Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        ZORUNLU Trafik Sigortası, bir aracın kaza yapması halinde her iki tarafın da maliyetten kurtulması için getirilen önemli bir sistemdi.

        Birçok insan bu sayede kaza anında meydana gelen sorunları tamir ettirme olanağına kavuştu.

        Hem kazayı yapan hem de mağdur olan için iyi bir uygulamaydı.

        Düzenli olarak belirlenen prim tutarı çok yüksek olmadığı için kent içinde araç kullananların çoğunluğu Zorunlu Trafik Sigortası (ZTS) yapmakla yetiniyor, binlerce lira tutan kaskodan kaçınıyordu.

        ANINDA İŞLEM KOLAYLIĞI

        Sistem bugüne kadar da iyi işledi...

        Hatta o denli ki, kaza yapan kişi, küçük çarpışmalarda aracında taşıdığı belgeyi karşılıklı doldurup, zararın olduğu bölgenin fotoğrafını da sisteme yüklediklerinde, karşı taraf hemen aracını tamir ettirme olanağına kavuşuyor…

        Daha önemlisi bu uygulama küçük kazalarda uzun süre trafiğin kapalı kalmasını da engelliyor.

        Geçen iki ay öncesine kadar da araçların ağırlıklı bölümü sigorta şirketleri aracılığıyla araçlarının ZTS’nı yaptırıyordu.

        Mayıs’ta alınan bir karar ile Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu, prim ve teminat oranlarını yeniden belirledi; teminat oranlarını 2 kat arttırdı.

        Böylece, 1 Temmuz’dan itibaren 100 bin liraya kadar maddi, vefat ve sağlık sorunu durumunda da bir milyon liraya kadar manevi zararı karşılayan teminat belirledi.

        REKLAM

        PRİMDEKİ ARTIŞ 4 KAT

        Primlerdeki artış ise bunun çok üzerinde oldu.

        Ben de dün bir sigorta şirketinin temsilcisi arayıp zorunlu trafik sigortamızın gününün geldiğini söylediğinde bilgi sahibi oldum.

        Geçen yıl 567 TL olan trafik sigortası bu yıl Ankara için 1683 liraya çıkmış.

        Bu rakam da aracımızın hiç kaza yapmaması nedeniyle en düşük seviyesiymiş.

        Şubat’ta 530 lira kestikleri taban ZTS’nin bugün 2 bin 340 liraya çıktığını belirtti.

        Haziran’da bu oranın 1485 liraya yükseldiğini, aradan geçen 2 ayda da 2 bin 340 liraya yükseldiğini vurguladı.

        İnternet sorgulaması yaptığımda gördüm ki İstanbul’da yaşayanlar için durum çok daha vahim…

        Yeni otomobiller için prim 7 bin 529 liraya kadar çıkmış...

        Hatta sigorta şirketleri yaşanan gelişmeler karşısında ZTS yapmamak için köşe bucak kaçmaya, müşterilerine bu hizmeti zorluklar çıkararak vermemeye başlamış.

        KASKO DÖNEMİ BİTER

        ZTS’nin bu seviyede olduğu bir durumda kaskonun ne olduğunu sordum; verdiği rakamlar dudak uçuklatacak seviyedeydi.

        Geçen sene 8 yaşında, hiç kazası olmayan bir araç için 2 bin 723 lira ödenirken, bu yıl aynı firma aynı araç için kasko bedelini 11 bin liraya çıkarmış; o derece ki bazı firmalarda bu rakam 19 bin liraya ulaşmış...

        “Bu da ödemesini en geç 6 ayda yapan büyük şirketlerin fiyatı” deyip ilginç bilgiler aktardı.

        Örneğin kanun gereği bütün belgelerin tamamlanması ve eksper raporunu sunmasının ardından en geç 10 gün içinde ödenmesi gereken kasko bedellerini iki yılı aşkın süredir alamayanlar varmış.

        O nedenle kesin ödeme yaptığına kanaat getirilen bir şirket üzerinden yapılmasında fayda olduğunu söyleyip ekledi:

        REKLAM

        “Bazı firmalardan kaza teminatını almak imkansız hale geldi. Eğer teminatımı hemen tahsil edeyim diyorsan o şirketin poliçe tutarı 19 bin lira; arada 8 bin lira var…”

        Bırakın dövizi, otomobil fiyatlarını, enflasyonun dahi bu kadar kısa sürede 5 kat artış göstermediği bir ortamda sigorta şirketlerinin bu denli yüksek rakam çekmelerinin gerekçesi ne olabilir?

        Nedenini yedek parça fiyatlarındaki yüksekliğe bağladı…

        Kamunun ZTS oranını 4 kat artırdığı yerde, özel sigorta şirketlerinin kaskoyu 5 kat arttırmasını normal karşılamak gerektiğini söyledi.

        Haksız da değil…

        İHTİYARI MALİ MESULİYET ORANLARINI İNDİRİYOR

        Peki, insanlar bu fiyatlar karşısında ne yapıyor?

        Yanıtı kısa oldu:

        “ZTS’yi Yaptırmıyorlar… Özellikle de eski araç kullananların büyük bölümü zaten ZTS yaptırmıyordu. Yakalanırsa cezası zaten 196 lira; 15 gün içinde öderse de 147 lira…”

        Kaza durumunda karşı tarafa verecek ekonomik birikimi olmadığı için de yükten kurtulmanın yolunu buluyor.

        Diğer türlü ZTS ve kasko toplamı kullandığı aracın fiyatını geçecek.

        Bu kadar parayı her yıl vermek yerine, bir kere kaza yapınca aracı bırakmayı uygun görüyor; nasıl olsa mahkemeler de on yıllar sürüyor.

        Olan çarptığı milyon lira değerinde pahalı aracı kullanana oluyor.

        İHTİYARİ MALİ MESULİYET MİKTARINI DA KISIYORLAR

        Sigorta temsilcisinin aktardığına göre, ZTS yaptırmayanların yanında, kaskolarındaki İhtiyari Mali Mesuliyet oranını, yani kaskonun bir kaza halinde karşılayacağı miktarı da çok aşağılara çekenlerin sayısı ciddi boyuta ulaştı.

        Bu da ister istemez çarpılan tarafın, çok daha ağır çarpıldığı yeni bir döneme tanıklık edeceğimizi gösteriyor.

        Bırakın Hacı Murat sahiplerini, altında en lüks otomobili olanların dahi ödemesi imkansız primlerin dayatıldığı sigorta sistemi işlemez.

        Eski günlerin o acı dönemlerine tekrar dönülür…

        Diğer Yazılar