Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dünya Kupası’na katılmak için dün alınacak sonuç çok önemliydi. Kazanamayan için bu fırsat büyük olasılıkla kaçmış olacaktı. Bu nedenle yüksek gerilimli bir karşılaşmaya tanık olduk. Golleri atan, kaçıran Ukrayna oldu. Kötü hatta çok kötü oynayan bizdik…

        Fatih Terim’in ardından, “rica-minnet” Milli Takım’ın başına getirilen ve yüklü bir para alan Rumen teknik adam, daha göreve gelir gelmez kendini garantiye aldı. “Ukrayna maçını alamazsak, Rusya hayal olur” diyerek, bugüne dek toplanan puanların yetersizliğini vurguladı. Ya da önceki yönetimi işaret etti. Topu taca attı. Sorumluluğu da üzerinden…

        Tartışmalar bir yana, asıl rezalet maç başlayınca ortaya çıktı. Kadro seçimi, yerleşim ve taktik baştan aşağıya yanlıştı. Sanki, her şey Ukrayna lehine hazırlanmıştı. Elimizde top tekniği yüksek oyuncu sayısına bakıldığında rakibin çok önündeyiz. Buna rağmen; kurgu, pas trafiği ve rakibin arkasına sarkma yerine, savunma ağırlıklıydı. Lucescu ilk planda topu rakibe bırakmış, oyunu kendi yarı sahasında kabul etmişti. Anlaşılan kontra toplarla sonuca gitmek istiyordu. Dün gördük ki, ilk maçında çuvalladı. İlk 45 dakikada doğru dürüst bir atağımız yoktu. Hakan’ın kullandığı tek kornerle rakip kaleye gidebildik. Hepsi bu…

        Şimdiye kadar izlediğimiz en kötü savunma diyebiliriz dün oynayan 4’lü için. Önde rakibe basmayınca onların da yapacağı fazla bir şey yoktu aslında. Atakların çoğunluğu sağ bek Şener’in bölgesinden geldi. Her top orta ya da pas olarak ceza alanı içindeydi. Serdar Aziz ile Mehmet Topal, zaten eleştirilen oyuncular. Dün de hatalar zincirinin halkasıydılar. Bu kadar vasat, disiplinsiz ve rakibi boş bırakma olacak şey değil. Açıkçası bir varlık gösteremedik. Kötü oynadık. Sayısız top kayıpları hiç yakışmadı.

        İlk yarı yediğimiz iki golde de, hakem hatalarını söylemeliyiz. İlk gol kesin ofsayttı. İkincisi ise dışarıdan çevrildi. Fakat, en az 3-4 tane yüzde yüz verdiğimiz pozisyonlara ne diyelim?

        Ukrayna sistem takımı. Takım oyunu oynuyorlar. İleri geri bir makine gibi çalışıyorlar. Fizik güçleri bize göre daha iyi. Teknik becerileri ise neredeyse sıfır. Öyle pozisyonları harcadılar ki, bir başka takım olsa sonuç çok farklı olabilirdi.

        Oyunun son bölümü Ukrayna’nın istediği gibi oynandı. 2 golün verdiği rahatlıkla, taktiksel denemeler yaptılar. Tempoyu düşürdüler. Oyuncu değişiklikleriyle daha çok risk alan Türkiye ne yazık ki gol atacak pozisyon bulamadı.

        **************

        EMRE’YE BRAVO

        Takımın en heyecanlı, coşkulu ve mücadeleci adamıydı. Oyunun kurgusunu ve taktiğini 37 yaşındaki Emre yapsa bu rezalet yaşanmazdı.

        Diğer Yazılar