ancak çoğu kez sağlıklı iletişim stratejileri oluşturulmadığı için rast gele yayılan bilgiler nedeniyle kaotik ortam oluşur.

        Sanırım hepimiz Corona salgınından sonra yaşanan bilgi kirliliğinin ne derece kötü sonuçlar doğurduğunu, bundan tüm kesimlerin mustarip olduğunu gördük.

        Burada atılması gereken adımlar konusunda kanaatlerimi paylaşmak isterim:

        1. Toplum sağlığını tehdit eden salgının birinci derece muhatabı devlettir. Tüm önlemleri almak ve toplumu yönlendirmek devletin görevidir. Bu görev ne toplumdan, ne sivil örgütlerden ne de başka bir yerden beklenir.

        2. Devlet salgında sağlık, güvenlik, ekonomik ve sosyal düzeni sağlaması gerektiği gibi, sağlıklı iletişim konusunda da doğrudan sorumluluk taşır.

        3. Devletin görevi, halkı bilgilendirmek için düzenli, şeffaf ve doğru bilgilere dayalı bir iletişim stratejisi oluşturmaktır.

        4. Kirli, yanlış, kötü niyetli bilgilerin ayıklanması ve bunların ortadan kaldırılması da devletin iletişim çalışmalarının bir parçasıdır.

        5. Ana akım medyada ya da sosyal medyada ortaya çıkan yanlış bilgileri sabırla, bilimsel verilerle ve düzenli olarak düzeltecek, hızlı ve sağlıklı iletişim birimleri kurmak şarttır.

        6. Devletin iletişim birimlerinin, insanları yanlış bilgi yayıyor, komplo teorilerine inanıyor diye suçlamak ya da kınamak yerine, bunların önüne nasıl geçeceğini bulması ve önlemesi gerekir.

        7. Bu dönemlerde şüpheci yaklaşımlar yoğunlaşır. Bunu önlemenin yolu bu şüpheleri giderecek şeffaf ve açık bilgilendirmeleri arttırmaktır.

        8. Özellikle Sağlık Bakanlığı’nın en keskin muhalif tutum sergileyen, en sert eleştirileri yapan medya mensuplarını, sağlık örgütlerini, kurum ve kuruluşları bizzat muhatap alarak, onları ikna edecek iletişim çalışmaları yapması çok olumlu sonuçlar verir.

        9. Böylesi dönemlerde muhalefetle iş birliği yapmak, onlar aracılığı ile farklı toplum kesimlerine ulaşmak doğru bir yöntemdir. Bu nedenle Meclis’te muhalefetin de içinde bulunduğu komisyonlar kurup, sürekli bilgilendirme yapmak her zaman işe yarar.

        10. Toplum düzenini bozacak yönde yayın yapan art niyetli kişiler varsa, bunların adli makamlar tarafından takip edilip, hukuk içinde gereği yapılmalıdır. İletişim araçlarıyla bu kişilerin mahkum edilmeye çalışılması ters etki yaratabilir.

        11. Toplum, kulaktan dolma bilgilere inanmaya daha meyyaldir. Bunu önlemek için daha fazla yetkili bilim adamlarını konuşturmak, onlara ulaşmayı kolaylaştırmak gerekir. Bunun için farklı iletişim platformları kurulmalıdır. Bunlardan biri de, en çok yanlış bilginin yayıldığı Whatsapp bilgi hattı olmalıdır.

        12. Kriz iletişimde en önemli konu, güven ortamı oluşturmaktır. Toplum, devletin kendisine doğru bilgi verdiğine inanırsa, başka bilgilere itibar etmez. Bu nedenle ne kadar kötü olursa olsun, ne kadar tartışma yaratacaksa yaratsın, halk sağlığını ilgilendiren konularda asla bilgi saklanmamalı, yanlış rakam verilmemeli ve gerçeklerin üzeri örtülmemeli. Bunları halkı paniğe sokmadan, uygun iletişim teknikleriyle şeffaf biçimde açıklamalı.

        Diğer Yazılar