Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’a ait bu söz.

        Dün akşam Habertürk’te katıldığı programda sorularımızı cevaplarken söyledi.

        “Kürt sorunu karşısında bu kadar büyük reformlar, açılımlar, değişimler yapmış AK Parti iktidarına rağmen, Kürtçe şarkı var diye konser yasaklayan, Kürtçe tabelaları indiren idari yöneticiler var buna ne diyorsunuz?” sorusu üzerine ifade etti.

        Reklam arasında da, bu sözü ilk Diyarbakır’da söylediğini eklemeyi ihmal etmedi.

        AK PARTİ OKYASUNUSU GEÇTİ DEREDE BOĞULUR MU?

        Diyarbakır ve Mardin’e gittiğimde de benzer cümleler kurmuştum AK Parti için.

        Bunca şey yapıp, sonunda nasıl Kürtlerin gönüllerinden düştü diye sordum sürekli kendi kendime.

        Aslında sadece Kürt sorununda değil, birçok konuda aynı cümleyi kurmalı AK Parti.

        Özgürlükler, reformlar, yenilikler, bir arada yaşama, bürokrasi, liyakat ve ehliyet… Onlarca alanda okyanusu geçecek kadar ciddi işler yaptı AK Parti.

        Gelin görün ki, derede boğulacak kadar da acemilikler, yanlışlar ve hatalar yapıyor.

        REKLAM

        İktidarının ilk on yılında bir bakan, bir bürokrat, bir yönetici atarken kılı kırk yaran, ehliyet ve liyakate azami özen gösterirken şimdi azami özensiz.

        Özgürlük ve reform dendiğinde akla AK Parti gelirken, şimdi hangi yasayı çıkartırsa çıkarsın, illa ki alan daraltan, yoruma açık ve insanları kaygılandıran bir kısıt maddesi oluyor ve tartışılıyor.

        28 Şubat’ta yargının en büyük mağduru olan camianın iktidarında, insanlar yargıdan nasıl bu kadar şikayetçi olabilir? Parayla mahkeme kararları alınıyor dedikoduları hiç bu kadar ayyuka çıkmamıştı.

        Pınar Gültekin davası gibi herkesin vicdanını kanatan kararlardan biri sadece. Yargı reformu yapıp, derede boğulmaya benzemiyor mu?

        BÜROKRASİNİN ÜSTTEN BAKIŞI

        Bürokrasinin vatandaşa, seçilmişlere karşı saygılı davranmasına, devletin vatandaşın hizmetinde olduğu anlayışı bedeller ödenerek hayata geçirilmişti.

        Şimdi üstten bakan bir bürokrasi, devletin o saygın dilini kaybetmiş, nobran tavırlı görevliler göze batıyor.

        Emniyet Genel Müdürlüğü resmi bir açıklama ile, Mustafa Yeneroğlu gibi insan hakları ve hukuk alanında herkesçe tanınan bilinen bir milletvekilini nasıl olur da “polis düşmanı” ilan edilebildi? Bu tam olarak okyanusu geçip, derede boğulmaktır aslında.

        Örnekler çoğaltılabilir.

        Bunca yıl büyük bedeller ödeyerek, büyük emekler harcayarak ve büyük hayaller kurarak okyanuslar geçmiş bir partiyi “derede boğmaya kalkmasınlar” deyince Kurtulmuş aklıma bunlar geldi.

        CEVAP VERİLEMEYEN SORULAR

        Siyasetin beyefendi isimlerinden biridir Prof. Numan Kurtulmuş. Kendisiyle program yapacağımı duyurunca 2 bine yakın soru geldi sosyal medya hesaplarıma. Aynı şekilde programda benimle beraber soru soran Serap Belet ve Kürşad Oğuz’a da soru yağdı.

        REKLAM

        Bunları gruplayıp sormaya çalıştık.

        Numan Bey nazik üslubu ve entelektüel bakış açısıyla cevaplamaya çalıştı.

        Lakin birçoğunun cevabını izleyici gibi, o da alamadığımızı fark etmiş olsa gerek.

        Uzmanlık alanı olan ekonomide bile, “Vatandaş ne zaman rahatlayacak?” sorusuna kesin bir tarih o da veremiyor.

        Yine de her sorunun sorulduğu, konuların dile getirildiği güzel bir program oldu.

        En güzeli de kimseyi suçlu ilan etmeden, nezaketini koruyarak konuşması takdire şayan.

        Diğer Yazılar