Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AK Parti öncesindeki koalisyonlar dahil, hemen her hükümet döneminde gündeme geldi.

        Neredeyse yılda bir kez MGK’nın gündem maddeleri arasında sayıldı.

        Ancak açılmaya en yakın olduğu zamanda dahi büyük bir sorunla karşılaştı.

        Sözünü ettiğim, 20 yıla yakın açılamayan Irak’a ikinci, hatta serbest bölgeler ile sayısı altıya kadar çıkması planlanan gümrük kapıları...

        Birinin adı Ovaköy, diğerinin ise Aktepe...

        En son 2001’de bütün taraflarla anlaşılıp açılmasına ramak kalan Ovaköy’ün ise uzun bir hikâyesi var.

        Dönemin Hazine Müsteşarı Kürşad Tüzmen, Bağdat ile tüm görüşmeleri tamamlarken, Gümrüklerden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler de Kasım 2001’de bir grup işadamı ve gazeteciyle birlikte kapının açılacağı yere gidip açıklamalarda bulundu.

        Habur’un yükünün azalmasından, yol ile birlikte planlanan demiryolunun önce Fişhabur’a oradan da Türkmenlerin yoğun yaşadığı bölgelere uzamasına kadar birçok bilgiyi paylaştı.

        Kürşad Tüzmen’in dünkü sohbetimizde aktardığına göre “gümrük kapısının yapımı için çimento demiri de satın alınmıştı”; inşaat başlayacaktı ki ABD’nin Irak’a ikinci müdahalesi geldi.

        Sonrasında güç bela ikna edilmiş Kürt bölgesi yöneticileri rahatladı, Bağdat da kendi derdine düştü, konuyla bir daha ilgilenilmedi.

        Bölgenin Arap etkisinde bulunması, DEAŞ’ın yolun geçeceği bölgeye yerleşmesi de kapının açılmasını geciktiren faktörler oldu.

        Bağımsızlık referandumu öncesinde bir daha gündeme taşındı; hatta IKBY Başbakanı Neçirvan Barzani de ikna edildi.

        Bu kez, gümrük kapısı için Habur Çayı’nın yatağındaki değişiklikle sınırda da oynama olacağı için Bağdat direndi.

        BAKAN: ÇALIŞILIYOR

        Gümrük Bakanı Bülent Tüfenkci, dünkü telefon sohbetimizde konunun çözümü için Dışişleri Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı’nın çalışmalarını devam ettirdiğini belirtti.

        “Irak merkezi yönetimi soğuk bakıyordu, Erbil’in referandum kararı sonrası daha olumlu yaklaşıyor” dedi.

        Geçmişte Ovaköy sınır kapısının Suriye- Irak sınırının tam çatalında kurulması ve iki ülkenin de ortak kullanımına sunulmasının planlandığını anımsattım.

        Bu düşünce üzerinde de durulduğunu ancak K.Irak’tan geçmesinin planlandığını belirtti.

        Önceliğin Ovaköy’de olduğuna vurgu yapan Bakan Tüfenkci, her zamanki sakin, bilge derviş üslubuyla “meseleye Habur’un yükünün azaltılması, ticaretin hızının artması olarak bakılması gerektiğini” belirtti.

        Habur’un kapatılmadığının da özenle altını çizdi.

        ERTESİ GÜN

        Şurası kesin ki Türkiye’den 12 milyar dolar ihracatın gerçekleştiği Habur’a alternatif kapının yaratacağı by-pass ve boru hattının kapanması, Kürt bölgesinde ekonomik çöküntü yaratır.

        Çünkü İran, iki kapısından IKBY bölgesindekini kapattı, tüm ilişkilerini kesti; Bağdat’ın durumu da malum...

        Bu da Barzani hükümetini memur maaşlarını dahi ödeyemez duruma getirir, ekonomik sorunun yükselmesi sonucu hükümetinin de sarsılmasına neden olur.

        Ancak Barzani’nin kaybetmesi halinde nelerin olacağının da iyi hesaplanması gerekir.

        Çünkü Barzani’nin alternatifi bugün PKK’nın da içinde bulunduğu Goran Hareketi...

        İran’ın da bölgedeki gücünü olumlu etkilemesi ayrı bir konu...

        Bütün bunlardan dolayı bazen ertesi gün hesabı bugünden çok daha önem arz ediyor...

        Diğer Yazılar