Daru's Selam

İnsan için cennetin bir başka tarifidir Daru’s Selam.

Anlamı, huzur ve emniyet beldesi demek.

Derler ki insan yer yüzünde yitirdiği cennetini arar.

Ya da cennetini yer yüzünde inşa etmek için uğraşır.

Belki de Müslümanların bir devlet ve ülke tasavvuru varsa, bu ancak 'cennet' anlamına gelen “Daru’s Selam” olarak tarif edilebilir.

Zira bu ismi Allah, Kuran’ı Kerim'de iki yerde zikreder.

“Allâh, kullarını Dâru’s-Selâm’a (saâdet yurdu cennete) dâvet ediyor...” (Yûnus, 25)

“Allah katında Daru’s Selam (cennet) onlarındır” Enam Suresi 127

Daru’s Selam Müslümanlar için bir ülke tarifidir aynı zamanda.

Bir ülke huzur, güven ve saadet yurdu olmuşsa oraya Daru’s Selam denir.

Devletinizi, ülkenizi insanların içinde güvenle, huzurla, refahla yaşanır bir hale getirmişseniz Daru’s Selam diye anılırsınız.

Ne güzel bir ütopya ismi. Böyle bir ülke inşa edebilmek ne güzel bir hedef.

Sokaklarında insanların güvenle dolaştığı, etrafına baktığında huzur hissettiği, sükunet içinde yaşadığı bir yer yüzü cenneti…

Ne acıdır ki bu güzel kavramın sahibi Müslümanların hiçbir ülkesi böyle değil.

Daru’s Selam Tanzanya’nın başkentinin ismi şu anda ama orası da bir huzur beldesi değil.

Oysa Müslümanlar tarihlerinde Daru’s Selam denecek kadar huzur ve güvenli beldeler inşa etmişlerdi.

Bugün bir devlet hayali, bir ülke tasavvuru kaldı mı Müslümanların bilmiyorum.

Ancak yaşayacaksak Daru’s Selam olan bir ülkede yaşamalıyız.

Cumhuriyetin, devletin, ülkenin “huzur beldesi” olarak anılması, “yer yüzü cenneti” olarak tarif edilmesi asıl hedefimiz olmalı.