İstanbul Valisi Ali Yerlikaya Habertürk'e konuştu…
Yıllardır konuşulan ama bir türlü çözüme kavuşturulamayan “Adalar’da at ve fayton sorunu” dün radikal bir şekilde, en azından 3 aylığına çözüldü. Fayton yasaklandı.
Tabii keşke böyle olmasaydı… Keşke ruam hastalığına yakalanan 81 at itlaf edildikten sonra atılmasaydı bu adım.
Keşke o zavallı hayvanlar yıllarca acı çekmeden bu zulme dur denebilseydi…
Bu mesele ile ilgili esasen tüm taraflar uzun zamandır hemfikir. Hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi hem Adalar Belediyesi hem İstanbul Valiliği hem Tarım Bakanlığı koşulların atlar için çok ağır ve tolere edilebilir olmadığını söylüyorlar.
Ancak bu fayton lobisi ne menem bir güçse yıllardır bir çözüm bulunamamıştı.
FAYTONLARIN KALKMASI İÇİN 81 ATIN ÖLMESİ Mİ GEREKİYORDU?
Dünkü acı hadiseden sonra saat 15’ten itibaren faytonlar 3 ay süreyle kaldırıldı.
3 ayın ardından kalıcı bir çözüme geçileceği söyleniyor ama yine de konunun takipçisi olmak lazım.
Yaz aylarına doğru fayton lobisi yine tüm gücüyle saldıracaktır. Atların canı üzerinden rant yiyen ve galip gelmek için her şeyi yapabilen bir yapı bu.
Ben konunun taraflarını arayıp teker teker sordum. Hem İstanbul Valisi Ali Yerlikaya hem de Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül ile konuştum.
Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Başdanışmanı Murat Ongun ile de bu meseleyi detaylı konuştuk.
Vali Yerlikaya’nın yaptığı açıklamanın ardından kendisini aradım. Faytonlar yerine ulaşım ne ile sağlanacak, bu sorun kalıcı olarak nasıl çözülecek, açıkladığı önlemler nasıl hayata geçecek diye sordum.
İstanbul Valisi Yerlikaya ile aramızda şöyle bir diyalog geçti…
Vali Yerlikaya: Adalarda fayton yüzde 90 oranında turizm amaçlı kullanılıyor Nagehan Hanım. Ada halkı daha çok elektrikli araçlar kullanıyor.
Ben: Faytonların yerine elektrikli araç mı gelecek yani?
Vali Yerlikaya: O işin organizasyonunu Büyükşehir yapıyor. Onlar gerekeni sağlayacaktır. Sanırım bu konuda bir çalışmaları vardı. Siz de Sayın İmamoğlu’na sorarsınız. Ama yılın bu zamanı faytonları kaldırmak için iyi bir dönem. Turizm yüksek sezonda değil, bir geçiş süreci olur.
Ali Yerlikaya ile ilgili öncelikle şunu ifade edeyim…
Hayvan hakları konusunda hassas, Adalar’daki at meselesini göreve geldiğinden beri çözmeyi amaçlayan ve hayvanların ağır koşullarından samimi bir şekilde rahatsızlık duyan bir vali olarak gördüm Ali Bey’i…
ATLARIN YARISINDAN FAZLASI KAÇAK AHIRLARDA, BERBAT KOŞULLARDA
Bu bağlamın problemi çözmek için çok önemli olduğunu düşünüyorum. İstanbul Valisi ile yaptığım yaklaşık yarım saatlik telefon konuşmasında aldığım bilgiler korkunç.
Adalar’da 230’dan fazla fayton varmış ve İSPARK 700 atı barındırabilecek ahır kapasitesine sahip. Ancak Adalardaki at sayısı Yerlikaya’nın verdiği rakama göre 2000 rakamının üzerinde.
Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül’ün verdiği rakama göre ise 1500’ün üzerinde. Yani atların yarısından fazları kaçak ahırlarda, hijyen koşullarından yoksun ölüm ile burun buruna yaşıyor.
Vali Yerlikaya bu ahırların imha edilme sürecinde olduğunu söyledi. Koşulları uygun olmayan İSPARK dışındaki ahırlar yıkılıyor.
