Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        SANDIK sonucu, ne olursa olsun, demokratik parlamenter sistemi sonlandıracak, yeni sistemin ilk uygulamasını başlatacak.

        Bugüne kadar olan tüm bürokratik yapılanma ve iş görme anlayışını yerle yeksan edecek.

        Parlamentonun güvenoyu, gensoru mekanizmalarını ortadan kaldıracak.

        Meclis ve yürütme olmak üzere iki iktidarlı yapıyla tanıştıracak.

        Parlamento iktidarının, yürütme iktidarı ile farklılaştığı dönemlerde bütçesine kısıntı, icraatına fren koyabileceği günlerle karşılaştıracak.

        Bunların ötesinde Türkiye’nin 1946’dan bu yana devam eden siyasi parti sistemini de yerle yeksan edecek.

        Bazen farklılık gösterip 2’li veya 3’lü olarak da karşımıza çıkmış olmakla birlikte 1983’ten bu yana ağırlıklı olarak 4 partili sette gerçekleşen, 2007’den bu yana da süregelen kuralı sonlandıracak.

        İçlerinden birinin egemen olduğu 2 büyük, yanında da 2 küçük partili sistemi bitirecek.

        İttifaklar yüzde 10 barajını kaldırdığından çok partili Meclis’i yaratacak.

        Hatta parti lideri veya genel başkan kavramlarının güç ve anlam karşılığı da farklılaşacak; başka bir profile oturtacak.

        YENİ MECLİS

        Meclis açıldığında başka meseleler önceliğimiz olacak...

        Hükümetten kanun teklifi gelme döneminin bitmesi, sadece milletvekili tasarılarına olanak sağlanması nedeniyle parlamentonun yapısı da farklılaşacak.

        Kanun yapımı sırasında hükümet olmayacağından genel bütçeye etkisini planlayacak veya diğer kanunlarla ilişkisini denetleyecek en azından bir parlamento bütçe ve hukuk ofisine ihtiyaç olacak.

        Politikanın dili ve vaatleri de değişecek...

        ÖTEKİNİ VAR ETTİ

        Bunların ilk işaretleri de seçim meydanlarında açıkça görülüyor.

        İttifak modeli üzerine kurulu yeni seçim sistemi, ilginç bir şekilde modeli kurgulayan yerine ötekinin işine de yaradı.

        Bugün kabul edelim ki tek başına oyları yetmediği için milletvekili çıkarma şansına sahip olmadıklarından, iktidar partisinin tulum çıkarma şansına ulaştığı model bitti.

        Çünkü öteki ittifakın toplanan oyları, Nevşehir, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale gibi illerde iktidarın tulum çıkarma avantajını bitirdi.

        Oysa ötekiler tek kaldıklarında oyları yetmediği için milletvekili çıkaramıyor, iktidara tulum çıkarma şansı yaratıyordu.

        Yeni sistem oyu yetmediği için sandıktan çıkamayan muhalefete, ittifak kurduğu 2 partiden gelen destekle milletvekili kazanma şansı verdi.

        Çünkü ilk aşamada ittifakların oyuna göre nispi sistem (D’Hondt) bölünmesiyle milletvekilleri dağıtılacağı için diğer ittifakın toplam oyuyla en azından 1 milletvekilini otomatik verdi.

        İttifakın kendi içindeki ikinci nispi sistem bölünmesi de bazı yerlerde CHP’ye, bazı illerde İYİ Parti ve SP’ye milletvekili çıkarma şansı yarattı.

        İttifakta kimin oyu yüksek ise onu avantajlı hale getirdi.

        Hatta öyle ki geçen seçime göre oy oranı düşen bir partinin milletvekili sayısında artışına tanıklık edeceğimiz yapıyı karşımıza çıkardı.

        Partilerin oy oranları ile milletvekili sayıları arasındaki korelasyonu sona erdirdi, bütün hesapların sonlanmasına neden oldu.

        Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalması halinde de hesapların parlamentodaki çoğunluk yapısına göre yeniden yapılacağı yeni bir etken yarattı.

        Özetle eskiye göre öngörü dönemini kapattı, kendine uygun yeni bir matematik sistemi üretti.

        Diğer Yazılar