Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        SİYASET, Cumhurbaşkanlığı seçimine odaklı bir propaganda yürütüyor.

        Cumhur İttifakı bileşenleri, “Bizimki belli, sizinki kim?” diye sorarken, 6’lı masadan bu soruya verilen yanıt genelde aynı oldu:

        “Alın erken genel seçim kararını, adayımızın kim olduğunu öğrenin…”

        Durum böyle olmakla birlikte, son dönem TBMM’de karşılaştığım tablo seçimin ana aksının sanıldığı gibi sadece Cumhurbaşkanlığı seçimine odaklı olmayacağını gösteriyor.

        Buna neden de Parlamento’yu her geçen hafta çok daha fazla sayıda dolduran seçmen…

        Sadece bir partiye dönük de değil; son dönem siyasi parti gruplarının hepsi tıklım tıklım.

        O nedenle bu aktaracaklarım sadece bir parti değil, siyasetin geneline yönelik…

        HER BİRİ BİR TOHUM

        Siyasetin biz Ankaralı gazetecilere öğretisinden ve geçmiş deneyimlerimizden hareketle şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki seçimden önce Meclis’e bu denli çok seçmen geliyorsa aday sayısı da o denli çoktur…

        Beraberinde getirdikleri her seçmen de bir tohumdur, aday belirleme gününde hasada erecek kadar boy verecek ekimin yapıldığını gösterir…

        Ayrıca bu seçimin geçmiş seçimlerden farklı olacağı da aşikar…

        Her ne kadar bazı partiler kendi kimliği ile seçime gireceğini ileri sürüyor olsa da istisnasız bütün partilerin milletvekilleri bugünden metropol kentlerde oluşacak ortak aday listesi üzerinde konuşuyor.

        Kimin hangi bölgeden kaçıncı sıra adayı olacağı üzerine fikirler yürütüyor.

        MEGA KENTLERDE ORTAK ADAY

        Dolayısıyla siyasi partiler, seçim kanununun 41 il zorunluluğunu aşmak için 2-3 milletvekili olan illerde kendi kimliği ile seçime girebilir.

        Ancak 30 büyük kentte ortak aday listesiyle seçime katılacaklarına dönük beklentileri oldukça yüksek.

        Bu durum sadece 6’lı masa bileşenleri değil, Cumhur İttifakı milletvekilleri arasında da söz konusu.

        Ortak aday listeleri ister istemez aday gösterilecek kişi sayısını sınırlarken, kısıtlı yerden aday olmak için öne geçmeye çalışanların iç rekabetini bugünden körüklüyor.

        Bu aşamada 6’lı masanın hafta başı yapılan liderler zirvesinde aday listeleri konusunun gündeme gelip gelmediğini sordum, “konuşulmadı” yanıtını aldım.

        Anlaşılan o ki geçen dönem olduğu gibi 6’lı masa da bu konuyu en son aşamaya bırakmış.

        Yol haritasında önceliğini, gazeteciliğin meşhur sıralamasındaki 5N1K kuralındaki gibi, neyi, nasıl, ne zaman, ne şekilde, nerede yapacağını belirlemeye ayırmış.

        Bunların 28 Kasım’daki açıklaması sonrasında adayın ardından da ittifakın gündeme gelmesi hedefleniyor.

        KAMPANYALARIN DURUMU

        Adayın ortak belirlenmesi konusunda kimsenin tereddüdü görünmüyor.

        Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı seçiminin 6 partinin ortaklığında tek ajans üzerinden yürütülmesi konusunda hepsi hemfikir.

        Ancak milletvekili seçimi propagandasını her partinin ayrı mı yoksa birlikte mi yapacağı konusunda karar yok.

        Zaten partiler de bir süredir kendi başına milletvekili seçiminde izleyeceği propagandanın yol haritası üzerinde yoğunlaşmış bulunuyor.

        Her biri de farklı ajanslarla çalışıyor.

        Milletvekili seçiminde propaganda yolunun Cumhurbaşkanı seçiminde çatışması ve birbirinin ayağına basar hale dönüşmesi halinde ne yapacaklarını sordum.

        Geçen seçimi örnek gösterdiler.

        Orada da ittifak süreçlerinin farklı işlediğine dikkat çektiler ve kimsenin birbirinin ayağına basmadan süreci yönettiğine vurgu yaptılar.

        Bu seçim öncekine benzer mi bunu kestirmek zor, ama ilginç bir kampanya sürecine tanıklık edeceğimizi bugünden söylemek kolay…

        Diğer Yazılar