Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Garibinize gidebilir ama TBMM, dün olduğu gibi bugün de “aç-kapa” yapacak…

        TBMM Başkanvekili Celal Adan nasıl ki dün kürsüye oturup, sağına soluna baktıktan sonra “Başkanlık Divanı oluşmamıştır” tespitini yaptıysa…

        Ardından “Yarın (bugün) saat 14.00’te toplanmak üzere birleşime ara veriyorum” dediyse, bugün de “27 Mayıs Çarşamba günü toplanmak üzere birleşimi kapatıyorum” diyecek…

        ARKADAN DOLANMA

        Bütün bunlara neden, Meclis’teki partilerin 2 Haziran’a kadar ara verme kararı…

        Bir diğer anlatımla TBMM’nin İçtüzüğü’nün hile ile etrafından dolanılması…

        Çünkü TBMM İçtüzüğü’nün “Ara Verme” başlığını taşıyan 6’ncı maddesi şu hükmü taşıyor:

        “Ara verme, TBMM’nin 15 günü geçmemek üzere çalışmalarını ertelemesidir…”

        Özetle Meclis 15 gün önce ara verme kararı aldığı için, İçtüzük gereği dün toplanması zorunluydu.

        Eğer 15 günden fazla süre ara verecekse de tatil kararı almalıydı.

        Tatil halindeyken toplamanın prosedürü uzun olduğu ve bir yasama döneminde verilecek tatil sayısı da belli olduğu için “ara vermeyi” tercih etti.

        İçtüzük engelini aşmanın yolu da siyasi literatüre “aç- kapa” diye giren “Sanki çalışmak için toplanmış da Genel Kurul divanı oluşmadığı için engel çıkmış gibi” yapmak…

        Bir diğer anlamıyla etrafından dolanmak…

        Sadece bugün değil, bayram sonrası gelecek hafta da 2 gün benzer şekilde İçtüzük’ün arkasından dolanma eylemine tanıklık edeceğiz.

        Bu kez kürsüde diğer Başkanvekili Sadi Bilgiç olacak…

        Mayıs’ın 27 ve 28’inde Genel Kurul’a girip, “Başkanlık Divanı oluşmamıştır” diyecek ve 2 Haziran’da toplanmak üzere bileşimi kapatacak…

        REKLAM

        PARTİLERİN BAKIŞI

        Şunu kabul etmek gerekir ki ara verme kararını “AVM açık, TBMM kapalı” diyen milletvekillerinin Meclis’teki yöneticilerinin de arasında bulunduğu partilerin grup başkanvekilleri aldı.

        Bunun usulü de İçtüzük’e karşı hile yaparak 6’ncı madde engelini etrafından dolanarak aşmaktan başka yöntem olamazdı.

        Ancak şurası da bir gerçek ki gelinen süreçte o gün bu kararın altında imzası bulunanlar da hoşnut değil…

        Bununla birlikte her partide farklı bakış var.

        En çok eleştiren CHP ve İYİ Parti yönetimi içinde olduğu kadar AK Parti ve MHP’de de benzerlikler ve ayrılıklar söz konusu.

        Örneğin CHP yöneticilerinden biri dün sabahki sohbetimizde Meclis’in açılmamasından yakınırken, öğleden sonra konuştuğum diğer yöneticisi şu görüşteydi:

        “Zaten 2 günlük bir çalışma sürecini kapsıyordu. Bu kadar insanın hareketinin sağlanması ne kadar doğru olur? Zaten zar zor hastalığa yakalanmadan Meclis’i kapattık. Yayma riskini de düşünelim…”

        MUHALEFETE KOZ VERMEK

        MHP’deki bakış da aynıydı.

        Bir yöneticisi “Muhalefetin Meclis’in yetkisiz hale getirildiğini ileri sürdüğü bir dönemde bu onların eline koz vermektir” dedi.

        Diğeri ise TBMM’nin tatile girmeden önceki son günlerinde revirde başlayan salgından son anda kurtulduğunu anımsattı.

        “Eğer açık olsaydı TBMM salgının yayılmasında büyük etken yaratırdı; seçmen gelmesin diyoruz, ama başta milletvekili arkadaşlarımız bu yasağı aşmak için çabalıyor” tespitini yaptı.

        AK Parti ise soruna Covid-19 salgını kapsamında yaklaştı, ama “Neden çalışmıyoruz” diyen sayısı da az değildi.

        REKLAM

        PEMBE ODADA DEVAM

        Peki, açık olsaydı ne görüşülecekti?