BÜYÜKŞEHİR NE DİYOR?
Peki İstanbul Büyükşehir Belediyesi meseleye nasıl bakıyor? Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Başdanışmanı Murat Ongun geçtiğimiz günlerde bu konuda bir çalıştay yaptıklarını, konunun kalıcı çözümü için çalıştıklarını söyledi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin hedefi yeni yılla birlikte bu soruna kalıcı bir düzenleme ile çözüm getirmekmiş. Bunun için yeterli sayıda elektrikli araç temini sağlamaya çalışıyorlarmış.
ADALAR BELEDİYE BAŞKANI ERDEM GÜL’E SORDUM: ULAŞIM NASIL SAĞLANACAK?
Peki bugünden başlayan fayton yasağı ile birlikte ortaya çıkacak ulaşım ihtiyacını hemen nasıl giderecekler?
Bunu da Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül’e sordum.
Bugün yani cumartesi ve pazar gelecek yeni bir araç yok. Pazartesi günü Büyükşehir Belediyesi bir ya da birkaç elektrikli araç verecekmiş. Büyük olasılıkla bunlar 12 ila 14 kişilik araçlar olacak.
Ücreti ne olacak diye sordum, henüz bunların belirlenmediğini söyledi Erdem Gül ve ekledi:
“Biz faytonların yarattığı sorunları çözmek için zaten Büyükşehir Belediyesi ile koordineli çalışıyoruz Nagehan Hanım. Bu sistem sürdürülebilir değil. Bu fayton düzenini değiştirmek zaten şart.”
YETKİLİLER FAYTON LOBİSİNİ YENEBİLECEK Mİ?
Tüm bu konuşmalardan çıkan sonuç tüm ilgili yöneticilerin Adalar’daki faytonları kaldırmak istediği. Acaba bu yetkili isimleriyle devlet, fayton lobisine karşı galip gelebilecek mi?
81 atın ölümü bunu sağlayabilecek mi? Yoksa yine araya fayton lobileri girecek ve 3 ay sonra eski tas eski hamam devam mı edecek?
Medya olarak bu konunun takipçisi olmalı ve yeniden atlara yönelik korkunç zulmün başlamasına müsaade etmemeliyiz…
*
20 yıl yerine 3 yıl yaşıyorlar
Bu vesileyle konuyu araştırırken korkunç rakamlara ulaştım. Mesela Adalar’daki atların yaşam ortalaması 3 yılmış. Halbuki at normalde 20 yıla yakın yaşayabilir.
Bir atın günlük maksimum kat etmesi gereken mesafe 12 km kadar. Adalar’da ne kadar yol yapıyormuş zavallı hayvancıklar biliyor musunuz?
Ortalama 100 km kadar! İnsafsızlık bu…
Böyle bir eziyete 3 yıl dayanmaları bile bir mucize! Gerçek bir barbarlıkla karşı karşıyayız.
Bu kabul edilemez koşulların senelerdir süregelmesine fayton lobisi hariç herkes isyan ediyor. Lütfen artık ülkemizdeki bu temel hayvan hakları sorunu çözülsün.
*
Marmaray bu duraklar arası neden yavaş?
Madem İstanbul’dan başladık, öyle devam edelim…
Marmaray’ın İstanbul için büyük bir kazanım olduğunu defalarca yazdım. İlk günden beri özellikle Yeşilköy-Üsküdar arası hattı kullanıyorum. Müthiş bir ulaşım kolaylığı sağlıyor.
Ancak iki seferden birinde Zeytinburnu’nda inilip bir sonraki trenin beklenmesi büyük bir zaman ve enerji kaybına yol açıyor.
Benim de başıma birkaç kez geldi, etrafımdan da bu yönde şikayetler işittim. Bu aktarma kaldırılamaz mı?
Marmaray ile ilgili aldığım bir diğer şikayet ise Anadolu yakası ile ilgili. Göztepe-Kartal arası trenlerin yavaşladığı, bu iki durak arası trenin aheste seyrettiği söyleniyor. Bunun sebebi nedir?
Bu hattı kullananlar mağdur oluyorlar. Onlara bir bilgilendirme açıklaması yapılıp, iyileştirmeye gidilemez mi?
