Cumhurbaşkanı kadar dert edinmek
Önceki gün Ankara’da, Ciner Grubu tarafından yaptırılan ve Türkiye’ye itibar, döviz ve moral kazandıracak olan dünya çapındaki büyük bir projenin açılışı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Ciner Medya Grubu’nun pek çok mensubu gibi, biz de ordaydık. Ülke adına önemli bir prestij kazandıracak bu büyük yatırım için görkemli bir törendi... Büyük düşünen, bunu hayata geçiren ve 1,5 milyar dolarlık yatırımla, sıfır ithalat ve 800 milyon dolarlık ihracatla, ülke ekonomisine büyük katkı sunacak bu büyük projede emeği geçen herkesi tebrik ediyoruz... Cumhurbaşkanımızın, büyük projelerin adamı olduğunu biliyoruz... Bu sebeple de bu projeden de ne kadar heyecanlandığını ve mutlu olduğunu bir kere daha gördük... O özgüvenle de özellikle dış politikada muhataplarına çok sert mesajlar verdi.
SPORUN CUMHURBAŞKANI
Yıllarca spor organizasyon veya programlarında konuşmalarını hazırlayan, eski bir mesai arkadaşı ve bürokratı olarak Sayın Cumhurbaşkanımız için, söz konusu spor olunca akan suların durduğunu biliyoruz... Spor konuşma ve mesajlarının arasına asla siyaset sokmamaya çalışan ve bu konuda azami hassasiyet gösteren birisi olduğunu da biliyoruz. Ancak, aynı siyaset adamının en sert politik ortamda bile bir şekilde konuyu spora getirebildiğini, sporla ilgili mesajlar verebildiğini ve sporun büyük projelerini dillendirebildiğini çokça görüyoruz...
Bir gün önce dış politikanın ta göbeğinde olmak, ertesi günü genelde siyasi mesajların verildiği TBMM’de, Meclis Grubu toplantısında, sporu hatırlamak, gençliği ihmal etmemek ve çok net mesajlar vermek, 24 saat sporu hiç unutmayan, spor adamlarının işidir.
Bir gün önceki ekonomimize can damarı olacak, bir büyük dünya projesinden, bir gün sonra yeniden sporun en büyük projelerine dönmek, dünyada en görkemli stadyumları inşa eden bir ülkenin lideri olarak bunlardan bahsetmek, nasıl bir yaşam medeniyeti inşa etmek istendiğinin en büyük göstergesi...
Hele de yüz binlerdeki lisanslı sporcu sayısının, 7 milyonu aşmasını dile getirmesi, sözü gençlikle taçlandırması, ayrı bir mesajdır.
Yurt içi ve yurt dışında bunca gailelerle uğraşırken, hala spora, sporcuya, özellikle de gençliğe zaman ayırabilen bir Cumhurbaşkanı’nın, bu mesajlarını iyi okumak ve büyük projeleri sürekli diri tutmak gerekiyor...
EN BÜYÜK PROJE ŞAMPİYONLARDIR
Stadyum, salon ve havuzları iyi anlamak, ruhunu okumak, sporcuları ve gençliği, inşaat olarak görmemek, taşlaşmış beyinlerle gençlere muamele etmemek gerekiyor... Modern tesislerin sporcu için yapıldığını ve bütün eksiklerini gidererek ihtiyaçlarını karşılayarak, dünyayla rekabet edecek, yarışmacı bireyler haline getirmek için onlara sevgisini sunacak bir ruh gerekiyor... Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nda en çok madalya alan ülkelerle rekabete girecek, sayısız şampiyon yetiştirecek ve takım sporlarında sürekli zirve yapan ekipleri dünyaya sunacak bir kararlılık gerekiyor.
Ülkemizi dünyaya tanıtan uluslararası organizasyonları, Türkiye’nin her kentinin reklamını yapacak şekilde tarihi zenginliklerini, coğrafi güzelliklerini, kültürel değerlerini tanıtacak eski baş döndürücü hareketliliği, geri getirmek gerekiyor... Bu büyük ülkeye layık, büyük düşünmek, bunu uygulamak, en büyük zenginliğimiz olan gençlerimizle dünya sahalarını fethetmek ve bilimsel buluşları keşfetmek gerekiyor...
Gençleri duvar, sporcuları köle olarak görmemek, bir gül gibi yeşertmek gerekiyor... Başta spor adamı Gençlik ve Spor Bakanı öncülüğünde seferberlik başlatarak, spor ailesinin bütün fertleriyle, Cumhurbaşkanı gibi sporu dert edinmek gerekiyor.
