Bu kadar basit mi?
Başakşehirli futbolcuların, Rizespor maçı sonrası iki gazeteciyi tekme-tokat dövmesi büyük bir infiale sebep olmuştu...
Ardından da verilen cezaların orantısızlığı, kişilere göre uygulanması, özellikle de Emre ve kaleci Volkan’ın sembolik bir cezayla geçiştirilip korunması başlı başına bir skandal olarak nitelendirildi...
Sanki insan aklıyla dalga geçmek gibi, yargıyı ayaklar altına almak gibi, adaleti yerle bir etmek gibi algılandı ve vicdanları sızlattı...
***
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi Göksel Gümüşdağ’ın, güya özür dileyecekmiş gibi yaparak meslektaşlarımızı Rize’den İstanbul’a taşıyıp suçlunun ayağına getirecek senaryo oluşturulması ise kelimenin tam anlamıyla skandaldı...
Üstelik de bunu, muhabir ve kameramanları dayak yiyen Serhat Albayrak yönetimindeki Sabah-ATV Grubu, yani Turkuvaz Medya yapıyordu...
Öyle bir kurgu ki, artık insanların bundan sonra bu grubun habercilerini dövesi gelecek, hırpalamak için iştahı kabaracak, dayak cennetten çıkmaymış diyerek “Ya Allah bismillah’’ nidalarıyla nakavt edecek bir hedefi bütün takımların futbolcularının hizmetine sundu...
***
Üstelik her kulübün başkan ve yöneticileri de “Canım, Kulüpler Birliği Başkanımız’a bu imkan veriliyor ve özür dilemek şov ve hava atma seansına dönüşüyorsa, biz de birliğin üyesi olarak aynı imkandan yararlanalım’’ diyecekler...
Üstelik de çaylar bile Serhat Albayrak’tan... Yanında reklam yapmak bedava, bunu şova çevirme hakkın da var, “İyi ki de kahraman futbolcularımız gazeteci dövmüş’’...
Karşımızda koca bir grubun tepkisini beklerken, bize her türlü izzet-i ikramı da yaptılar... Allah bereket versin, daha ne olsun...
Suçluluk psikolojisiyle gittiğiniz ATV binasından, muzaffer bir kahraman olarak dönüyorsunuz...
Sizi yuhalayan milyonlara, muhabirini dövdüğünüz kanalın yönetiminin müthiş algı operasyonuyla alkışlatıyorlar... Demek ki kaderde bu da varmış... Turkuvaz Medya, ‘Size yumruk atana gül atın’ anlayışı taşıyormuş... Bir yüzünüze tokat yediyseniz, öteki yüzünüzü çeviriyorsunuz... Siz de vurdukça vuruyorsunuz... Ne de olsa, çaylar şirketten... Canlı yayında sırıtma, dayağı yemekle kalmış muhabirlere somurtma... ATV’ye selam, yola devam... Bundan sonrası ise galibiyete olduğu gibi, dayak atana daha çok prim...
Bizce federasyon da kararları gözden geçirsin ve verdiği cezaları da kaldırsın, yetmez bir de teşekkür plaketi göndersin... Göksel Gümüşdağ da, şakacıktan yaptığı kadro dışı bırakma işini tatile çevirsin...
***
Elbette biz, her kulübün tarihinde var olan, özellikle de büyükler yapınca çokça örtbas edilen bu ve benzeri olaylar yüzünden, güzelim Başakşehir Kulübü’nün,başarılı hocası ve futbolcularının linç edilmesine asla razı olmazdık...
Ancak, bütün kulüplere örnek olacak, kamuoyunu da rahatlatacak bir yaptırım olmasını beklerdik... Ama bu iş komediye dönüşmekle kalmadı, Turkuvaz Medya sayesinde cazip bir eyleme dönüştü...
Yazık günah... Bütün tedbirleri ve yıllardır şiddeti durdurmak için verilen emekleri heba ettiniz... Bir çuval inciri berbat ettiniz... Göksel’i aklayalım derken, kendinizi mahkum ettiniz... Bu kadar basit mi dediniz!..
