Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yirmi bir yıl önce bir avuç insanla başlayan, bugüne gelindiğinde “üç büyük eseri” topluma armağan eden bir vakfın öyküsü bu..

        İnancın, her şeye rağmen yorulmamanın, kimi zaman uykusuz gecelerin, dostluğun, yardımlaşmanın, sıcak yüreklerin hikayesi..

        Sözünü ettiğim vakıf, “Kemik İliği Transplantasyon ve Onkoloji Merkezi Kurma ve Geliştirme Vakfı”dır, yani kısa adıyla KİTVAK..

        Bu güzel vakfın kurucuları arasında olmaktan hep gurur duydum.

        Ne yalan söyleyeyim, başardıkları işleri görünce, gururum her seferinde daha fazla okşanıyor.

        *

        İzmir’in yüce gönüllü insanlarıyla el ele vererek üç büyük eser kazandırmış bir vakıftır KİTVAK..

        *

        - Önce Ege Üniversitesi Tülay Aktaş Onkoloji Hastanesi..

        - Ardından Ege Üniversitesi Hasta ve Hasta Yakınları Konukevi..

        - Son olarak da, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi kampüsü içinde yer alan Kitvak-Abdulrezzak Sancak Hasta ve Hasta Yakınları Konukevi...

        *

        Hepsi kanser hastaları ve onlara hayata tutunma yolunda emek harcayanlar için yapıldı.

        Ancak, özünde her zaman “insan” var olmaya devam etti.

        KİTVAK Ailesi, hizmeti hep çok önemsedi.

        “Hayat paylaşınca daha güzel” söylemini kendine bayrak edindi, tüm çalışmalarını da bu zihniyet ışığında gerçekleştirdi.

        Yaptığı somut hizmetlerle halkın güvenini kazanan, gerçek anlamda “kamu yararına” çalışan bir vakıf olan KİTVAK, eminim ki gelecek planlarını artık daha rahat yapacaktır.

        Umutsuz yavrularımızın ve ailelerinin “umudu olmaya” devam edecektir.

        Yeter ki sizler de yanlarında olun, onlardan desteğinizi ve katkılarınızı esirgemeyin.

        ************

        Manisalılar da halkın mimarıyla tanışıyor

        -İzmir’de ürettiği 30 bin konut ile kırılması mümkün olmayan bir rekora imza atan kim?

        -Kentin kalbine saplanmak yerine, yeni yerleşim alanları açan kim?

        -Konut projeleri, 2 milyar 215 milyon dolar tutarında kredi alabilecek kadar güvenilir bulunan kim?

        - Toplam 5 milyon metrekare büyüklüğündeki bir alanda, 150 bin insanı keyifle yaşatan kim?

        - Projeleri için 150 kilometre yol, 150 kilometre kanalizasyon yapan kim?

        - Yatırımlarına 160 kilometre içme suyu hattı bağlayan kim?

        - Projelerinde 500 bin metrekare park, meyve bahçesi ve sera kuran kim?

        - Kendi imkanlarıyla çevreye 200 bin fidan diken kim?

        *

        Bu soruların tek yanıtı var; Ege-Koop..

        Bugüne kadar yaptığı projelerle ve çalışmalarla haklı olarak övünen Ege-Koop, şimdi bir hamleye daha başlıyor.

        Başkan Hüseyin Aslan ve ekibi, Şehzadeler memleketi Manisa’ya 150 dairelik yatırıma girişiyor.

        Perşembe günü Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün atacağı temelle, kentte yeni bir sayfa açılıyor.

        Manisalılar da artık “rantın değil, halkın mimarı” sloganıyla büyüyen 34 yaşındaki Ege-Koop’la tanışacaklar.

        Ne diyeyim, yolları açık olsun.

        ************

        Gel de sevme Küçük Kulüp’ü

        İzmir’de “Küçük Kulüp” olarak bilinen bir tenis kulübümüz var.

        Bu kulubümüzün sadece adı “küçük”, kendisi ise aksine olabildiğince “büyük”tür.

        Büyüklüğü de “sosyal sorumluluğu yüksek” bir kurum olmasından kaynaklanır.

        Mesela, son olarak Soma’ya yaptıkları yardım alkışı hak ediyor.

        4 yıl önce orada 301 madencimizi kaybetmiştik.

        Bazı yaraların sarılması için, geçtiğimiz ay “Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği” kurulmuştu.

        Bunu duyan Küçük Kulüp Başkanı Emre Sarıgedik ve yönetimdeki arkadaşları, hem büyük bir çalışmaya girdiler, derneğin eksiklerini belirleyip, onları tek tek tamamladılar.

        Televizyondan bilgisayara, kitaptan mobilya ve oyuncağa kadar topladıkları malzemeleri İzmir’den Soma’ya taşıdılar.

        *

        İşte bu yüzden..

        Her zaman diyorum ki, Küçük Kulüp çok büyük bir kulüptür.

        Gönlü, vicdanı, yüreği okyanus gibidir.

        Gel de sevme bu insanları bakalım..

        ************

        Sorun teknik adamda değil, sizlerde..

        Futbol kulüplerimiz “teknik adam kıyımına” bir türlü doyamıyorlar

        Kötü gidişte ilk iş olarak teknik direktörleri gönderiyorlar.

        Şimdi de Turgutluspor ve Muğlaspor kervana katıldı, hocalarının biletini kesti, Denizli ve Fethiye de sırada..

        Sanıyorlar ki, sıkıntılarını bu şekilde atlatacaklar ve başarıyı yakalayacaklar.

        Ama böyle bir şey asla olmayacak tabii..

        Çünkü, onların asıl problemi, kendilerinin yarattığı bu “istikrarsızlık” zaten..

        Her başarısızlıkta teknik adam değiştirdikleri için sorunları hiç bitmiyor.

        Üç beş haftada, üç beş ayda bir yapılan teknik direktör değişiminden kime ne fayda gelebilir ki?

        Başarı için, önce bu “zararlı zihniyetlerinden” kurtulmaları, sonra da “devamlılığı” sağlamaları gerek.

        Yoksa..

        Dünyanın bütün teknik adamlarını sırayla getirseler bile hikaye..

        İstikrarın olmadığı yerde kimse başarılı olamaz.

        ************

        Rihanna’nın rakibini bul

        Mesut Özil’in oynadığı Arsenal, Cenk Tosun’un oynadığı Everton’u 5-1 yenmiş, Özil’in “uğurum” dediği şarkıcı Rihanna da maçı izlemiş.

        Madem bu işler uğurla filan oluyor, o zaman Cenk’e de acilen bir uğur bulmak lazım, bence Rihanna’nın rakibi Alexandra Stan ona çok uyar!..

        ************

        Sen batırma bize yeter

        Şarkıcı Ebru Yaşar, 1 milyonluk otomobili ve 700 bin liralık yüzükleri ile dikkat çekince, “utandım, artık takmayacağım, çok göze batıyorum” demiş.

        Kimsenin gözüne battığı filan yok, yeter ki sen bunları ikide bir milletin gözüne sokmaya çalışma!..

        ************

        Havaları kaçmasın

        Beşiktaş’ın iki Portekizlisi Pepe ile Quaresma çarşıda alışveriş için dolaşırken, kıyafet ve aksesuar konusunda eşlerinden daha havalılarmış.

        Vallaha, Beşiktaş’ta işler böyle devam ederse, yakında taraftarlar onların burnuna halka bile takar, havaları tümden artar!..

        Diğer Yazılar