Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Dün haberi okuyunca gözlerime inanamadım.

        Biontech aşısı için randevu alıp da gidemeyenlerin aşısı çöpe gidiyormuş.

        İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek anlatmış: “Biontech aşısının saklama koşulları nedeniyle aşı eritildikten sonra tekrar dondurmanız mümkün değil. Mutlaka o anda kullanılması gerekiyor. Kullanılmadığı takdirde boşa gidiyor. Çünkü bir flakon 6 kişilik ve dondurulmuş vaziyette. Eritiyorsunuz, uygulamaya başlıyorsunuz. Diyelim ki, o flakondan 4 kişiye aşı yaptınız, geri kalan 2 kişi randevusuna gelmedi. O aşı dozları tekrar kullanılamıyor ve çöpe gidiyor. Dolayısıyla 2 kişinin aşısı boşa gitmiş oluyor. Gerçekten yazık, büyük israf. Şu dönem aşıya erişme imkânı bulamayan kişilerin de hakkı yenmiş oluyor.”

        İnsanlık hali acil bir durum olur, randevu aldığınız halde aşıya gidemeyebilirsiniz.

        O durumda gelmeyen hastanın aşısı çöpe atılır mı yahu? Yedek bir liste yapıp sıradaki kişiye hızlı şekilde randevu vermek ya da o sırada aşı olmamış en yakın kişide değerlendirmek çok mu zor?

        Sokağa çıkıp seslenseniz dahi gönüllü olacak bir sürü insan çıkar.

        Aşı dediğiniz şey şu an neredeyse ekmekten bile daha kıymetli…

        Sağlık Bakanlığı bu vahim durum karşısında hemen bir ek yönetmelik yayınlamalı ve elde kalan aşının ziyan olmaması için izlenecek adımları belirlemeli.

        Aşıdan kaçanları ikna şart

        Aşıdan kaçanları ikna şart
        0:00 / 0:00

        Çöpe giden aşılar bir yana, sırası geldiği halde aşı olmak istemeyenlerin oranı yüzde 25’e yükselmiş.

        Buna karşı da acilen siyasi ve toplumsal çözümler bulmalıyız.

        Teknolojiye erişimi kısıtlı olanlar, e-Nabız'ı kontrol edememiş ya da randevu almayı başaramamış olabilir. Belirli bir süre beklendikten sonra tek tek aranmalı ve hakları olduğu haber verilmeli…

        Medya, sorumluluk üstlenerek aşı konusunda kafa karıştıran haberleri öne çıkarmamalı...

        Sevilen doktorlar, siyasetçiler ve kanaat önderleri, aşı olmak istemeyenlere özel mesajlar yayınlamalı hatta sembolik olarak bazılarını arayıp ikna etmeyi denemeli...

        Aşı olanlar olmayan yakınlarına yan etkisi olmadığını anlatmalı…

        Aksi halde, her 4 kişiden 1'i “Aşı olmak istemiyorum” derse bu salgını yakın vadede atlatmamız çok ama çok zor olacak…

        Diğer Yazılar