        Gündeminin öncelikli maddesi küçük yaşta evlilikler nedeniyle hapis yatan erkek eşe getirilmesi planlanan şartlı tahliye…

        Bir de kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerine ilişkin AK Parti’nin hazırlığını yaptığı düzenleme…

        AK Parti MYK’da üzerinde biraz daha çalışılması kararı alınmış olsa da sendikalara benzer çoklu baro sistemi modeline ittifak ortağı MHP soğuk…

        Hem de öyle böyle değil kesin karşı; 81 il barosunun yayınladığı bildiri de işin bir başka yönü…

        Küçük yaşta evliliklere ilişkin düzenlemeyi her partiden destekleyen kadar, karşı çıkan da var…

        Karşı çıkanların ağırlıklı bölümü İYİ Parti lideri Meral Akşener gibi düşünüyor; “Bir kez ucunu kaçırırsak devamı gelir, onun için katı olmalıyız, sağlam durmalıyız” diyor.

        Diğer grup ise yıllar önce küçük yaşta evlenenlerin 2 çocuk sahibi olduktan sonra yasal olmayan evliliklerinin ortaya çıktığına ilişkin şu örnek üzerinden konuyu dikkate sunuyor:

        “İki çocuğun üzerine eşi hapse girdikten sonra cezaevlerindeki pembe odadan yararlanıp 3 çocuk daha yapmış; devlet ilişkilerinin devamına aracılık etmiş, bu trajikomik çelişkiyi ortadan kaldırmak gerekir…”

        15 YIL SINIRI YOK

        Bu arada AK Parti, MHP ve muhalefetin de görüşünü almak için hazırladığı küçük yaşta evlenenlerle ilgili infaz indirimi düzenlemesinde kadın ile erkek arasındaki yaş farkını 15 olarak düzenlemişti.

        AK Parti yöneticileriyle sohbetimizden öğrendim ki yaş sınırını kaldırmışlar.

        Nedenini de “Medeni Kanun’da yaş sınırlamasını öyle 15 falan diye getirmiyor, orada neyse onun olmasına karar verdik. Düzenlemede atıf yapıp baz alacağımız yer Medeni Kanun olacak” diye açıkladı.

        Siyasi Partiler, Seçim, Siyasi Etik kanunları ve dokunulmazlık ile TBMM İçtüzük düzenlemesinin ise yaz tatiline girmeden önce çıkarılmasının olanağı yok.

        REKLAM

        BAŞKAN ŞENTOP'UN ŞANSI…

        Ayrıca ilk dönem 2, ikinci dönem de 3 yıl görev yapan TBMM Başkanı'nın seçimi var.

        TBMM Başkanlığı’na seçilen Prof. Dr. Mustafa Şentop’un 2 yılı doldu, seçimin yenilenmesi gerekiyor.

        Eğer farklı bir karar alıp, “Bir kez de MHP’den olsun” denilmez ise bu dönem de Başkan AK Parti'den seçilir.

        Ayrıca biri hariç TBMM Başkanlığı’na AK Parti’den seçilen başkanların hemen hepsi de iki dönem görev yaptı...

        Bu geleneğin bu dönem de Prof. Dr. Şentop ile devam etmesi olanağı yüksek.

        Hem diğer partilere uzlaşmacı yaklaşımı hem de sakin ve yapıcı kimliğiyle Şentop muhalefetten de destek buluyor.

        Buna bir de AK Parti'nin geleneksel tutumu eklendiğinde bir dönem daha devam etmesi ihtimali yükseliyor.

        İÇ YARIŞ

        Koronavirüs tedbirlerinin gevşetildiği, yeni normale geçiş şartlarının birer birer açıklandığı bu günlerde görünen o ki partiler de kendi iç yarışıyla ilgilenecek.

        Çünkü TBMM Başkanlık seçimiyle birlikte başkanvekillerinin, başkanlık divanı üyelerinin, komisyon başkanlarının, grup başkanvekillerinin de yenilenmesi gerekiyor.

        Ardından da kongreler süreci geliyor…

        Anlaşılan o ki Temmuz, Ağustos aylarında partilerin kurultay-kongre süreçlerine tanıklık ederiz.

        Eğer virüs salgınının en aza inmesi beklenen bu dönemde, stadyumlarda gerçekleşmez ise parti yönetimlerinin yenilenmesi ancak gelecek yıla kalır…

        PARTİLER ARASI BAYRAMLAŞMA

        Gelelim bir diğer konuya, partiler arası bayramlaşmaya…

        Koranavirüs tedbirleri bu yıl partiler arası bayramlaşmanın klasik modelde yapılmasını engelliyor.

        Bunun yerine partiler arası bayramlaşmanın bir çok alanda olduğu gibi online yapılmasına karar verilmiş.

        Hangi saatte hangi partilerin ekranda olup birbiri ile bayramlaşacağının planlaması yapılıyormuş.

        Diğer Yazılar